Darbelerin Kardeşliği
30 Mart 2014 Yerel yönetimler seçimlerinden sonra 2013'ün ikinci yarısına göz atmakta fayda var. Hani bir söz vardır ‘'Geçmişi bilmeyen geleceğe de yön veremez'' diye.

Her  gün özellikle Başbakan Erdoğan karşıtlığı üzerine yayın yapan ve karanlık odaklardan destek alan medya Ak Parti'yi ve Başbakan Erdoğan'ı, bazı bakan ve Milletvekillerini daha sonra işi daha da abartarak başbakanın ailesini de hedeflerine alan karanlık yapılar yalan, iftira, montaj kasetler ve yorumları gazete manşetlerinden ve televizyon ekranlarından hiç eksik etmiyorlar.

Karanlık ve gizli bir merkezden üretildiği belli olan montaj kasetler, yalan ve iftiralar la gerçekler çarpıtılarak Erdoğan ve hükümetini aşağılayıp itibarsızlaştırmak ve halkın gözünde küçük düşürmek,  çöküntüye uğratmak amacı açıkça gözükmektedir.

 Son günlerde bu karanlık ve gizli yapı medyasının ortaya attığı ‘başbakan Erdoğan'ın Malezya'dan sığınma hakkı istediği, İsviçre bankalarında milyar dolarları olduğu yalan ve asparagas haberler yaparak başbakan Erdoğan'ı itibarsızlaştırmak çabası içine giriyorlar.

Sandıktan ümidini kesen CHP ve diğer muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin de bu tür yalan haberlere ümit bağlayarak seçimler de AK Parti'ye oy kaybettirme çabası içine girmeleri aklımıza Adnan Menderese yapılan yalan, iftira ve itibarsızlaştırma operasyonlarını hatırlattı.

Büyük, güçlü kendi ayakları üzerinde duran bağımsız bir Türkiye istemeyen bazı batılı ülkeler ve onların taşeronluğunu yapan yerli işbirlikçilerinin 1960 darbesi öncesinde Adnan Menderes'i iktidardan düşürmek için yaptıklarının aynısını AK Parti ve Başbakan Erdoğan'a uygulandığı bir süreçten geçiyoruz.

Bugün de aynı oyunu oynamaya çalışıyorlar.

Erdoğan düşmanlığı bazı kesimleri öyle hale getirmiş ki, Türkiye'nin birlik ve beraberliği ve ulusal güvenliğini hiçe sayacak kadar gözleri kararmış durumda. Bu kesimler her fırsat ta ülkenin bağımsızlığından ve birliğinden bahsederlerken, Erdoğan düşmanlığından dolayı ülke'yi emperyalist, kan emici dış güçlere yüz yıldır bu ülkeyi sömürdünüz gelin aynı sömürüye devam edin dediklerinin farkında değiller.

Dünyadaki diğer ülkelere de baktığımızda darbe senaryolarının, oynanan oyunların da aynı olduğu Mısır da seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi'nin askeri darbe ile iktidardan indirilmesi sürecinde sahnelenen oyun, Ukrayna'daki olaylara da baktığımızda senaryonun aynı merkezden yazılmış olduğu açıkça gözükmektedir.

Geçmişten günümüze baktığımızda 1960 darbesi, 28 Şubat post modern darbesi, Gezi olayları ve 17 Aralık darbe girişimlerinde, darbelere destek veren dış ülkeler, medya ve sermaye grupları açısından tam bir benzerlik göstermesi düşündürücüdür.

30 Mart 2014'te yapılan seçimler de sandıklar da ve seçim kurullarında yapılan hatalar acaba tesadüf müdür? Diye düşünmemek elde değil.

 

Günün sözü: Mahalledeki tüm köpeklerin aynı anda havlaması asla tesadüf değildir. ( Çin atasözü )

Kalın sağlıcakla.

Ş.Mehmet ÇET

Facebook: mehmetcet21

Twitter: mehmetcet21

Mehmetcet21 blogspot.com



2014-04-10