Türkiye yasta, adres Soma!
Bütün Türkiye'yi yasa boğan Soma faciası mutlak bir ihmalin sonucu mu?

Çok değil bir ay önce tehlikeli olduğu için kapatılan Soma Maden Ocağı özelleştirilecek Enerji Bakanlığına devrediliyor ve gerekli önlemler alınmadan tekrar faaliyete geçiriliyor.Ne kadar hazin bir son hazırlannıyor ne  acı bir kader çiziliyor!Ve adına kader denildi!

Kaza geliyorum demiş görmemişler, bunca insanın hayatına mal etmişler.Annelerin yürekleri dağlanmış, babaların belini bükmüşler. Babasını bekleyen çocuğu yetim koymuşlar. Talihsiz  kazaya göz yummuşlar. 282 kişinin canına kıymışlar, kıymışlar evet  Tehlikeli olduğu bilindiği  halde müdahale etmeyip görmemezlikten gelerek cinayet işlemişler.

Türkiye yasta; Hayatını kaybeden işçi, emekçi, helal ekmek peşinde yerin dibinde can veren madenciler için üç günlük yas yeter mi? Bu halihsizlik Türkiye'nin, ne kadar gelişmiş olduğunu gösterdi bizlere. Çağ atlamış bir Ülke'de yaşıyoruz. 

Devlet bütün imkanlarını seferber etti kurtarma çalışmaları için, keşke bütün imkanlarını Türkiye'yi yasa boğan madenocağını çalışır bir duruma getirmek için seferber etseydi.
Arama kurtarma çalışmaları sürüyor. Allah'tan umut kesilmez, umarız ki göçük altından daha fazla canlı madenci çıksın.  Dualarımız onlarla beraber. Rabbim yardım etsin korusun.

Annelerin, babaların, çocukların ve eşlerinin canlı olarak kurtarılmasını bekleyen kadınların eşini kaybedenlerin acılarını yürekten paylaşıyoruz. Türkiye ağlıyor. Yitirilen canlar zor şartlarda çalışan ekmeğini taştan çıkarmaya çalışan azimli madencilerdi. Ölü sayısı bir kişi  değil, iki kişi değildi ki 282 kişi, dile kolay değil işte çok zor, bir kıyametti  madenocağında kopan! 

Başbakan Erdoğan, Kemal kılıçdaroğlu  Devlet Bahçeli ve ünlü isimler yurtiçi ve yurtdışı gezilerini iptal ederek soluğu acılı ailelerin yanında aldı. Onların acılarını hafifletmeye çalıştılar. Oysa acı büyüktü paylaşılmakla küçülmüyordu. Soma faciasında yaşamını yitiren  madencilerin acılı aileleri  fenalık geçiriyor tedavi altına alınıyordu.

Kara elmas: Kararttı hayatlarını, pekçok ailenin. Tüketti umutlarını, çocuklarının.  Yuttu yarınlarını, madencilerin. Felek yanyana dizdi mezarlarını, ayırmadı biribirlerinden. Yerin binlerce metre altında çalışanları emekçi madencileri, evine helal bir ekmek götürebilmek  için  onca zorluklara rağmen canlarını dişlerine takarak çalışan kahraman 282 madenciyi yaşam ve ölüm yanyana koydu, ayırmadı.  

Matemdeyiz: acının rengi ve tarifi yoktu! Yakınlarını kaybedenlerin evlerine kömür alevi düştü!
Acının rengi karaydı. Yani matemdi, siyahtı. Kara elmas'ın kararttığı hayatlar sevdiklerini kaybedenlerin acı günlerinin sebebiydi kömür karası, yüreklere matem işledi.Beyaz kefenler giydirildi.Bir yaralı "çizmemi çıkarın sedye kirlenmesin "diyor. Canından kıymetlimi sedye kardeşim. İnsan canının ucuz olduğu  Ülke'mizde, sedye kıymetliydi elbette.

Bayraklar yarıya indirildi, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı iptal edildi. Yas varken Bayram kutlanabilirmiydi ki?  Elbette kutlanamazdı. Keşke diye bir sözcük dolandı dilimize öyle elim bir kaza yaşanmasaydı, yaşanmasaydı bu facia! Keşke önlem alınsaydı.Yada kapatılsaydı. Hiç açılmasaydı kömürocağı. Bunca insanın yaşamını yitirmesine sebep olmasaydı!


Matemdeyiz Ülke olarak!
Acımız büyük. Rabbim bir daha böyle bir acı yaşatmasın. Sorumluların ise hesabını kimse sormasa dahi, Allah hesap  sorar.  Kahraman madencilerimizi  Rabbim Şehitler mertebesine erdirsin. Mekanları Cennet olsun. 

Ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum. Acılarını paylaşıyorum. Türkiye'nin başı sağolsun bu acı hepimizin acısıdır.. Yaralı olarak kurtulan madencilere allah'tan acil şifalar dilerim. 



2014-05-15