Adaleti öldürenler utansın!
Zaman zaman sağduyu sahibi olan çoğu insanın birbirine gönderdiği başyapıtlar vardır. Şemsi Belli'nin yazdığı sonradan belli olan ''Anayasso' şiiriydi bunlardan biri. Gençler bilmezler o şiiri. Öğrensinler diye yeniden gündeme getirelim mi:

'Gara dağlar gar altında galanda

Ben gülmezem Dil bilmezem

Şavata'dan Hakkari'ye yol bilmezem

Gurban olam, çaresi ne, Hoooyy Baboooov?

 
Bebek yanır, bebek hasda, bebek ataş içinde.

Ben fakiro, Ben hakiro

Doktor, ilaç, çarşı, bazar, tam takiro.

Gurban olam, bu ne işdir. Hoooyy Baboooov?
 

Çonçiğ ağliir, conçiğ öliir, geçüt vermiy Zap suyu

Parasizo, çaresizo

Ben halsizo,ben dilsizo,şeher uzah,yolsizo

Bu ne haldır, bu ne işdir. Hoooyy Baboooov?

 
Gara dağda gar altında ufağ ufağ mezerler

Yeddi ceset hetim hetim Zap suyunda yüzerler

Hökümata arzeylesem azarlar

Ben ketumo, Ben yetimo, Ben ne biçim

Vatandaşım, Hoooyy Baboooov?

 
Şavata'dan Angara'ya ses gitmiir,

Biz getmeğe guvvatımız heç yetmiir,

Malımız yoh, Yolumuz yoh,

Ankara'ya ses verecek dilimiz yoh,

Ganadımız, golumuz yoh,

Bu ne biçim memlekettir, Hoooyy Baboooov?

 
Yerin, yurdun, adresin bilmirem.

Ankara'da Anayasso! Ellerinden öpiiy Hasso

Yap bize de iltimamaso, bu işin mümkünü yoh mi?

Hoooyy Baboooov?

Anayasso şiiri gibi bugünlerde elden ele dolaşan bir fıkra var. Buyurun onu da paylaşalım:

'Çok eski yıllarda krallıkla idare edilen bir ülke varmış. Ama; bu ülkede hukuk ve hakimler de varmış. Törelere göre, sade bir vatandaş öldüğünde, şehir merkezindeki dev çan bir defa çalınırmış.

Eşraftan birisi ölürse çan iki defa, büyük bir devlet adamı ölürse üç defa çalınırmış.Ya kral ?.. O öldüğünde çan dört defa çalınırmış.

Gel zaman git zaman... Şehirde bir olay olur, iş mahkemeye intikal eder. Davanın sanığı olarak mahkeme huzuruna çıkarılan kişinin masumiyetini ise bütün vatandaşlar bilmektedir.

Bir formalite olarak görülmesi ve beraat beklenen, davadan sürpriz bir karar çıkar. Sanık aklanır, Mahkeme biter. Dinleyiciler dağılır.

Kısa bir süre sonra çan bir kez çalınır. Hımmm, demek sıradan bir vatandaş öldü. Ardından çan bir kez daha çalınır. Hımmm, demek eşraftan biri öldü.

Çan üçüncü kez vurur. Hımmmmm... Büyük bir devlet adamı ölmüş olmalı, Çan dördüncü kez çalındığında  herkeste bir feryat: eyvah!.. Kralımız öldü!..

Ancak, törede görülüp işitilmemiş bir şekilde çan, beşinci defa da çalınır, yer gök inler ve sesler kesilir. Herkes bunun ne anlama geldiğini öğrenmek için. Çan görevlisine koşar, Bir de bakarlar ki çanı haksız yere mahkûm edilen adam çalmaktadır.

- Ne demek beş defa çan çalmak?.. Kraldan daha büyük birisi mi öldü?

Cevap şaşırtıcı olduğu kadar anlamlıdır da: 'Evet, Adalet öldü!'

Ülkemizde adaleti öldürdüler. Adaleti öldürenlere hoşgörüyle bakanlar utansın.



2014-05-23