''Kur'an Müslümanlığı Sapıklığı Çıktı!''
Bakın Fethullah Gülen yaptığı bir konuşmasında neler söylüyor:

'Kuran Müslümanlığı diye bir sapıklık çıktı.  Usulü din uleması (Kuran demiyor burda) hadisin Kuran'a ihtiyacından daha fazla Kuran'ın hadise ihtiyacı vardır.' Bu linkten Fethullah Gülen'in bu konuşmasını dinleyebilirsiniz:

http://www.youtube.com/watch?v=jWMRzzh0Jlw

Yani Fethullah Gülen konuşmasında açıkça 'hadis olmadan Kuran'ın bir anlamı yok' diyor. Ayrıca 'Kuran yeterlidir diyen sapıktır' diyor! Peki ama peygamberimiz ve sahabe döneminde herkes Kuran yeterlidir diyordu. O zaman bu ifade nereye gidiyor? Peygamberimizin döneminde hadis yoktu, herkes Kuran'a uyuyordu. Mesela sahabeler Müslüman oluyorlardı, yanına Kuran'ı alıp tebliğ yapmaya gidiyordu. Kimse hadiste ne diyor diye hadis arayışına girmiyordu.

Fethullah Gülen böyle söylerken, Allah ise tüm müminlere 'ahirette sadece Kuran'dan sorulacaksınız' demiyor mu? Biz ahirete gittiğimizde Rabbimize diyeceğiz ki 'Rabbim biz sadece Kuran'a uyduk.' Ama bu Fethullah Gülen'e göre bu sapıklık olmuş oluyor.

Oysa Allah ayetinde peygamberimizin vahiy dışında konuşmadığını önemle bildiriyor. Peygamberimizin vahiyle söylediği tüm sözler ayet olarak Kuran'la bize bildirilir. Allah ayetinde peygamberimiz bazı sözleri uydurmuş olsaydı onun can damarını keserdik diyor:

Bir kahinin de sözü değildir. Ne az öğüt alıp-düşünüyorsunuz? Alemlerin Rabbinden bir indirilmedir. Eğer o, Bize karşı bazı sözleri uydurup-söylemiş olsaydı. Muhakkak onun sağ-elini (bütün güç ve kudretini) çekip-alıverirdik. Sonra onun can damarını elbette keserdik. (Hakka Suresi, 42- 46)

Dolayısıyla peygamberimizin Kuran'a hüküm ekleme yetkisi yoktur, oradaki ayetleri değiştirme yetkisi yoktur. Hadislerle Kuran'ın desteklenmeye ihtiyacı yoktur. Peygamberimiz de Kuran'a uymakla mükelleftir. Allah peygamberimizin vahiyle konuştuğunu, kendi isteğine göre konuşmadığını şöyle bildiriyor:

O, hevadan (kendi istek, düşünce ve tutkularına göre) konuşmaz. O (söyledikleri), yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir. (Necm Suresi, 3-4)

Bu açıklamasıyla Fethullah Gülen Kuran'ın yeterli olduğuna dair indirilen ayetleri de toptan inkar etmiş oluyor:

Allah'tan başka bir hakem mi arayayım? Oysa O, size kitabı açıklanmış olarak indirmiştir. Kendilerine kitap verdiklerimiz, bunun gerçekten Rabbinden hak olarak indirilmiş olduğunu bilmektedirler. Şu halde, sakın kuşkuya kapılanlardan olma. (En'am Suresi, 114)

Onlara ayetlerimiz apaçık belgeler olarak okunduğunda, Bizimle karşılaşmayı ummayanlar, derler ki: "Bundan başka bir Kur'an getir veya onu değiştir." De ki: "Benim onu kendi nefsimin bir öngörmesi olarak değiştirmem benim için olacak şey değildir. Ben, yalnızca bana vahyolunana uyarım. Eğer Rabbime isyan edersem, gerçekten ben, büyük günün azabından korkarım." (Yunus Suresi, 15)

Kendilerine okunmakta olan Kitab'ı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu? Şüphesiz, bunda iman eden bir kavim için gerçekten bir rahmet ve bir öğüt (zikir) vardır. (Ankebut Suresi, 51)

...Biz kitapta hiçbir şeyi noksan bırakmadık, sonra onlar Rablerine toplanacaklardır. (En'am Suresi, 38)

Biz Kitab'ı sana, herşeyin açıklayıcısı, Müslümanlara bir hidayet, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik. (Nahl Suresi, 89)

Yukarıda yazdığım ayetler Kuran'ın yeterli olduğuna dair vahyedilen ayetlerin yalnızca bir kısmı, daha çok fazla ayet var. Dolayısıyla tüm müminler sadece Kuran'a uymakla yükümlüler. Sonuç olarak Kuran'ın hadise hiçbir şekilde ihtiyacı yoktur. Ayrıca 4 mezhebin ortaya sürdüğü hadislerin hiçbiri birbirini tutmaz. Birisi bir konuda helal derken, diğeri haram der. Böylece birçok Müslüman hak yoldan sapar, Kuran'a göre helal olan bir şeyi haram zanneder. Oysa Kuran son derece açık bir kitaptır, hadisle açıklanmaya ya da ekleme yapmaya hiçbir şekilde ihtiyacı yoktur.

Umarım Fethullah Gülen hocada yaptığı bu yanlışı anlar ve biran önce bu tür izahlardan vazgeçer. Müslüman'ın görevi diğer Müslüman'ları daima tek doğru olan Kuran'a yönlendirmektir. Allah 'Kuran yeterlidir' diyorsa yeterlidir. Kuran' uymayıp birçok hurafeye uyan ve bunu da şart koşanlar ahirette bu yaptıklarının hesabını mutlaka vereceklerdir:

"Ve şüphesiz o (Kuran), senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir.Siz (ondan) sorulacaksınız" (Zuhruf Suresi, 44)


2014-06-09