Bak Bana Kaydedeyim Seni!
Hak ve Batıl üzerine kurulan dünyada her geçen gün teknolojinin hızla büyüdüğünü görüyoruz. Bu büyüme; ne Hak-Batıl mücadelesini, ne de insanların inanışlarını değiştirir. Sadece zamana ayak uyduralım diyenlerin aklını başından alır ve akılsız kalırlar!

Akılsız kalan insan ne dünyasını, ne de ahiretini kurtarabilir.

Günümüzde de bu teknolojinin cazibesine kapılarak dünyaya geliş gayesini unutan birçok insan kendini uçuruma atmaktadır. Halbuki bu teknolojiyi insanların hizmetine sunanlar, belli bir gaye ile bunu yapmaktadırlar. Bu gayeleri de Hak-Batıl mücadelesinin dışında değildir.

Özellikle günümüzde insanların hizmetine! sunulan sosyal paylaşım sitelerinden Facebook, bir üniversite öğrencisinin arkadaşlarının bilgilerini bir merkeze toplamak amaçlı kurduğu web sitesidir. Fakat nefse hoş gelen kayıt zevkli olunca bu arkadaşı aşarak gencin bulunduğu üniversiteye, Amerika'daki liselere ve tüm okullara derken ülke dışına çıkarak kısa zamanda tüm dünyaya yayıldı.

Nasıl bu kadar erken yayıldı? Bunun iki sebebi olduğunu düşünüyorum. Birincisi reklam, ikincisi ise nefse hoş gelmesi.

Reklam kısmı, Batıl'ın inancı uğruna bütün varını yoğunu ortaya koymasını gösteriyor. Çünkü karşısında uzun vadeli planlarının alt yapısını bu sanal paylaşım sitesiyle kuruyor. Bu şekilde kendi inancı uğruna mücadele ederek ibadet yaptığını düşünüyor

İkinci etken olan Nefis kısmi ise her insanda fıtratı gereği olan bir duygudur. Fakat nefis insana hiçbir zaman iyiliği güzel göstermez. Şeytan ile ortaklaşa çalışarak insanı ebedi olan Cehenneme sürüklemek ister. Bu sadece Müslümanlar için değil bütün insanlık için geçerlidir. Çünkü insan fıtratı gereği günahsız doğar ve Müslüman olarak buluğ çağına gelir. Bu çağdan sonra kendi tercihini ya aklıyla yada dayatmayla tercih eder. Bu aşamadan sonra ya cehennem için yada cennet için yaşamaya çalışır.

Bu yaşama içerisinde imtihanın bir parçası olan sosyal medya günümüzde çoğunluk olarak maalesef cehennem için kullanılıyor. İmtihan olduğunu unutanlar, heva ve heveslerine kapılarak cehennem için çalışır hale geliyor. Tabi nefis kurnazlığını burada da gösterip yanlış yapılan işi güzel ve yararlı gösteriyor. Uçuruma atmak için bize en güzel ve son derece lüks bir araç veriyor ve bunu istediğin gibi kullan ama şu yoldan(uçurum yolu) dışarıya çıkma diye de tembih ediyor. İyi niyetli olarak arabaya binip kullanmaya çalışıyoruz. Fakat teknolojik aracın kontrolünün Batıl için mücadele edenlerin elinde olduğunu unutuyoruz. Ben istediği yere giderim diye biniyor ama nefse uyarak Batıl'ın istediği gibi gidiyoruz.  İradesine sahip olup bu aracı Hak için kullananların olduğunu da söylemekte yarar var.

Günümüzde neredeyse 5 yaşındaki çocukların dahi kullandığı facebook, imtihanda olduğuna inanan biri olarak Batıl'ın hâkimiyeti için çalışan bir web sitesidir. Bu siteyi Hakkı temsil edenlerde kullanıyor, Batılı temsil edenlerde. Bunların ortasında bir kesim var ki bunlar; ne Hak nede Batıl için mücadele etmediğini söyleyen akılsızlardır. Neden akılsız? çünkü bunlar dünyaya geliş gayesini idrak edemeyenlerdir. Dünyada Hak-Batıl mücadelesinin dışında zerre miktarınca bir şey yoktur. Bağımsız çalıştığını gördüğümüz insanın dışındaki canlılar dahi Hak-Batıl mücadelesi için çalışıyorlar! (İradesiz bütün canlılar Hak için çalışırlar)

Facebook'un yararı veya zararı nedir diye ince ince yazmamı beklemeyin. Çünkü internette bunlarla ilgili bir sürü haber var, açın okuyun... Fakat bunun Hak-Batıl mücadelesi olduğunu çok yerde bulamazsınız!

Günümün büyük bir çoğunluğunu sanal ortamda geçiren bir insan olarak bende facebook kullanıcısıyım. Fakat bunu Hak mücadelesi için kullanmaya gayret ediyorum. Evet beden birçok kez pislik çukurlarına düşüyorum ama bunlar şartlar gereği, ooo bu zamanda bundan ne olur, yaa sende bundan ne olur gibi abuk subuk laf etmiyorum. Sadece insanlar için faydalı olabilecek paylaşımları yapma gayreti içinde uzun süreli kalmamaya çalışıyorum. Çünkü zehiri tanıyorum. Beni nereden nasıl zehirleyeceğini azda olsa hissedebiliyorum. Hissedemeyenleri de sürekli uyarıyorum ve onlara:

-Bu dünya imtihan dünyasıdır..

-Aldığımız her nefesin hesabı sorulacağı gibi, facebook'ta paylaştığımız herşeyin hesabı sorulacaktır. Üstelik be hesap tek başına yaptığın hataya benzemez. Ne kadar kişi senin paylaşımını görmüşse o derece etkisi olacaktır.

-A'dan Z'ye her şeyinizi paylaşmayın. Başkasına yarar getirmeyecek bir noktayı dahi paylaşmayın.

-Müslüman akıllıdır! Facebook'ta harcadığı zamanı hesap eder ve daha değerli iş varsa onu tercih eder, gibi birçok uyarılarda bulunuyorum. Bu uyarıları da dört dörtlük insan olarak değil, kusurlu bir kardeşiniz olarak aynı hataları yapmamak için yapıyorum.

Son olarak facebook hakkında tefekkür etmemiz gereken şu bilgilere de bir göz atalım:

FACEBOOK ŞAHSİ BİLGİLERİMİZİ KULLANABİLECEK

Sosyal medya ağının gizlilikten sorumlu ismi Erin Egan, dün Hak ve Sorumluluklar Bildirimi'nde değişiklikler yapıldığını belirtti. Değişiklikler, Facebook'un şahsi bilgilerinize erişmesine izin verecek. 

Değişiklik, Facebook'un sunduğu içeriklerle bağlantılı olan tüm bilgilerinizi kullanmasına izin verecek. Şirketten yapılan açıklamada, üçüncü partilerin de bilgilerinize erişebileceği açık bir şekilde ifade edildi: 

"Sosyal medya ağı üzerinde paylaşılan kamu bilgisine veya hizmet sağlayıcıların bilgilere erişim sağlamasına izin verebiliriz. Böylece, bizlere hizmet sunabilirler." 

DÜNYANIN DEV SÖMÜRÜ BANKASINDAN FACEBOOK'A 500.000$

Paypal'ın kurucu ortaklarından biri Facebook'a 500.000$ finanse etti. Peter Thiel adındaki Paypal ortağı bu yardım ile Facebook fenomeninin (cazipliğini) doğuşuna yardımcı oldu.

Facebook'un kurucusu ve sahibi Mark Zuckerberg'in bir çok fikri ve kodları ConnectU isimli sitedne çaldığı iddia edilmişti. Ardından ConnectU dava açtı ve bu davayı kazandı. İki taraf açıklanmayan bir ücret karşılığında anlaşmayı başardı.

2013-09-08