Varoşlar İle Üniversite Arasında Köprü...
   Varoşlar İle Üniversite Arasında Dershane Köprüsü

Bu yıl üçüncüsü olmak üzere
Kimse yok mu derneğine gönüllü hizmet veriyorum. Benim ki kolay olanı... Bayramdan önce, araba plakamı gönüllüler listesine yazdırıyorum, bayramın birinci günü öğleden sonra paket dağıtmaya çıkıyorum.

  Kimse Yok mu derneği, İstanbul varoşlarında oturan ihtiyaç sahibi aileleri muhtarlar yardımıyla tespit etmiş. Gönüllülerden oluşan araba kervanına yardım paketlerini ve tutanakları teslim ediyorlar. Bir araba için 6 ile 15 arasında yardım paketi veriliyor. Paket, Kurban eti ve gıda kolisinden oluşuyor. Gıda kolisine, mercimek, pirinç, nohut, fasulye, salça, yağ, tuz ve şeker gibi maddeler konulmuş.
Her araba için verilen paketler genellikle birbirine yakın adreslerden oluşuyor. Fakat adresleri bulmak o kadar kolay değil. Düzensiz yapılaşmayla oluşan varoşlardan bahsediyorum. Sokak isimlerini bulmak için navigasyon cihazınız varsa işiniz bir nebze kolaylaşıyor. Yoksa sora sora Bağdat bile bulunur, mantığı ile arıyorsunuz evleri. Ama adresi bulunca rahatlıyorsunuz. Sonra paketin güldürdüğü yüzler görüyor ve bayramlaşıyorsunuz. Oradan ayrılırken gittiğiniz eve bayram geldiğinden emin oluyorsunuz. İstanbul'un Avrupa tarafında oturduğum için aynı tarafta dağıtım yapıyorum.

  Bayram günü gideceğim adreslere bakan bir komşum, 'O mahallelere akşam beşten sonra eleman göndermiyoruz' dedi. Kendisi bir kuruluşun arıza servisinde çalışıyordu. Ona, işte bu yüzden gitmemiz lazım dedim. Yüzüme manalı bir şekilde baktı ve tasdik etti.
Varoşlar bizim gerçeğimiz. Oralara çoğunlukla Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizden gelen vatandaşlarımız yerleşmişler. Bir zamanlar JİTEM faaliyetleri ile köyleri boşaltılmış ve göçe zorlanmışlar. Elinde avucunda bulunan parasıyla ancak başını sokacak bir yuva kurmuşlar. Sonra çocuklarına iş aramışlar. Yeni doğan çocuklar büyümüş ve şimdi 50-60 kişilik sınıflarda okula gidiyorlar. 

  Gezdiğimiz mahallelerle ilgili bir hadise dinledim. Mahalle ismini vermeyeceğim. Bundan bir buçuk yıl önce bir amcanın oğlu akşam eve dönmüyor. Baba, çocuğunun çalıştığı işyerini arıyor, cevap olarak, bu gün işe gelmedi deniyor. Aile korku ile en yakın emniyet amirliğine koşuyor. Durumu anlatıyor ve tevekkülle beklemeye koyuluyor. Amir Bey ve ekibi yardımcı olmak için hemen işe koyuluyorlar. Gencin izi sürülerek bir hafta sonra Van kırsalından dağa çıkarılmak üzere iken kurye ile birlikte yakalanıyorlar. Çocuk suça karışmadığı için serbest bırakılıyor.

  Aile emniyet camiasına teşekkür ve dua ediyor.
Gezdiğimiz varoşlarda dershane ve etüt merkezlerinin olduğunu gördük. Genellikle hizmet amaçlı müesseselerdi bunlar. Zaten kimse para kazanmak için buralara dershane açmaz. Bahsini yaptığım dershane kurumları, pek çok gencin elinden tutmuş ve üniversite ile tanıştırmış. Karanlık sokaklara açılan yolları kapatmış, hayırlı bireyler yetiştirmek için seferber olmuşlar.

  Oralarda bulunan aileler namına, Sayın Mili Eğitim Bakanımız ve Sayın Başbakanımıza sormak istiyorum: Dershaneler ve etüt merkezleri kapatıldığında, varoşların çocukları üniversite sınavlarını nasıl kazanacaklar?
Devletin en üst makamında bulunan yetkililerimiz Allah Rızası için cevap versinler. Varoşlarımızda bulunan gençlere nasıl bir alternatif sunacaklar? Bu çocukları, özel okul, özel ders veya hangi özel imkândan yararlandıracaklar? Eğer böyle bir projeleri yoksa ki eminim yok! Öyleyse varoşlardaki insanların tutunacakları en önemli dal olan dershane ve etüt merkezlerini kapatarak ellerine ne geçecek?


  Kimse Yok mu Derneği, Dershaneler ve Etüt Merkezleri, İstanbul varoşlarına el uzatmışlar. Onların, sokaklarda kaybedilen gençliği kurtarmak için projeleri var. Yetkililerimiz büyüteci kenar mahalle sokaklarına çevirip baksınlar. Kalabalık nüfusların yaşadığı bu mahallelerde, üniversiteye uzanan başka bir köprü var mı, söylesinler. Köprüler yıkıldıktan sonra, trafiğin akış şeridi ne tarafa olacak etüt etsinler. Yoksa hesap etmeden atılan adımlar, çaresiz insanları, vebali büyük mecralara sürükleyebilir.

2013-10-19