|
|
![]() Her yıl olduğu gibi bu yıl da 3 Aralık'ta Engelliler Günü etkinlikleri yapıldı. İlk olarak Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi, Öğretmen Şükran Bilginer Özel Eğitim Uygulama Merkezi ve Özel Eğitim Mesleki Eğitim Merkezi Müdürleri, bir grup öğrenciyle birlikte Milli Eğitim Müdürü Mustafa Altınsoy'u makamında ziyaret etti. Cumhuriyet Meydanı'nda protokolün, engelli öğrencilerin, engelli bireylerin ve yakınlarının katıldığı resmi törenin ardından kortej yürüyüşü düzenlenerek Kültür Merkezi Lale Salonu'na gelindi. Bu yılki etkinliklerde pek çok ilk yaşandı. İlklerden birincisi, Engelliler ve yakınları Anadolu Rock Grubu ile müzik öğretmenlerinin çalıp söylediği birbirinden güzel ve hareketli şarkı ve türkülerle doyasıya eğlendi. İlklerin ikincisi, Milli Eğitim Müdürlüğü engelli ve engelli yakınlarına yemek verdi. İlklerin üçüncüsü ise, etkinliklere bir zihinsel engelliler okulunda devam edildi. Engelliler Günü'nde Milli Eğitim Müdürü Mustafa Altınsoy, yanındaki heyetle Öğretmen Şükran Bilginer Özel Eğitim Uygulama Merkezi'ndeki aşure gününe katıldı ve pasta kesti. Kutlamalarda Milli Eğitim Müdürü Mustafa Altınsoy samimi davranışlarıyla engellilerin gönlünü fethetti. Manisa Belediyesi Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkan Gülnur Türen, bu etkinliklerde önemli bir rol üstlendi. Kent Konseyi Engelliler Meclisi tarafından düzenlenen ve Engelsiz Hayat Dayanışma Derneği Başkanı Adem Kuyumcu'nun 2,5 saat süren ' Engelsiz Hayat' konferansı ile ilk gün etkinlikleri sona erdi. Adem Kuyumcu konferanstan sonra belediye başkan aday adayları Semih Balaban, Ali Arslan, Tamer Akkal; belediye meclisi aday adayları Gülnur Türen, Pervin Subaşı Aydın ve 5 adaya ' Engelsiz, eşit, bir arada hayat için' çözüm taahhütnamesini imzalattı. Bu imzalarla ilklerin dördüncüsü yaşandı. Bu etkinlikler bana göre, ' Engelliler Günü ' olarak değil de ' Engellilik Farkındalık Günü' şeklinde olmalıdır. Bu etkinliklerin temel amacının engellilerin yaşam kalitelerinin yükseltilmesi için ortak bilinç oluşturmak, ortak eylem planı hazırlamak ve ortak eylem palanını gerçekleştirmek olmalıdır. Bu tür etkinlik veya kutlamalarla çok şeylerin değiştiğini görüyoruz. Alafranga helânın engelli helâsı olduğu anlayışından tekerlekli sandalyelerle girilebilen ve tutunma barı olan helâların yapılması anlayışına geçilmesi, çoğu salonun girişinin engelli rampası şeklinde düzenlenmeye başlanması, engelli asansörlerinin yapılması, kaldırımların engellilere uygun şeklinde yapılması anlayışı hayatımıza girdi. 10 yıl öncesine kadar çoğu, evlerin karanlık odalarına hapsedilen, toplum içine çıkarılamayan, utanç duyulan engelliler kavramından caddelerde, sokaklarda, eğitim kurumlarında ve iş yerlerinde başları dik ve gururla dolaşan engelliler kavramına gelindi. Bu durum bize ne kadar yol alındığını ve büyük adımlar atıldığını gösteriyor. Engellilerin başı dik dolaşmasında emeği geçen hükümetimizin, resmi ve özel eğitim kurumlarının, bu kurumlarda fedakârca görev yapan idareci ve öğretmenlerin yanında velilerin özellikle de annelerin çabaları da takdire şayan çalışmalardır. Zihinlere yerleşen algıları yok etmenin ve yeni algılar oluşturmanın ne kadar zor olduğunu hepimiz biliriz. Yazarçizerler olarak bizler yazılarımız ve çizgilerimizle, dernekler samimi çalışmalarıyla, engelli velileri dik duruşlarıyla bu algıları yıkarak olumlu algılar oluşturabileceğine inanıyorum. Sık sık dile getirilen ' Her sağlıklı kişi engelli adayıdır' sözü ne derece doğrudur bilemiyorum. Sağlıklı dediğimiz kişiler ne kadar sağlıklıdır? Engellilere karşı olumsuz davranış sergileyenler, kaldırımlardaki engelli rampalarına taşıtını park edip engellinin yolunu kapatanlar en büyük engelli grubu oluşturmuyor mu? Herkese engelsiz bir ömür dileğiyle kalın sağlıcakla. |
|
|
|