|
|
![]() O sadece Türkiye'nin en yi kalp doktoru değil, O Türkiye'nin kalbi olan Sarıkamış tarihinin de doktoru oldu aynı zamanda. O, Türkiye'nin kalbi Sarıkamış'ı, Türkiye'nin kalbinde özel bir yere oturtan özel bir savaşçı. O neler mi yaptı? Neler yapmadı ki! O, 90 bin şehidimizin hakkettiği gibi onları milletçe anmak için çıktığı bu yolda nelerle karşılaşmadı? Neler duymadı ki! Birilerini çok kızdırdı ama o birileri hasetliklerinden kızdı belli; O birilerini, yani tarihçileri 1914 ten bu yana yapmadıklarını yaptığı için kızdırdı. Oysa o birileri dönüp arkalarına baktıklarında ne kadar boşluk bıraktıklarını gördükleri için miydi bu kızgınlıkları acaba? Ki zaten kendilerine kızmaları gerekmiyor muydu? Prof Dr Bingür SÖNMEZ' e yeterince sahip çıktık mı? Bırakın sahip çıkmayı, Sarıkamış için yaptıklarını ne kadar dile getirdik, ne kadar Sarıkamışlı olarak kendisine teşekkür ettik? Tabi bu konuda da genelleme yapmamak lazım. Sarıkamışlıların Sayın Prof Dr Bingür SÖNMEZ ismiyle son derece gurur duyduklarını biliyorum. Onu ne kadar bildik ve ne kadar teşekkür ettik? Biz yakınımızdakinin ayakta oluşuna hazmetmeyen bir milletiz. Destek değil, köstek olmakta üstümüze yok. 'Sarıkamış Sarıkamış' dedik ama Sarıkamış için bu kadar yol kat eden bu büyük tarih komutanını yerden yere vurduk. İçimizdeki o gizli kıskançlıkla aslında onu vurmak istediğimiz yere vuramadık ama insanlar onu vurmak istediğimiz noktada bizi görmeye başladılar bile ve biz bunu bile farkına varamadık. Tabi ki bir düşünürün dediği gibi; 'Büyük insanlar büyük işlerle uğraşır, küçük insanlar insanlarla uğraşır' Bu söz aslında her şeyi gözler önüne sermiyor mu? 2000 senesi öncesine kadar Sarıkamış'ı kimseler, bugün olduğu kadar bilmiyorlar, 'Sarıkamışlıyım' denildiğinde; 'Sarıkamış nerde?' Diyorlardı, ancak 'Kars Sarıkamış' deyince anlayabiliyorlardı. Sarıkamış tarihini kim, tarihin, hafızaların ve ayazın altında çıkartarak, yani 90 bin kardelenin üstündeki o kalın örtüyü kaldırarak, tarihin sayfalarına ve hafızalara tekrar yazdırdı? Ama baştan yazdırdı, ama unutana hatırlattı, ama bilmeyene anlattı! Kim, Sarıkamış'ın 90 bin kardelenlerini Türkiye'nin kalbinde en güzel vazolara koydu? Tabi ki, bütün bunları Sarıkamış'ın gururu Sayın Prof Dr Bingür SÖNMEZ yaptı, hem de maddi manevi. Hayat felsefemizde içten içe kinayelerimiz olsa da, birlik beraberlik dayanışma söz konusu olduğunda, 'Ben' değil 'Biz' olmalıyız. Yine söylüyorum 'Ben' olarak değil, 'Biz' olarak bakmalıyız gerçeklerimize. Aksi halde herkes kendi kabuğunda 'Ben' olarak kalır. Bakınız bir düşünür kardelenler için ne demiş, bende bu sözü saygıdeğer büyüğüm ve canım ağabeyim Bingür SÖNMEZ'e hitaben söylüyorum. ' Çürümekte olanın önüne geçemezsiniz, çürür. Yeşermekte olanın önüne geçemezsiniz, büyüyüp yeşerir.' J Stalin Dilek EJDER |
|
|
|