|
|
![]() Sevgili dostlar geçtiğimiz günlerde CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan'a "Senin mali sicilin bozuk" diyor. "Yüreğin yetiyorsa gel, yandaş kanallarınızdan birinde tartışalım" diyor. Sevgili okurlar Başbakan için mali sicili bozuk diyen birinin acaba geçmişi temiz mi? Ben ırk, renk, mezhep farklılığına değinecek değilim. Bu köşede defalarca yazdım bu fütursuzluk devam ettiği müddetçe yine de yazmaya devam edeceğim. Ey Kılıçdaroğlu sen kime sicil dersi veriyorsun. Geçmişte yaptıkların ortada iken utanmadan kimlere sicil edebiyatı yapıyorsun. Sen; oğlun Kerem'i 14 yaşında Ankara'da öğrenci iken İstanbul'da çalışıyor diye SSK'lı göstermedin mi? Oğlun Ekinciler Holding'te akil adam olarak ne iş görüyordu? Başbakanın çocuklarına burs sağlayan Remzi Gür için tonlarca laf eden siz iken acaba geçmişinize bakıp sizde olduğu pekte gözükmeyen utanma duygusunu hiç hatırladınız mı? Çalışma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı olarak sizler görevde iken ve okulların açık olduğu bir dönemde Ankara'da oturup İstanbul'da iş yapan oğlunuzu ve onun muhterem babası olan sizleri tebrik ediyorum! Allah böyle oğullar nasip etsin bizlere de! 14 yaşında tam gün olarak çalışan hem okuyan hem de kilometrelerce ötede yandaş şirkette iş yapabilen bir evladı Allah herkese nasip etmez. Doğruluktan ve dürüstlükten bahseden sözde sahte kahramanlara bu cümleleri söylemek bile iltifat olarak değerlendirilmeli. Çünkü utanma duygusu tekrar ediyorum erdemli insanlara mahsus bir değerdir. Sayın Kılıçdaroğlu çocuklarınızdan kaç tanesi Ekinciler Holding'le tanışmış. Kızınız Zeynep 17 yaşında hem Ankara'da lisede okurken hem de Ekinciler Holding'te İstanbul'da nasıl çalışmış? Üstelik okul döneminde. Yine kızınız Azime Aslı aynı şirkette çalışmış gözüküyor. Sayın dürüstlük abidesi Kemal Bey! Siz bu milleti neden aptal yerine koyuyorsunuz? Görevde iken aile efradına kıyaklar yapan birine nasıl bu ülkeyi emanet edeceğiz. Sevgili dostlar usulsüzlük bir gelenek haline geldi mi hiç kimse tutamaz. Kemal Kılıçdaroğlu'nun 10 aylık torunu Duru bile sigortalanmış. Bundan dolayı Kemal beyi suçlayamayız. Çünkü Durunun annesi ve babası var. Suç varsa onların. Sonuçta usulsüz bir şekilde çocuklarını sigortalatan bir babanın çocukları da ister istemez doğru babalarının yolundan gider. Başbakana gel tartışalım diyen Kemal Bey! Sen ilk önce aile efradının sigorta yolsuzluğunu bir açıkla. 10 aylık torununa sigorta yapıldığı sorulunca verdiğiniz cevap hala daha kulaklarımda. 'Bunlar benim torunumu sevmeme engel olamaz' demiştiniz. Kemal Bey 10 aylık torununuza sigorta yaptırılması sizlerin torununuzu sevmeye mani olamaz belki. Ama bu milletin sizi sevmesine manidir. Hiç kusura bakmayın. Ben başbakanın yaptıklarının aile efradının ekonomik durumlarıyla ilgili bir yorum yapmıyorum. Haklı veya haksız olabilirler. Yanlış yapmışta olabilirler. Ey Kılıçdaroğlu sen başbakan yanlış yapıyor onun sicili bozuk derken sen çamurun içindesin. Genel müdürlük ve müsteşar yardımcısı koltuğunda bunları yapmışken acaba 3. numaralı başbakanlık koltuğu verildiği zaman Tunceli'de sigortasız kimse kalmayacak mı acaba? Dedelere torunlara hep avantadan sigorta mı yapacaksınız. Sevgili dostlar yazımı bitirirken yandaş lafını çokça kullanan Kemal Beye birkaç hatırlatma yapayım. Doğan medyasının yazarları tarafından her gün pohpohlanan Sizler değil misiniz? O büyük yazarlar siz kongrede genel başkan seçilince avuçları alkıştan şişmişti. Her gün sizlere Gandi, sakin güç gibi hak etmediğiniz sıfatlar kullanmadılar mı? Uğur Dündar'ın ve sol yazarların yandaşlığına muhatap olmadınız mı? Siz hükümete yakın gözüken medyaya yandaş derken acaba hükümeti haksız yere suçlayan sizleri de haksız yere taltif eden, kumpaslara Ergenokon'a kanat geren kirli medyanın adı ne Kemal Bey? Yapyandaş medya mı diyelim, Candaş medya mı diyelim. İnsanları ötekileştirerek yandaş falan diyerek kendini aklamaya çalışma başbakanın geçmişini sorgulaman için önce geçmişine bakman lazım. Kısa bir siyasi tecrübede birçok geri dönüş yapan sabah söylediğini akşam yalanlayan. Dört, beş aylık sürede onlarca hata yapan birine bu halk güvenmez hiç kusura bakmayın. Baykal'a ben aday olmayacağım deyip ardından Aday olan kim? Belki ben harfleri karıştırmış olabilirim Aday mı olmayacağım demişti yoksa adam mı? Dersim için Onur Öymen'i istifaya davet edip sonra çark eden kim? Genel af deyip sonra vazgeçen kim? KCK tutukluları için bunlar serbest bırakılmalı diyen kim? Başörtüsünü halledeceğim deyip sonra da kendi belediye başkanının başörtülülere rahibe demesi karşısında hala daha sus pus olan kim? Bunları yapan birilerine ileri demokrasilerde siyasetçi değil gafçı ve yalancı diyorlar. ülkem daha ikinci sınıf demokrasiden yeni yeni birinci sınıfa geçmek üzere olduğu için Kemal Bey'le idare ediliyor. Denize düşen yılana sarılır. Ulusalcıları ve Kemalistlerin tutunabilecekleri tek nokta Kemal Bey. Gerisini siz düşünün. (Seneler önce yazmış olduğum bir yazıydı. Yeri gelmişken paylaşmak istedim) |
|
|
|