Büyü Aşk&Sırr-ı Alem
        Dedi ki ey ruhani gezgin ne dolanırsın?

       Dedi ki yıllara düşmüşüm, yollara, nehirlere düşmüşüm, dağlara.

  Dedi ki niye ki?

  Dedi ki bir vakit çiğden bir taneydim, bir fısıltı cana düştü.

  Dedi ki niye ki? 

  Dedi ki Büyü Aşk & Sırr-ı Alemi akla düşürmüşüm.

  Dedi ki akla düşen ne ola ki?

  Dedi ki şehirler dolaşmış, kütüphaneler yutmuşum.

  Dedi ki akla düşen ne ola ki?

  Dedi ki tuzda canım acıtmışım, şekerde zehir tatmışım.

  Dedi ki sualime cevap eyle de, de hele akla düşen ne ola ki?

  Dedi ki sualinin sırrını kaleme vermişim.

  Dedi ki kalemin nerde ki?

  Dedi ki yüreğimin gizinde.

  Dedi ki o vakit yüreğine sual eyle?

  Dedi ki yüreğim sualini fısıldadı; 'Büyü Aşk & Sırr-ı Aleme'

  Dedi ki o ne ki?

  Dedi ki o sırları sandukasına koyan bir kitap.

  Dedi ki şimdi nerde?

  Dedi ki buraya kadar benim idi, şimdi düştü yollara da benden gayrı her canın.

  Dedi ki sualime cevap eyle; akla düşen cana mı düştü, yoksa tene mi?

  Dedi ki Mevlananın dediği gibi; 'Sen susta cevabını gönlünde ara'

  Dedi ki akla düşen ne ola ki?

  Dedi ki o vakit sen cevabını 'Büyü Aşk & Sırr-ı Alem' de ara.

  BÜYÜ AŞK & SIIR'I ALEM 
              ( Arka Kapak)                      


Büyü? Yarasa kanı ve insan cesediyle yapılırda, bu sır peşine düşülmez mi hiç?

Aşk? Yolun aşka düşmeden, aşkın yolu daha bi evvel düşer senin yoluna.

Sır?  Bu romanda öyle sırlara tanık olacaksın ki, aklın duracak, şaşar beşer...

Yazar Arzu? Ara bul beni yolculuğunda, sır ve büyülerin çözümü peşinde.

 Hüvel Ve Karındaş İkizi Engelli Ağar ? Ağar mitsizim gizeminde yer yer

'Sus', yer yer çığlık, Hüvel ise ara bul beni yolculuğunda bir sırrı gezgin.

Engelli Ağar Ve Ruh İkizi Ressam Ağar? Onlar iki değil tek kişi, tıpkı

Mevlana ve Şems gibi; sağır ve dilsiz Ağar'ın, gayb alemi ve suyun

lisanıyla konuşmasının sırrı, ressam Ağarın resimlerindeki lisanın sırrı!

Kahin Sabahat? Kehanetlerin baykuşu; o deli olduğu kadar akıllı biri!

Mevlana ve Şems? Okuyucunun içine aşk düşmüştü bir kere, her yazarda

aradılar her kalemde. Hiç bilmeden ötesini ve berisini yetiyordu adı aslında;

çünkü birdi Mevlana, kurgusuz, sorgusuz ve sualsiz. Oysa şimdi?

Bu romanın diğerlerinden farkı alıntı ve çalıntı olmayışıdır...

Abdülkadir Geylani Ve Nakşi? Yola diktiği 11 kandil ağacı, 11 öğüdün sırrı.

Seyyid Abdülbaki? Zamanın Mevlana'sı ve Şemsi;o ki  okyanus 'Sır'lı!

Av Karısı? Ahırın basık kokusu ve tehlikenin buharı yüzüne vurdu

Lamia'nın. Tam o sırada evin çobanı girdi içeri. Yanındaki koca direğin

arkasına gizlenerek merakla seyre daldı. Av karısının diri ve dik memeleri

çobanın aklını başından almış gibi görünüyordu. O ne güzellik, ne cilveydi

öyle? 'Hadi çabuk ol' dedi Elk. Tırnağı bereketin efsunuydu av karısının. 

Son Söz Yine Aşkta; Cismani aşk arı gibidir; önce istediği çiçeğe konar,

daha konar konmaz başını kaldırır bu sefer hangi çiçeğe konacağına bakar.

Oysa İlahi aşk öylemi ki 'O' ebedi senindir, sende 'O'nun.

Evet sevgili okurlarım buraya kadar ben size anlattım Büyü Aşk Ve Sırrı Alem kitabımı, bundan sonrada siz onu bana anlatın. Sevgilerimle. 




2014-02-18