AK Parti Halen Alternatifsizdir
Paralel yapının oyuncağı olmuş birilerinin dinleyerek kayıt altına aldığı ses kayıtları ile mahremiyete saygı ölçüsünü hiçe sayan bir anlayış yüzünden ülkemizin istikrarlı gidişatının önünde yine bir tehdit etrafımızı kuşattı. Bunu sabırsızca bekleyenler ve ülkemizin istikrarsızlığa düştüğünü görmek isteyen başta İsrail olmak üzere ABD ve AB ülkelerinin ekmeğine yağ sürüldü. Yaşananlar karşısında ekonomik olarak uçuşa gittiğimiz seyir yerini paniğe bırakacak. Ülkemizde ki iç yatırımlar dışarıya kaçacak, dışarıdan yatırımların önü kesilecek. Paralel yapıya yön verenler, paralel yapıda alet olanlar hemen ilk fırsatta Hindistan'a gitsinler. Orada halk pazarları vardır. Oradan ne alacaklarını onlar iyi bilirler. 

Evet devlet idaresinde görev alanların harcamaları, servetleri ve birikimleri milletler nezdinde her zaman önemlidir. Ama bu uygulamanın belirli prosedürleri vardır. Yaklaşan seçimleri sabote amaçlı aklınıza geldiği gibi illegal dinlediğiniz ses kayıtlarını internet ortamında paylaşarak milyonlara teşhir edemezsiniz. Her şeyin usulü ve seyri vardır. Dinleme kaydını mahkeme iznine bağlı olarak sadece yetkili bir organ yapabilir. Bunu da yaptıktan sonra apar topar internete atmaz ve gayet gizlice gerekli yargı makamlarına ulaştırmak suretiyle soruşturma açılmasını sağlar. Savcılık makamı eğer söz konusu kayıtlarda suç unsuru bulursa o zaman konunun takibine karar verir. Ya da suç unsuru bulmazsa konuyu kapatır. 

Bizde ki durum bundan çok farklı seyrettiği için masum olduğu halde bir insanı acımasız katil, azgın hırsız gibi gösterebilir. Ya da suçlu bir insanı çok masum, karıncayı bile incitmekten çekinen biri gibi gösterebilirsiniz. Buna karar verende maalesef yargı makamları değil, amacına ulaşmak isteyen çevrelerin kirli kumpaslarının olayı yargıya hiç aksettirmeden direk internetten, televizyon kanallarından ya da basından kamuoyu ile paylaşması şeklinde oluşuyor. 
Bunu yapanların başlıca amacı kamuoyunu etkilemek suretiyle zihinlerde soru işareti oluşturarak ön yargı oluşturmaktır. Devamında gelen yargı süreci oluşturulan bu yaygara ile zihinlere düşen şüphe ile ikinci plana atıyor. Atılan çamur, kişinin suçsuz dahi olsa bir ömür boyu üzerinde kalabiliyor. 

Yazımdan ön yargı yaklaşımı algılamayın. Sadece üsluba dikkatinizi çekmek istiyorum. Seneler boyunca oynanan bu oyunları biliyoruz. Her defasında ülkemizin başına ne çoraplar örüldüğünü de biliyoruz. Nice masum hayatların karartıldığını da biliyoruz. Yapılan ihtilaller sebebiyle nice masum insanın kanına girildiğini, anaların evlatlarının hasretiyle yanıp tutuştuğunu, darbe sonrası kaybolan evladının seneler sonra bile sadece bir kemiğine bile ulaşmak için ömrünün son demlerinde de olsa çabaladığını görmüyor muyuz? Ahh Berfo Ana Ahh! Bunlardan birçoğunun masum olduğu bugün ortaya çıkmış olsa da geçip gitmiş oluyor. Ama unutmayalım, hesap ilahi adalete kalıyor. 
Evet ilahi adalet bugün yaşananların hepsinin hesabını soracak. Masum insanların kayıtlarını alarak kamuoyuna haksız yere paylaşanlarda hesap verecek. Fakat ilahi makamın kayıt cihazı bunların yaptığı gibi sadece ses ve görüntü kaydı almakla yetinmiyor. Hem görüntülü ses kayıtlarını alıyor. Dahası görünmeyen kayıtları da tutuyor. Yani zihinlerde geçen düşünceleri dahi kaydediyor. İnsanların zihinlerini bulandıranların bilinçaltında ki tüm düşünceler kayda geçiyor. Bunların hepsini tüm insanlık ahiret yurdunda dinleyecek. 

Kıtalar ötesinde dinlemek dediğiniz nedir ki?
Bütün başımıza gelenler, bugüne kadar İslam dünyasında olagelen çatışmaların düğmesine basan ve Müslümanların birbiriyle çatışma zeminini hayata geçirmede başrol oynayan iç ve dış düşmanların kirli işbirliklerinin sonucudur. Onlar için elzem olan kendi kasalarının dışkı kıvamında dolması ve sadece kendi maslahatlarının gerçekleşmesidir. 
Müslüman halkın fakru zaruret içinde sürdüğü yaşam ve mazlum hayatların katledilmesi umurlarında değildir. Göz göre göre Suriye'de ağzı süt kokan kuzucuklarımız halen katledilmiyor mu? Yeri geldiği zaman dünyaya meydan okuyan sözde süper güçler olup bitenler karşısında neden suskunları oynuyorlar?

İşte bu korkunç gidişat karşısında kendilerine direnen tek lider Recep Tayyip Erdoğan kalmıştı. Onu da bir susturabilselerdi yine İslam ümmetiyle oynaşmaya devam edeceklerdi.

AK Parti öncesi hükümetler dönemini yaşı genç olan kardeşlerimiz hatırlamazlar ama o günleri hatırlayanlar yaşanan kaos dönemine bir daha asla dönmek istemezler. Milletimizin yarından umudu kalmamıştı. Çökme devrini yaşatan siyasetçilerden ikisi hala hayattalar. Bülent Ecevit, ebedi aleme irtihal etti. Mesut Yılmaz, siyaset sahnesinden silindi. Sadece Devlet Bahçeli siyasi yaşamına devam ediyor. Allah aşkına! Kendisinin konuşmalarını dinliyor musunuz? Eğer bu zihniyet bu ülkeyi çok iyi yönetir derseniz buyurun ona oy kullanın. Ecevit''in temsil ettiği zihniyetin diğer bir uzantısı adına siyaset sürdüren Kılıçdaroğlu'nun ülkemiz geleceği adına ne gibi projeleri var acaba? Daha çıkıp ta sizi ikna edebilecek bir proje sunumunda bulundu mu? Adamlar çıkmış, İstanbul'a yapılacak 3. Boğaz Köprüsüne çıkacak yolu inşa edebilmek için kesilen sınırlı düzeyde ki ağaç için yaygara koparıyorlar. O zaman soruyorum: CHP'nin İstanbul trafiğine soluk aldıracak ne gibi bir projesi olabilir ki?
Birkaç sene sonra, hayatı felç edecek trafik için CHP'nin yapabileceği tek çözüm alışkın oldukları yasakçı zihniyet mantığı gereği, araçların trafiğe çıkışını engelleyecek yasaklamalar getirmektir. Ya da araba sayısını azaltmak için milletin arabalarına el koyacaklardır.

AK Partimiz bu ülkeye güzel hizmetler kazandırmıştır. Bundan rahatsız olan çevrelerin hükümetten kurtulmak için güvendikleri tek yol montaj kasetleriyle iftira atmak ve başbakanı düşürmektir.
Ama halkımız bunu yemeyecek kusura bakmayın.
 



2014-03-07