GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR

Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin

Taksim, Tahrir ve fabrika ayarlarına dönüş
TAKSİM isyanı ve Tahrir karşı devrimi/darbesi sonrasında daha iyi netleşti ki, her kimlik aslına rücu ediyor. Kritik zamanlar fabrika ayarlarının tezahür etmesine de imkân tanıyor. Yaklaşık bir ay boyunca Gezi Parkı eylemi olarak başlayıp Taksim isyanı olarak yürüyen harekâtı demokrasi talebi diye özetlemiş bulunan ulusalcıların Mısır yönetimine el koyan ordunun demeçleri gelmeye başladığında derin bir oh çekmesi, ayarlara dönüş dinamiğinin en görünür versiyonuydu.Ulusal Kanal Mısır'ın Tayyip'i devrildi diye verdi haberi. Tayyip'i devirme iştahlarını Mursi'ye yapılan postmodern darbe ile kompanse ettiler. * Liberal entelijansiyamız ise kökenine, yani Aydınlanmacı, din düşmanı reflekslerine geri dönüyor.Aylarca durup Gezi Parkı direnişinden mülhem gayretkeşlikle kaleme sarılan yazarın halka iç savaş hezeyanı zerkedenNo Pasaranbaşlıklı metni, hiç de spontane olmayan böyle bir öze dönüş hikâyesinin göstergesiydi. Yıllarca Kürt meselesi çözülsün,Öcalanile görüşülsün diyen kanaat önderlerinin, düğmeye basılmış gibi Çözüm böyle olmaz, Avrupalı dostlarımız yardıma gelsin diye ortalara düşmeleri, bağ kurdukları yapıların oyun dışı kalma ihtimallerine karşı gösterdikleri refleksin emaresiydi. HadiseleriMüslüman Kardeşler tecrübesi başarısız olmuştur şeklinde yorumlayanların dakikliği pes dedirtici idi. Uyarıları da vardı: AK Parti'ye düşen, akıl hocalığını yaptığı Mursi'nin başına gelenlerden ders almasıydı. Başbakan, siyasetteki 'yeni dinamikleri' kavramazsa eğer, Türkiye'de de darbe olur, gıkımızı çıkarmadığımız gibi memnun bile oluruz demeye getiriyorlardı. * Avrupa Haçlı ayarlarına dönmüş durumda.
Taksim'deki marifetleri malumumuz olan Batı medyası,Mursitaraftarlarının kefenlerini giyip sokağa çıkmalarının arkasındaki sembolizmden yüz çevirip lazer ışıkla yazılan Mursi: Game Over şaklabanlıklarına ihtimam gösterdiler. 3 Temmuz gecesiMursitaraftarlarının gösterilerini yayınlamak isteyen medya engellenirken iç ve dış Batıcıların cenahında yaprak kımıldamıyordu. 16Mursitaraftarı kimi üzerine uzaktan ateş açılmak suretiyle hayatını kaybederken, Batı medyası sadece Tahrir'deki Mursi gidici! şenlikleriyle ilgilendi.Bu yazının yazıldığı saatler gelene kadar Mursi'ye yapılana darbe diyebilen tek bir Batılı liberal demokrasi yoktu. * Mısır da iktidara geldiği günden beri çalıştırılmayan bir cumhurbaşkanı vardı, erken seçim teklifi ramazan ayı bahanesiyle kabul edilmemiş olan.Bir totaliter liderler cenneti olan Mısır'daki bağzı topluluklar, her nasılsa Mursi'ye iki yıl şans tanımayı akıllarından bile geçirmeyip meşru seçimle gelen liderden hızlandırılmış mucize beklediler. Mursi totaliter rejim kalıntılarıyla tabanının beklentilerini dengelemeye çalışırken birçok hata yaptı elbette, ama herhalde göreve başlamasının üzerinden iki ay geçmişken değil!İktidara geleli sadece beş ay olmuşken, Ekonomiyi düzeltemedi gibi akıllara seza eleştirilerin hedef tahtası oldu.Demokrasi deneyimi olmayan halkı, demokrasinin mucizeler yaratabileceğine ama Mursi'nin sihirli asayı iyi kullanamadığına, isyan eşittir özgürlükçülük klişesine inandırmak kolay olmuştu.Ne tesadüf ki ordu bu özgürlükçü arkadaşların kafa dengiydi.Ne tesadüf ki Mısır'a şer'i kuralları dayatmaya çalışmakla suçlanan Mursi'ye yapılan darbeyi ilk kutlayan Suudi Arabistan oldu.
Mursi'den duyulan rahatsızlığın nedeninin yaptığı hatalardan çok, yapmadığı uzlaşmalar olduğunu görmek gerekir.Suriye'nin yeni iktidar olasılığının yine yeniden İhvan'a yakın profiller olmasıMursi'nin İsrail'i yedirmem sözü verme-me-sini hayati kılmaktaydı. AmaMursi ordunun zorladığı şartlar nedeniyle Gazze ile sorun yaşasa da, İsrail terörüne ilanihaye göz yumacağı sözünü vermedi. (Alkış!) Mesele buydu.
Beşar Esad'ın Mursi'ye yapılan darbeyi neşeyle karşılaması, İşte siyasal İslam'ın sonu. Dini siyasete alet eden herkesin başına bu gelecek şeklindeki ifadeleri; Baas-CHP copy paste kardeşler dramının altını çizmekle kalmıyor. Bölgede herhangi bir Sünni blok oluşmasını engellemek için mezhepçilik yapan bir adet Şii İran'a, bir de malum nedenlerden Siyonist İsrail'e ihtiyaç duyan Batılı liberal demokrasilere işaret fişeği gönderiyor: Adamınız benim diyor, Esad. Orijinal ayarlarına geri dönüyor kısaca.

 
2013-07-05

YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...




  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?