Elitist Demokrasi - Mustafa İSPİROĞLU

Mustafa İSPİROĞLU

Mustafa İSPİROĞLU kimdir?
Tekirdağ Myo Muhasebe bölümü mezunu. Serbest meslek sahibi. Evli ve 3 çocuk babası. Ülküsü ve ideali Hukuk'un Üstünlüğü.
Email: [email protected]

YAZARIN SAYFASI

Elitist Demokrasi

Sana gelince usta...Hatırlanmak bile istenmeyeceksin. Yatacak yerin yok, bilesin. Tükürmesinler diye mezar taşına, toma bekleyecek başında.

Günümüzdeki devşirme modelinin en başarılı örneği Yılmaz ÖZDİL, bu satırlarla başbakan'ı, başbakan'ı, başbakan'ı.....? Bu durumda nasıl devam etmek gerekir? Eleştirdi mi? Desem... Hayır bu eleştiri değil, Uyarı mı desem hayır uyarı da değil, Nasihat mı desem nasihat değil, nefret mi desem evet nefret olabilir, tehdit mi desem evet tehdit olabilir, intikam mı desem evet intikam olabilir.

cümlemi bitirecek olursam devşirme Yılmaz ÖZDİL intikam, nefret, tehdit içerikli ifadeleriyle yazısını tamamlamış.

''Memleketi öyle hale getirdin ki, kuytuda kıstırsalar Mısırlı Rabia'ya bile tecavüz edecekler, haberin yok!" diyerek seviyesini daha öncede göstermiş olan devşirme elitist Özdil, boş vakitlerini bir zamanlar Cem Uzan'ın gazetesinde patronunu övmekle ve doğan medyasıyla savaşarak geçiriyordu. Dolu zamanlarında herhalde bardakları doldurmakla ve onları boşaltmakla meşguldü zannımca. Hele birde bardakları boşaltırken köşe yazısını iğfal ederse işte yukarıdaki örneklerde olduğu gibi edebi eserler çıkıyor ortaya.

Bunun sonucu ne olur demeden, belki de güzel bir transfer teklifi gelir, tamamen duygusal. Bir bakarız Zaman yada Sabah gazetesinde evet sabah neden olmasın, hem o saatlerde ayık olur. Hatta bakarsınız Ümraniye Belediyesinin iftar yemeğinde bir konuşma yapar.

Bir çoğunuzun hade canım sende dediğini duyar gibiyim ama neden olmasın? Cem uzan * Aydın Doğan savaşında Star gazetesinde eski patronu için yeni patronuna karşı savaşmıyor muydu?

Belki de Binali Yıldırım'ın ''kordonda rakısını içenlerin burunlarını tutmamaları için orayı tertemiz yapacağım'' sözünü bahane eder, bir kez daha saf değiştirir.

2 den fazla devşirilme var mı? Tarihte benim bildiğim kadarıyla yok. Belki de AKP'li Esenler Belediyesinin''İstanbul için rekor vakti'' sloganıyla düzenlemiş olduğu iftar yemeği guinnes'e girememişti ve Yılmaz Özdil'in eleştirilerine maruz kalmıştı. Kendisi başka bir branşta da olsa rekoru kırar ve devşirilme rekorunu guinnes rekorlar kitabına işletmeyi başarır umarım.

Elitist demokrasinin devşirme yazarından birazda Elitizmin kendisini ve aslında Türkiye deki hükümranlığı meselesini ele alalım. Yönetim işinin bir elit veya azınlık tarafından yapılması anlamına gelen Elitizm, sayıca küçük ama elit bir kesimin ülkeyi yönetmesini isteyenlerin(Platonların) artık siyasal anlamda yeterli kalitede yönetici ve yazar&çizer çıkaramamış ve yukarıdaki örnekten de anlaşılacağı üzere, siyasi parti liderlerinden devşirme ama başarılı kişilikler bulamamış ve zavallı konumunda son yıllarını yaşamaktadır.

Zira Elitizmin sonunu birazda iletişim çağının geldiği noktaya bağlamak gerekir. Daha önceleri yazılı ve görsel basının %90'ına hakim olan güçlerinin %60'lara düşmesi bile rekabetçi olmayan, kartelleşmeyi seven yapılanmalarında büyük bir çöküşe neden olmuş ve artık birilerini hizaya çekemeyecek duruma düşmüşlerdir.

Bir zamanlar seyrettiğimiz filmlerin siyasi mesajlarından bir örnekleme yapacak olursak; köye gelen modern kemalist öğretmen, köyün haracını yiyen ve ırz düşmanı olan ağaya karşı savaşını sürdürürken, üçkağıtçı ve münafık köyün hocasına karşı da mücadele verir. Köyün imamını da, ağasını da jandarma komutanına teslim eder.

Daha önce elitist düşüncenin kahramanları olan öğretmen ve asker karakterleri zamanla değişmiş ve yerine batının bayiliğine yapan holding patronları ve o zihniyetin yaşam tarzları geçmiştir.

Aslında mesele şudur ki; karizmatik öğretmen ve sevgilisinin aşkını izlerken, köyün imamının ve ağasının neden hep ırz düşmanı, üçkağıtçı olduğunu sorgulamayı akıl edemeyen insanların bugün candaş basını Siyonist'leri ve batıyı sorgulamalarıdır.

Elitizmin sonunu getiren birazda optimist yaklaşımları olmuştur. Kendi inanç dünyalarında insanların güç karşısında boyun eğeceklerini düşündüklerinden...

Azrail'e hoşgeldin diyebilmektir hüner

herkes ölür

kimisi boş

kimisi dolu gider

ALLAHIM imansız alma yeter diyebilecek lider ve kadroların gelebileceğini tahmin edememiş olmalarıdır.

2014-03-16

Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?

Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.