YAZARIN SAYFASI | |||||||||||||||||||
Yerel Seçimlerin Ardından... | |||||||||||||||||||
![]() Yaklaşık beş yıldır Torbalımız da bir değişim sürecinin yaşandığını, 2009 yılında yapılan ticaret odası seçimleri ile sürecin devam ettiğini, bu sürecin önünde hiç bir engelin duramayacağını uzun zamandır konuşuyoruz ve yazılarımızda da defalarca dile getirdik. Yine öyle oldu... Halkımız, yapılan hizmetlere bakarak, ruh ve vicdanını ne kadar etkilenmiş ise o yönde iradesini göstermiştir. Hoca efendi, 'İnsan, yaptığı iş ve hizmetlerin sonuçlarına bağlanmaktan daha çok, onların özünü ve ruhunu takip etmelidir' 'Düz yolda yürürken veya yokuş aşağı inerken nasıl bir heyecan ve rahatlık içinde ise en sarp yokuşlara tırmanırken de aynı azim ve aynı kararlılığı göstermelidir'Tavsiyesinde bulunuyor. İlçemizde sözde kaç kardeşimiz bu nasihati dikkate alarak hizmet içinde strateji ürettiğini zannediyor. Seçim arifesinde bir yazımda, 'Müslüman günahlarından dolayı Allah'tan korkar, Müslüman bunun dışında hiçbir korku yaşamaz' nasihatleri ile büyüdüğümü yazmıştım. İlçemizde sözde hizmet hareketi adına söz sahibi olanların inanları yanlış yönlendirdiğini, günaha sürüklediğini ve yaptıklarının hem hizmete hem de hoca Efendiye ihanet sayılabileceğini yazmıştım. Ne oldu, Mütedeyyin düşünen insanları ve hizmet erlerini yeterince etkileyebildilermi? Belki, işaret ettikleri yere kendilerinden başka oy veren bile olmadı. Belki de onlara inanıp oy veren hizmet erlerinden bir kısmı bu gün gözyaşı döküyorlar. Nerede yanlış yaptık diyorlar. Ama ne olursa olsun hizmet içine de bir fitne sokmayı başarabildiler. Başbakan, ne kadar genel seçim havasına soksa da bu seçimler benim için bir yerel seçimdi. Benim neslimin yaşayacağı ve değişimin bütün haşmetiyle gerçekleşeceği ilçemizin geleceğini tayin edecek bir seçimdi. Müslüman korkuları ile hareket etmez. Her mecliste ve yazılarımda İlçemizin son 10 yılda manevi geleceğinin büyük bir erozyona uğradığını yazıyor ve konuşuyordum. Biz öncelikle bunu kurtarmak zorunda olduğumuzun bilinciyle yerel seçimleri değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyor ve buna rağmen, Allah'ın takdirine teslim ve sandıktan çıkacak sonuca da saygılı olduğumuzu her seferinde söylüyordum. Şu partiye bu partiye oy verin demem. Desem bile "Kim hak hukuk karsısında dik duruyorsa, sağlam ise, sağlam duruyor ise, kim demokrasiye saygılı ise, çevresi ile iyi geçiniyor ise" Derim diyen Muhterem hoca efendinin sözünü anlayamadılar. İlçemizde "Ak partiye oy vermeyiniz. Ondan sanra gelen en güçlü parti hangisi ise on oy vermek lazım" diyenler, ne yapmak istediğinizi açıklayın. Hak sahipleri öbür dünyada bile sorunun cevabını alıncaya kadar yakanızı bırakmayacaklardır. Ya açıklayın bizleri ikna edin ya da hizmetin ve hizmet erlerinin yakalarından düşün. Sizler dünya nimetlerine ve korkularınıza bağlı yaşayan, hizmet erlerinin üzerindeki lüzumsuz birer ağırlıktan başka bir işe yaramazsınız. Sizler Allah'ın yanında günahların şahsiliğini bilmeyecek kadar gaflete düştünüz. Sayın Erdoğan'a bakıp Sayın Görmezi cezalandırmaya kalktınız. 'Adayların içinde size en yakın aday Sayın Görmezdir' sözünü tasdik etmenize rağmen oy verilmemesini isteyip, karşısındaki en güçlü adaya verilmesi tavsiyesinde bulundunuz. Onun sizin içinizden biri olduğunu unuttunuz. Torbalımızın manevi geleceğinin çok daha öncelikli olduğunu unuttunuz. 10 yıldır yapılan manevi tahribatları bir anda göz ardı ettiniz. Müslüman, birilerinin kendini kurtarmak için kullanacağı gücünden asla korkmaz. Korkmamalıdır. Çünkü Ahmet Kurucan hocanın dediği gibi Abdestinden ve kıldığı Namazından şüphesi olmayanın korkusu olmaz. 03.04.2014 ALLAH'A EMANET OLUNUZ. |
|||||||||||||||||||
![]() ![]() ![]() |
|||||||||||||||||||
2014-04-03 | |||||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||||