Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 29 Ağustos 2014
Kerim BAYDAK
Kerim BAYDAK kimdir?
Kerim BAYDAK 01.01.1961 ADIYAMAN doğumlu. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakultesi İşletme Bölümü’nden mezun oldu. Adıyaman’da Yenigün gazetesi ve akabinde, Güne Bakış, şu anda da Adıyaman da Yeniyol adlı gazetede günlük olmak üzere çeşitli internet sitelerinde köşe yazıları yazmakta ve şiirleri yayınlanmaktadır. Kerim BAYDAK’ın yayınlanmış eserleri: 1 - OTUZA KADAR – Roman - 2004 - Avcı Ofset ve Matbaacılık 2 - ENTERESAN KÖYÜN ENTERESAN HİKÂYELERİ – Hikâye - 2006 - Gündüz Yayınları (Sabit İNCE ödülleri 2008 Hikâye dalında 1. Mansiyon ) 3 - AĞLAMA GÜLÜM – Şiir - 2007 - Gündüz yayınları 4 - ACIYIN BANA - Şiir – 2011 - Enzim Ajans 5 - ASLAN HÜSAYİN – Biyografi – 2012 - İz Ajans Yayıncılık 6 – Gecenin İçinden Güneşin Doğuşu ( Nemrut Dağı)-Şiir- 2012- Adıyaman Belediyesi Kültür Yayınları
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Neden Bir Köy Olmasın?
İlla da gidecekseniz, neden bir köy olmasın?  

İnsanlar, kısa da olsa alınan iznini, sıcakların etkisini azaltmak amacıyla uzaklara kaçmalar ve tatil olarak değerlendirme telâşında.

Herkes, kendinden mi kaçıyor, insanlardan mı kaçıyor, sıcaklardan mı kaçıyor, şehrin şaşalı o gürültü patırtısından kaçıyor, Arapsaçına dönen trafiğinden mi kaçıyor, yoksa sevdiklerinden, dostlarından mı kaçıyor, inanın belli değil.

Ne ahde vefalar, ne Sıla-i Rahm'ler, ne de özlem gidermeler...

Sanki o devirler çoktan geçti. Ziyaretler ve özlemler gidermeler eskilerde kaldı...

Dedim ya, herkes kendince haklı gerekçeler bulmuş, uydurmuş bile...

Giden geldiği yerden, güler yüzle, mutlu ve huzurlu dönüyor, döndüğünü düşünüyor.

Gerçek insanları, insanların gerçek yüzünü, kaybolmamış birçok değeri burada gördüğünü söylüyor.

Öyle ki gelinen yerde -neresi olursa olsun- herkesin herkesle ilişki içinde olduğu, herkesin herkesi idare ettiği, derdini, kederini, huzurunu, mutluluğunu, kini, nefreti, memnuniyetini, gerçek gülümseyişi bulduğunu ifade ediyor

Kimlerin gittiği yerden ne kadar mutlu olduğunu, ne kadar ne olduğu anlaşılmayan yüz ifadelerinin samimiyetine mi inanıyorlar bilemiyorum; ama ben izin alıp gideceğim/gitmeyi düşündüğüm o dağ köylerindeki vefakâr, cefakâr, çilekeş ve 'adam gibi adam olan' insanların gerçekçiliklerinden şüphem olmadığını biliyorum.

Eğer izin alabilirsem, herhalde kentin o kalabalığından sıyrılarak, kendimi soyutlayarak bir dağ köyüne kaçacağım.

Her şeyin gerçek olduğu, sahteliğin olmadığı, taze olan her çeşit yiyecek ve içeceğin bol olduğu, dağlarında, bağlarında ve belki bir çiçeğin vereceği hazzı ve mutluluğu tatmak için gideceğim.

Yoksa kalabalıktan kurtulayım, biraz rahatlayayım derken; yine başka, tanımadığın bir kalabalığın içine girmenin bir âlemi var mı?

Bence çok saçma, manasız ve anlamsız geliyor.

Sizce de öyle değil mi?

İnsanlar gideceği yerde, rahatlamak, huzur bulmak ister, insanların yüzlerindeki o ihanetleri, satılmışlıkları, hayal kırıklıklarını, sahtekârlıkları ve tahammülsüzlükleri görmek istemez.

Bu yüzden, hep tanıdık yüzlerden kaçmak için planlar yapar.

Bu yüzden, hep uzaklara kaçmak ister.

Tanımadıkları insanlar arasına girmek ister.

Adına ister tatil deyin, ister uzaklaşma deyin, ister mutlu olmak deyin; artık ne derseniz deyin, insanlar bilmediği, tanımadığı diyarlara gitmektedir?

Bu diyarlardan biri de neden dağ köyleri, su sesinin, kuş seslerinin, dağın, ağacın, tertemiz havanın bulunduğu herhangi bir köy yeri olmasın ki...



   
2014-06-27
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları
- Sahi, Ne Olacak Bu İşin Sonu?
- İçimizdeki Suriyelilerle Nereye Kadar?
- Teşekkürler Adıyamanlılar
- İsrailsiz Bir Ortadoğu Olmalı...
- Misafire, Ziyaretçiye Saygı, Hürmet Gerek
- Evdekiler Ne Güzel İnsanlarmış
- Çocukları teknolojinin esiri yapmayalım
- Hayallerinin Peşinde Koşmak
- Sahip Olduğunuz Nimetlere Şükredin!
- Korku salan IŞİD ve Ortadoğu
- Topla, Yığ Nereye Kadar!
- Kocaman Bir Yuh!
- Özgür iradenize sahip misiniz?
- Hesap Edemedikleri Allah Sevgisi
- Suriyeli sığınmacılar ve dilencilik
- Yine ebola virüsü salgını mı var?
- Sohbet ortamları çok flu
- Katil İsrail!
- Adıyaman'da eğitim yatırımları doludizgin