Mert ARSLANOĞLU
|
|||
![]() Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği'nden mezunum, beş yıl önce kendi şirketimi kurdum. Evliyim, iki çocuk sahibiyim. Çok yoğun çalışmama rağmen yazmak benim tutkum. Düşüncelerimi çok kolay yazıya dökebiliyorum ve insanlarla düşüncelerimi paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Tam anlamıyla araştırmacı bir kişiliğe sahibim. Tarih, bilim, kültür ve sanat dalında bilgilerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Özellikle antik çağlarda yazılan eserleri incelemeye, binlerce yıl öncesinden günümüze kalan yazıtlara karşı çok ilgim var. Bloghaber, Milliyet Blog, Radikal Blog sitelerinde yazıyorum. Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Komünist Terör ile Uzlaşma Olmaz! | |||
![]() Bölgedeki sorunu 'Kürt Sorunu' adıyla lanse ederek sanki Kürt kardeşlerimizle aramızda bir ayrılık varmış gibi göstermeye çalışan bu komünist zihniyet aslında bölgede komünist, Stalinist ve Leninist bir hâkimiyetin ön hazırlığını yapıyor. PKK'nın amacı Kürt milliyetçiliğini kullanarak Kürt kardeşlerimizi Stalinist bir anlayışla ezmektir. Herkes bilsin ki bölgede komünist bir devlet kurulduğu takdirde PKK tarafından ilk harcanacak ve ilk şiddet görecek Kürt kardeşlerimiz olacaktır. Terörün bitmesi için 'özerklik şart' diyerek ortaya çıkan kişiler bu büyük komünist tehlikenin farkında değiller. Oysa bu tehlikeye karşı en etkili önlemleri alabilmek için tehlikenin boyutlarını çok iyi görmek gerekiyor. PKK'nın benimsediği komünist ideolojide hâkim olan inanç vicdansızlık ve insafsızlıktır. Bu ideolojilerde toplumlar vahşi hayvanların yaşamlarını sürdürebilmek için mücadele ettikleri ortamlara dönüştürülmeye çalışılır. Bunun nedeni inandıkları ideolojinin onlara hayvan olduklarını telkin etmesi, ancak hayvanlar gibi mücadele ederlerse hayatta kalabileceklerini söylemesidir. Bu yüzden PKK mücadelesini bu yönde devam ettirmektedir. Şimdi basında birçok köşe yazarı 'çözüm sürecine zarar vermeyin' diyerek çırpınıyor ve hükümetin taviz vermesini bekliyor. Fakat şu gerçeği unutuyorlar ya da görmezden geliyorlar. PKK Türk topraklarında Komünist bir Kürt devleti kurmadan asla mücadelesinden vaz geçmeyecektir. Bunu da Türk devletinin kabul etmesi asla mümkün değildir. Toprakların bölünmesi demek Türk milletinin namusunu kaybetmesiyle eşdeğerdir. Bu topraklar Atatürk zamanında da milli birlik ve şuurla korunmuş asla parçalanmasına müsaade edilmemiştir. Şimdi de değişen bir şey yok. Türk milleti şerefi pahasına bu toprakların bekçisidir. Bu topraklar tam 40.000 şehidin kanıyla sulanmıştır ve hiçbir şekilde bölünmeyecektir. Çözüm süreci PKK'nın dağdan inmesini kapsıyorsa bunda bir sorun yok (ki bu hayali bir beklentidir) ama bölünmeye varıyorsa bunu kabul etmek mümkün değildir. PKK Komünist Kürdistan'ı kurmadıkça asla durulmayacak, asla silahını bırakmayacaktır. Şimdiye kadar tüm istediklerini silahla elde ettiler, bundan sonra da silahla mücadeleye devam edecekler. Bu arada Türk devletinin yapması gereken Güneydoğu'da halkımızın maneviyatını artırmak, anti komünist eğitim yapmak, milleti milli birlik ve beraberliğe sürekli teşvik etmektir. Özerklik, federasyon, başkanlık sistemi Öcalan'ın Türkiye'yi bölme senaryolarıdır. Türk devleti ve milleti asla oyuna gelmeyecektir. Başbakan Tayyip Erdoğan sürekli 'tek devlet, tek bayrak, tek millet' diyerek Kürt kardeşlerimizin de bu topraklarda barış içinde yaşayacağını söylemelidir. |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2014-07-14 | |||
|
|||