Muzaffer OĞUZ
|
|||
![]() www.belirtiyorum.com da köşe yazarı. 17 Mart 1971’de Düzce’de doğdu. Babasının işi gereği daha 5 aylıkken Kocaeli’ye göç etti. İlk, orta ve Lise tahsilini Kocaeli’de tamamladı. Trakya Üniversitesi’nde okurken tekrardan girdiği ÖSS sınavında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü’nü kazandı. Kimya öğretimini tamamlayarak aynı yıl (1994) Şanlıurfa ilinde Kimya Öğretmenliğine başladı. Bu arada İzmir’de 247. kısa dönem olarak vatani görevini tamamladıktan sonra Zonguldak iline tayin edildi. Zonguldak’ta 3 yıl çalıştıktan sonra 2000 yılında Kocaeli iline tayin oldu. Hala Körfez ilçede bir lisede müdür yardımcısı olarak görev yapıyor. Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Kamu Yönetimi mezunuda olan Oğuz, son 10 yıldır çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazıyor. Kocaeli iline hitap eden bir internet haber portalında (www.belirtiyorum.com) editörlük ve yazarlık yapmaktadır. A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı da olan Muzaffer Oğuz, evli ve 2 erkek çocuk babasıdır. Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Çocukların Yeri Parklardır | |||
![]() Galip Utkan ve Hüseyin Utku eve gittiğim de hemen başlıyorlar, 'Baba öğretmenevinin oradaki parka gidelim' diye haykırmaya. Çok tatlı söylemlerle başlayan istek (Baba ne olur bizi öğretmenevinin oradaki parka götürür müsün?) ilerleyen zaman diliminde sertleşmeye hatta ağlayarak isteklerini yerine getirtme şekline dönüşmeye başlıyor. Yapacak bir şey yok, 'Haydi gidiyoruz' denilerek çıkıyoruz yola... Ver elini Yarımca Sahili... Sahil de nemi var? Yapay havuzda tekne turu ilk uğrak yerimiz... Ardından şişme oyun parkı ikinci uğrak yerimiz... Sonrasında da çocuk parkı ile ziyaretlerimizi sonlandırıyoruz. Parktaki hareketlilik ise dikkatlerden kaçmıyor. Her taraf cıvıl cıvıl, çocuk seslerinin insana verdiği huzur ortalığı sarmış... Kızlı erkekli 8 çocuk yanlarında hiçbir büyüğü olmadan Yarımca Sahiline gelmiş gönüllerince eğleniyorlar... Dünyalar onların, salıncakta sallanıp attıkları çığlıklarla çocuk olmanın mutluluğunu yaşıyorlar, olması gerektiği şekilde... Ancak çocukların sevinç içinde oynadıklarını gördüğüm her anda gözümün önüne Filistin de sahilde top oynarken İsrail askerlerinin saldırısı ile öldürülen 4 çocuğun görüntüsü geliyor. Buna engel olamıyorum...izlemiş olduğum, insanı kahreden o görüntüler gözümün önünden bir türlü gitmiyor. Dünya'nın en masum canlıları olan çocuklardan ne istersiniz? Aslında herkes biliyor ne istediğinizi... Bunlar büyür de bize 'problem' olurlarsa düşüncesiyle 'soykırım' yapıyorsunuz. Alçaklığınızı Dünya'nın gözü önünde utanmadan sıkılmadan hayata geçiriyorsunuz. 'Her gün katlettiğiniz çocukların, kadınların kanında bir gün boğulup gideceksiniz' demek istiyorum ama böyle bir ışık Müslüman ülkelerden de şimdilik gelmiyor. Aslında biraz birlik içinde olunabilse kimse böylesine vahşi saldırılara cesaret edemez ama Müslümanların dağınıklığı ve hatta birbirinin kuyusunu kazma eğilimi içinde oldukları bilindiğinden bu tür insanlık dışı davranışlara şahit oluyoruz. Onun için kıyıyorlar çocuklara... Çocukların yeri parklar, oyun sahalarıdır... Hayatlarının en güzel yıllarını gönüllerince yaşamalılardır. Çocukların kıyılmadığı bir Dünya özlemiyle... Şimdiden Ramazan Bayramınızı kutlarım. ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2014-07-24 | |||
|
|||