Metin SOYLU
|
|||
![]() Gazeteci-Yazar Metin Soylu, 1981 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. İlk ve ortaöğrenimi Ankara Batıkent Kürşad Bey İlköğretim Okulu'nda liseyi ise 1998 yılında Ankara Batıkent Mobil Lisesi'nden mezun olarak tamamladı. "Piri Reis Haritası'nın Şifresi" adlı kitabıyla okuyucularının karşısına çıkan Metin Soylu, bugüne kadar Kocaeli Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Dumlupınar Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi gibi pek çok üniversitede Piri Reis konusunda konferanslar gerçekleştirerek büyük yankı uyandırdı.17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sonrasında Türk halkının doğal afetler üzerine daha fazla ilgi duyması ve özellikle üniversite öğrencilerinin Afet Gönüllüsü birer birey olarak toplumda daha etkin rol oynaması için Afet Okulu Projesi’ni kaleme alan Soylu, bu konudaki düşüncelerini “Afet Okulu” adlı kitabında topladı. Yazar Metin Soylu'nun son eseri Belgelere Dayalı Gerçek Bir Kahramanlık Öyküsü olan "Bedeli Çanakkale'de Kanla Ödenecektir"dir. www.metinsoylu.com Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Amerika'nın Keşfi!.. | |||
![]() Hatta bazı çevreler bunu mizah malzemesi dahi yaptı. Peki, bu işin aslı neydi? Gerçekten de Amerika'nın Keşfi'ne ilişkin neler söyleyebiliriz. 'Piri Reis Haritası'nın Şifresi' adlı kitabım üzerine çalıştığım yıllarda elbette bu konuda da araştırmalar yapmış bir kısmını kitabımda yayımlamıştım. Gelin bir de Amerika'nın Keşfi'ni benden dinleyin derim: Sizlere anlatacağım bu 3 konuyu lütfen dikkatlice okuyun ve son kararı elbette siz verin... ![]() 1'nci Detay! Harvard Üniversitesi eski profesörlerinden ve aynı zamanda ABD Bilim Sanat Akademisi Üyesi Barry Fell, Amerika'nın Keşfi'ne ilişkin çok somut verilere ulaşmıştır. Prof.Fell'e göre Hz. Ali ve Hz. Osman dönemlerinde Müslüman denizciler tarafından Amerika keşfedildi. 1998 yılında Ankara'da yaşadığım dönemde Türk Amerikan Derneği Kütüphanesi'ne giderek Piri Reis ve Amerika'nın Keşfi'ne ilişkin araştırmalar yapıyordum. Bu esnada Profesör Baryy Fell'in 1980 yılında kaleme aldığı 'Saga America' yani 'Efsane Amerika' adlı kitabını inceleme fırsatım oldu. Bahsi geçen kitapta, Prof.Bell'e göre Müslümanların Hz.Ali ve Hz.Osman Dönemlerinde yeni kıta Amerika'yı keşfettiği ve burada denizcilik okulları adı altında eğitim yuvalarının olduğundan söz etmektedir. Massachussets eyaletindeki Boston'da, Malden'dan Cambridge'e doğru giderken bir bölgede işçiler yol yapım çalışmalarında bazı paralar bulup bunu Harvard Üniversitesi'ne göndermişler ve yapılan incelemeler sonucunda bu paraların 9 ve 10.yy ait Semerkand Dirhemleri olduğunu ve üzerinde 'La ilahe illallah, Muhammedun Resulullah ve Bismillah' yazmaktadır. Ayrıca Prof.Barry Fell, Nevada'daki kazılarda bulunan bir kaya üzerinde 'Allah' adıyla ve 'Muhammed Nabiyallah' arapça yazılar gördüğünü belgelemiştir. Bunun yanı sıra Harvard Üniversitesi'nde görev yapan tarihçi ve dilbilimci Leo Weiner'in 'Afrika ve Amerika'nın Keşfi' adlı kitabında Batı Afrika Müslümanlarının, Kanada dahil Kuzey Amerika'da ve Karayiplerde yaşadıklarını; Iroque ve Algonquin yerli kabileleriyle evlilik ve ticaret bağları kurduklarını Kristof Kolomb'un bildiğini ve Kolomb'un 21 Ekim 1492 tarihinde Küba'nın kuzeydoğu kıyısındaki Cibara civarında bir dağın eteğinde CAMİ gördüğünü ve ayrıca kayaların üzerine yazılmış Kur'an ayetlerinin de olduğunu söylemektedir. ![]() Foto-1: Jamie Simpson bir arkeolog... 1894 yılında New Jersey'den başlayarak New York'un kuzeyine kadar araştırmalar yapmıştır. Ormanlarda kayalardan yapılmış 300'e yakın sığınma yerleri tespit etmiştir. Bulunan yerlerin en önemli özelliği Arabistan'ın güneyinde bulunan Jabal Agabih'teki yapılarla aynı olmalarıdır. Bu kayaların yanında Endülüs muskaları da bulunmuştur. (KAYNAK: Salvatore Michael Trento, The Search For Lost America Sayfa:77-86), Penguin boks, 1978, Toronto) ![]() Foto-2: Prof.Barry Fell, Nevada'daki kazılarda bulunan bir kaya üzerinde 'Allah' adıyla ve 'Muhammed Nabiyallah' arapça yazılar gördüğünü belgelemiştir. ![]() Foto-3: 1- Bu taşın üzerinde 'Muhammed Nabiyallah' yani 'Muhammed (SAV) Allah'ın elçisidir' yazıyor. 2- Kayalara ve taşlara yazılmış Arapça yazılar... 3 -Yazı resimleri 8. Ve 9.yy. aittir. Kuzey Amerika ve Kuzey Afrika arasındaki ilginç benzerliği gözler önüne seriyor. 4- Yine şaşırtıcı bir yazı... 'Şeytan bütün yalanların kaynağıdır' 5- Kûfî tarzında bir Hamid yazısı kaya üzerine işlenmiş. 6- Boston'da yol yapımı esnasında bulunan Semerkand dirhemleri. 7- Güney Amerika'ya Müslümanların geldiğini gösteren somut bir belge. 8- Amerika'nın New Mexico eyaletinde yapılan kazılar sonucunda ortaya çıkan bir evin şekli. 9- Kuzey Afrika'da tespit edilen 9.yy ait evlerle 8 numaralı görsel arasındaki benzerlik. 2'nci Detay! Ünlü Türk Denizcisi ve Coğrafya Amirali Piri Reis'in Kitab-ı Bahriye adlı eserindeki Kristof Kolomb ile ilgili anlattıklarıdır. Piri Reis, Amerika'nın Keşfi'nde Kristof Kolomb'un hırsız bir denizci olduğunun altını çiziyor. Buna delil olarak da Mısır İskenderiye Kütüphanesi'nden Büyük İskender'e ait kitapları Kristof Kolomb'un çalarak kendi ülkelerine götürdüğü ve burada kendi dillerine çevirdiğini söylüyor. ![]() İşte Türk Denizcisi Piri Reis'in tarihe ışık tutacak o açıklamaları: AMERİKA'YI KEŞFEDEN BÜYÜK İSKENDER'Dİ! 'Bu Bölümde Antiller'in Bulunmasına Neyin Sebep Olduğu Anlatılır. O ülkeye Antiller derler, dinlersen sana dahasını da anlatayım. Hem o diyarın nasıl bulunduğunu işit. Anlatayım ki açıkça ortaya çıksın. Cenova'da bir müneccim varmış, adına da Kolomb derlermiş. Onun eline güzel bir kitap geçer ve o kitap şüphesiz İskender'den kalmış imiş. Bütün deniz ilmini, o kitaba toplayıp yazmışlarmış. O kitap, sonunda Avrupa ülkesine gelmiş, ancak içinde ne olduğunu bilememişler. Kolomb, onu bulur ve okur; sonra da onu ispanya kralına sunar. Bütün yazılanları krala anlatınca, kral kendisine daha sonra gemi verir. Ey dost, Kolomb, o kitap ile hareket eder ve varıp Antilleri ortaya çıkarır. Daha sonra, hiç durmaz ve ülkeleri fetheder; böylece o yolu şimdi meşhur etmiştir. Onun haritası da bize ulaştı; işte durum budur ve hepsini size söyledim. Ancak burada bir yer geldi ki, bu da onun özeti olsun. Ey başı yüce, şimdi Avrupa ülkesine geldik, uzun olmamak üzere orasını da anlatalım. Denizlerle ilgili bütün bilgileri, Avrupalılar hem okurlar hem de yazarlar. O ilimleri kendilerinin çıkardığını zannetme; istersen onun nedenini sana anlatayım. O zamanlar Büyük İskender, işte bütün bu denizleri gezmiş idi. Ey kişi, o ne gördü ve neyi işitti ise her birini yerli yerine yazdırırdı. İşte bu şekilde bütün denizlerle ilgili bilgileri tamamen, bir araya toplayarak hepsini yazdırmıştı. Toplanan bu kitap, bilesin ki Mısır'da kalmıştı. Zamanla, Avrupalılar geldiler ve toplanarak, Mısır ülkesine doldular. Amr b. El-As, Mısır'ı almaya niyetlendiğinde, Mısır halkının ne yaptığını dinle ve gör. Çünkü Mısır'ın Müslümanlarca fetih olunacağı anlaşılır; bu yüzden Mısır'ın ileri gelenleri kaçar. İşte onlar, Avrupa ülkesine kaçtılar, denizin bir tarafından diğer tarafına geçtiler. Ey Dost, o İskender'den yadigâr kaldığını söylediğim kitabı da yanlarında birlikte çalıp kaçtılar. İşte buraya da gelip, nice ülkeleri ele geçirdiler. O kitabı, baştan sona kendi dillerine tamamıyla tercüme ettiler. Eğer sen bunun esasını bilmek istersen, kimin tercüme ettiğini de açıkça sana söyleyeyim. Adına Bartolomeu dedikleri bir kişi, kitabı tercüme işini yapmıştır. Pusulanın ve haritanın durumunu da daha sonra o yazıp tamamlamış. Ondan önce ve sonra, daha niceleri, göçmek için, her biri bir fikir ortaya atmış. Kitab-ı Bahriye, cilt 1, s. 195-199.' Piri Reis'in bu tarihî açıklamasıyla anlaşılmaktadır ki; Büyük İskender (M.Ö. 336 - M.Ö. 323) çok daha önceden Amerika kıtasının varlığını bilmekteydi. Aynı zamanda Mısır'daki İskenderiye Kütüphanesi'nde bulunan pek çok harita Avrupa denizcileri tarafından çalındı. Kendi dillerine çevirerek Amerika'yı görme hayaline kapıldılar. Kristof Kolomb, Mısır İskenderiye Kütüphanesi'nden çaldığı o kitabın içerisinde bir harita olmadan Amerika'ya gitmesi zaten olanaksızdı. Söz konusu kitap içerisinde yalnızca yazı ile hiç bilinmeyen bir kıta nasıl bulunabilir ki? Demek ki Büyük İskender'in çalınan kitabının içerisinde yeni kıta olarak kabul edilen Amerika Kıtası'nın haritası da vardı. Peki, Kristof Kolomb yeni kıtayı bulduktan sonra zaten elinde bir Amerika haritası varken bir daha Amerika Kıtası'nın haritasını çizmesine ihtiyacı mı vardı? Tabii ki Hayır! 3'üncü Detay! Şayet bazı çevreler ısrarla ‘1492 yılından önce Amerika'nın birileri tarafından keşfedilmiş olduğuna biz inanmıyoruz!' diyorlarsa o zaman şu belgeyi de lütfen incelesinler. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamış olduğu ‘KÜBA' meselesinde, Kristof Kolomb'un cami gördüğüne dair konunun iddia sahibi As-Sunnah Foundation of America isimli bir kuruluşta araştırmacı olarak görev yapmış Dr. Youssef Mroueh'dur. Bu iddiayı Nigel Davies, 1979 yılında kaleme aldığı ‘Voyagers to the New World' adlı kitabında da görebiliyoruz. En önemli gerçek ise Kristof Kolomb'un, 1492 yılında gerçekleştirdiği yeni kıta Amerika seyahatidir. Çünkü Kolomb, İspanya Kraliçesi İsabella ve Kral Ferdinand'ın desteğini alarak 3 gemi ile birlikte yola çıkmıştır. Ancak Kral Ferdinand ‘Eğer ki böyle bir kıtanın varlığı doğru ise ve onu her kim görür ise o kişiye her ay 10 bin gümüş vereceğimi ve ömrünün sonuna kadar zenginlik içerisinde onu koruyup kollayacağım.' der. Bunun üzerine Kristof Kolomb yola çıkar. Bu seyahat aylarca sürer. Aynı gemideki tayfalarından Rodrigo de Triana, hava şartları zor olmasına rağmen geminin mendireklerinde gözcülük yapmayı sürdürür. İşte her şey bundan sonra bir anlam kazanır. Çünkü yeni kıta Amerika'yı ilk gören kişi Rodrigo de Triana olur. Kristof Kolomb, bunun üzerine seyahatten döner dönmez Kral Ferdinand'a ‘Yeni kıtayı ilk kez ben gördüm!' diyerek yalan söyler. Ve Rodrigo de Triana'nın alması gereken 10 bin gümüşü kendisi almaya başlar. Peki aslında Rodrigo de Triana adlı kişi kimdir? Bu sorunun cevabını yine Kristof Kolomb kendi el yazılarında şöyle itiraf ediyor: 'Rodrigo sıradan bir tayfa değildi. Osmanlı deniz kuvvetlerine mensuptu. Dinini gizlemek zorundaydı. Onun ‘Müslüman' olduğunu benden başka bilen yoktu... Geceleri pek az uyur, devamlı harita üzerinde çalışır ve hesaplar yapardı. Bu haritaların ve tuttuğu notların birer kopyasını çıkardım... Keşfin şerefini bir Müslüman'a kaptırmamak için açıklamadım...' Kristof Kolomb'un kendi el yazısı ile yazılmış, Amerika seyahat notları Paris'te 'Bibliotheque Nationale' de, yani Fransız Milli Kütüphanesi'nde muhafaza edilmektedir. Sonuç olarak, 1492 yılında bile Kristof Kolomb kendi el yazılarından anlaşılmaktadır ki, Yeni kıta Amerika'nın keşif şerefi Kristof Kolomb'a değil, onunla birlikte aynı gemide seyahat eden Türk - Müslüman bir denizci olan Rodrigo de Triana'ye aittir. Peki bu konuda başka bir belge daha var mı? Elbette var... Piri Reis'in 1513 yılında çizdiği meşhur Amerika Haritası üzerindeki şu nota dikkat edelim... 'Merhum Gazi Kemal'in ispanya'da bir kulu vardı. Bu kişi Kolomb ile birlikte üç defa o ülkeye gittiğini söyleyerek...' der. Yani Piri Reis'in amcası olan Kemal Reis'in İspanya'daki kulunun ismiRodrigo de Triana'dır.' Rodrigo de Triana, II.Bayezid dönemine ait bir Osmanlı Denizcisidir. Hatta II.Bayezid döneminde (1482-1512) Piri Reis ve Amcası Kemal Reis, Osmanlı Donanmasına katıldıklarından itibaren tanışmışlardır. Ve Kristof Kolomb ile ilgili tüm bu yaşanacak gelişmeler ışığında Rodrigo de Triana, Kristof Kolomb'un gemisine özellikle gönderilmiştir. Hatta Kristof Kolomb'un gemisindeki tüm rotayı da o belirlemiştir. Adeta bir deniz kılavuz kaptanı gibi davranmıştır. İşte tüm bu tarihi gerçekleri sizler için sıraladım. Amerika'yı kiminle nasıl keşfetmek isterseniz öyle yapın derim, karar sizin... |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2014-11-23 | |||
|
|||