Darısı Yerel Seçimlerin Başına!

Serdar USMAN

Serdar USMAN kimdir?
1971 Ankara doğumlu olan Serdar Usman, Mısır El-Ezher Üniversitesi mezunu. Usman, evli ve 3 çocuk babası.İngilizce ve Arapça biliyor. Dış ticaret uzmanı olan ve 17 yıldır bu mesleği devam ettiren Usman, birçok firmanın da dış ticaret danışmanlığını yürütüyor. Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika'daki pek çok ülke ile ihracat faaliyeti yürüten Usman çok sayıda sosyal sorumluluk faaliyetinin yanında sivil toplum kuruluşlarında da görev aldı. Usman, bir diğer taraftan yerel bir gazetede 8 yıl köşe yazarlığı yaptı. Şu anda Hakimiyet Gazetesinde köşe yazarlığı yapan Usman, bunun yanında da Konya Pusula Gazetesinde ekonomi danışmanlığı yapmaktadır.
Email: [email protected]

YAZARIN SAYFASI

Genel seçimlerin eli kulağında. Milletvekilliği seçimi sona erecek. Birileri o makamlara oturacak. Başbakan hükümeti kuracak ve ülke bir şekilde yönetilmeye devam edecek. Ama açık ifade etmek gerekirse Rabbim ömür verdiyse ben daha çok heyecanla gelecek yerel seçimleri bekliyorum. Milletvekilliğinde yapılan revizyonların belediye seçimlerinde de olacağını tahmin ediyorum. Çünkü yüzler iyice eskimiştir. Bayatlamıştır. Bıkkınlık oluşturmuştur. Özellikle şehrimizde yaşayan halk, mevcut simaların yerine gelecek yeni isimlerin beklentisi içerisindedir.

Büyükşehir belediyesi başta olmak üzere Konya'da taze simalar yerini alacaktır. Yeni simalar halkla iç içe olacaktır. Halka tepeden bakmayacaklardır. Artık Türkiye'nin yeni siyasi vizyonuna baktığımız zaman karşımızda yeni bir anlayış hâkim olacak. Belediye yönetimlerini bilen isimler olacaklar. İstişare meclisine anlam katan isimler olacaklar. Çünkü istişare Efendimiz (sav)'in en önemli hareket metodu idi. Zaten bu konuda ayeti kerimelerde gereğine işaret ediyorlar. Ben bir ayeti kerime örneği vermek istiyorum. Ama bu örneği şu an oturanlar için vermiyorum. Sizin ve kendimin bilgilerini tazelemek amacıyla veriyorum.
Kuran ahlakı ile ahlak sahibi olan müminler, her hangi bir konuda karar almaları gerektiğinde mutlaka birbirleriyle fikir alışverişinde bulunur ve ortak karar alırlar. Bu kendilerinde ki kibre meyil varsa ondan uzak olmalarında da başrol oynar. Rabbimiz, Şura Suresi'nin 38. ayetinde istişareye, namaz ve infak ibadetinin yanında yer vererek, Müslümanlar için bu konunun önemine dikkat çekmiştir.

"Rablerine icabet edenler, namazı dosdoğru kılanlar, işleri kendi aralarında şura ile olanlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak edenler" (Şura Suresi 38) Bu ibadeti yerine getiren müminin öncelikli hedefi, karar verilen konuda en doğru sonuca ulaşmak değil, Allah'ın emrettiği bu ibadeti layığıyla yaparak O'nu razı etmek olmalıdır. Yapılan bir hizmette öncelikli hedef rabbimizin rızası olmalıdır.

İstişare ibadetini yerine getiren mümin kişi, kendi aklını beğenmeyip diğer müminlerin de fikrini alarak şeytanın oyununu bozmuş olur. Aynı zamanda istişare, müminler arasındaki tesanütün de artmasına vesiledir. 'Her bilgi sahibinin üstünde daha iyi bir bilen vardır" (Yusuf Suresi, 76) ayeti gereği istişare eden kişiler, karşılarındaki müminlerin fikrine çok değer verirler. Karar alırken, fikrini aldıkları kişilerin yaş veya eğitim seviyelerini önemsemezler. Düşünceleri insanlara Allah'ın ilham ettiğini bildikleri için, her bir müminin verdiği fikrin Allah'tan geldiği bilinciyle hareket ederler. Bu konuya Kuran'dan verilecek en güzel örnek şüphesiz Hz. İbrahim'in, henüz koşma çağında olan oğlu Hz. İsmail ile yaptığı istişaredir.

Böylece (çocuk) onun yanında koşabilecek çağa erişince (İbrahim ona): "Oğlum" dedi. "Gerçekten ben seni rüyamda boğazlıyorken gördüm. Bir bak, sen ne düşünüyorsun." (Oğlu İsmail) Dedi ki: "Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah, beni sabredenlerden bulacaksın." (Saffat Suresi -102)

Bu kadar açık iken mevcut reislerin istişareyi kendilerine ya da çok yakınlarında ki birkaç isme hasretmeleri yüzünden bugün yapılan hizmetlere harcanan masrafların çoğu israf hükmünde olup, hesabını da işte o makamın en tepesinde oturan zat çatır çatır verebilecekse verecektir.

Konyamız doğru hizmete muhtaçtır. Doğru hizmeti doğru ellerin yapmasına muhtaçtır.

Mimar Sinan merhum'un Süleymaniye Camii'ni inşasında sıkça dile getirilen nargile testini duymuşsunuzdur. İşte bu şehri Mimar Sinan gibi anlayışla mamur edecek yeni Sinan'ları kabuklarından çekip çıkarmak zorundayız.

Bugüne kadar gördük ki onun bunun hatırıyla makam sahibi olanlardan pek iş çıkmıyor. Öyle bir belediye başkanımız olmalı ki mevcut yatırımlarda ki hataları bile revize etme garantisi vererek halkın huzuruna çıkmalıdır. Bu öngörüsü bile kendisine başarı da ivme kazandıracaktır.

Nitekim yıllardır kamburumuz olan raylı ulaşım sisteminde bugüne kadar onca konuşmaya rağmen ek hatları yapabildiler mi? Nerdeeee? Neyse ki bu işleri de Ulaştırma Bakanlığı üzerine aldı da içimiz rahatladı.
Tramvaylarımız yenilendi değil mi? Şu anda Konya halkı tramvayları kullanırken bu hizmeti getirenleri hayırla (!) yâd ediyorlar. Hani sadece rengini sormakla yetindiği halk, oturakların azlığı ve diz dize oturmak suretiyle kullanmak zorunda bırakıldığı Türk aile yapısını yerle bir eden saçma dizaynı kastediyorum.

Bir tespiti mi paylaşayım mı? Tramvay kullanan vatandaşlar ısrarla eski Alman tipi kırmızı tramvaya binmek için bekliyorlardı. Sanırım hepsi gitti ya da bir kısmı gitmedi bilmiyorum. Ama size Konya halkı adına sesleniyorum. Eğer mümkünse yeşil beyaz tramvayları Saraybosna'ya gönderin de kırmızı tramvaylarımızı geri şehrimize verin.

Haa! Birde şu bisiklet sistemine değineyim. Cadde başlarına koydukları dileyenin cüzi bedeller karşılığında el kart kullanarak sürebildiği bu bisikletleri koymak sizce yeterli mi? Yahu gidinde bir bakın! Çoğunun lastiği patlak, çoğunun freni tutmuyor. Freni tutmadığı için Allah muhafaza bir kaza oluşursa hiç mi vicdanınız sızlamayacak? Geçtiğimiz hafta kızım için abonelik işlemi yaparken sağlam bisiklet bulana kadar epey bir çabaladık. Şuna buna dünya masraf ediliyor. Bir tamir ekibi oluşturarak akşama kadar bu işi halletmeleri doğru olmaz mı?

Büyükşehir reisi ve diğerlerine biraz dokundum. Ama tabi ki dikkate almayacaklar. Daha önce yazdığım olumlu yazılar için hemen telefon açtırıp teşekkür ileten başkan efendilerimizi eleştirdiğim zaman hiç sesleri sedaları çıkmaz. Çünkü işlerine gelmez.

2015-05-26

Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?

Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.