Caize - Gürbüz BATTAL

Gürbüz BATTAL

Gürbüz BATTAL kimdir?
1951 Sarıkamış Yeniköy doğumlu. 1969 yılında Kars Kâzım Karabekir İlköğretmen Okulu’ndan mezun oldu. Manisa’da 37 yıl sınıf öğretmenliği yaptı. 2006 yılında emekli oldu. 6 yıldır Manisa Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi'nde sınıf öğretmenliği yapıyor. Evli, üç çocuk babası, dört torun dedesi.
Email: [email protected]

YAZARIN SAYFASI

Caize

İnsanlar vardır kanaatkârdır. Bulduğuna şükreder ve bulduğuyla yetinir. Dünya malıyla fazlaca haşır neşir olmaz.

Bazıları da aç gözlüdür. Gözleri doymak bilmez. Ayı verseniz güneşi de ister. Buların gözünü doyurmak zordur. Bunlar için atalarımız, ' Gözünü toprak doyursun' tabirini kullanmıştır. Bunlar zoru görünceye kadar pes etmez ha bire bir şeyler ister.

Bunlardan birisi olan Şair Ebu Dellame, Abbasi hükümdarı Halife Mehdi'ye bir kaside takdim eder. Halife kasideyi pek beğenir:
- Sana bu kasiden için ne caize vereyim?
- Efendimiz bendeniz bir av köpeği isterim.
- Bu kadar güzel bir kasidenin caizesi bir av köpeği olur mu?
- Efendim kulunuz böyle istiyor.
Halife Mehdi işe şaşar, ama şairi de kırmak istemez:
- Peki, istediğin gibi sana bir av köpeği versinler.
- Fakat Efendim bendeniz ava ne ile gideceğim?
- Hakkın var bir de at versinler.
- Ata nasıl bineceğim?
- Doğru, güzel bir eğer takımı da versinler.
- Efendimiz ata kim bakacak?
- Haklısın, bir de köle versinler.
- Ama Efendim ben atı nerede barındıracağım?
- Bir de ahır versinler.
- Köleyi nerede yatırayım?
- Bir ev versinler.
- Bu kadar halkı ne ile doyuracağım?
- Bin altın da harçlık versinler.
- Efendim.
Halife Mehdi şairin sözünü kesmiş:
Eğer masrafı idare etmeye bir kethüda, hesapları tutmaya bir katip istersen
köpeği geri alırım ha!..

1300 yıl önce yaşanan bu olay, hükümetten ha bire bir şeyler isteyen siyasilere benziyor mu?

BÜYÜK DENSİZLİK

' Canım acıyor... İçim acıyor... Bugün bir bayan, kardeşimi göstererek ‘ısırır mı' dedi. Kardeşim bu hareketi görünce kadını ısırmak istedi. Kadını korumak için kolumu uzattım. Benim kolumu ısırdı. Kadın ise kardeşimin başını, dövercesine itti. Şimdi o bayana soruyorum. Engelli çocuklara köpek muamelesi yaptığınız için vicdanınız rahat mı? Kadir Gecesi'nin hürmetine sizi Rabbime havale ediyorum' diyor Büşra.

Büşra'yı bu kadar derinden etkileyen olay şöyle gelişir.

Komşularının bir akrabası eve gelir. Evin Esra isminde 21 yaşlarında zihinsel engelli bir kızı vardır.

Esra, gelen misafire dikkatlice bakar, sonra bir yakınlık hissetmiş olacak ki misafirin yanına gider, başını dizlerine koyar. Bu olay zihinsel engelli birey için sevgi işaretidir.

Bayan, Esra'nı başını dizine koymasından huzursuzluk duymuş olacak ki ikizi Büşra'ya

' Beni ısırır mı' diye sorar.

Bazı zihinsel engelliler bir şeye çok kızarsa ya da aşağılandığını anlar, kendini huzursuz hissederse savunma amaçlı tepki gösterebilir.

Esra da bu sözden çok etkilenip öfkelenir. Tepki olarak misafirin üstüne atılır.

Büşra, olaya müdahale ederken Esra Büşra'nın kolunu ısırır.

Büşra, kardeşini sakinleştirmeye çalışırken sözüm ona misafir, çocuğu dövercesine başından tutarak iteler.

Büşra, ardından Esra'yı sakinleştirmek için banyoya götürüp duş aldırır.

Bu olay kendisini derinden etkiler.

Allah her insanı değişik şekilde deniyor. Kimini malla, kimini fakirlikle kimini hastalıkla denerken Esra'nın ailesini de zihinsel engelli çocuk vererek deniyor.

Bazı kendini bilmez densizlerin, ailenin hassasiyetini göz ardı ederek köpeğe hitap eder gibi

' Beni ısırır mı' demesinin haklı tarafı yoktur ve böyle bir saygısızlık kabul edilemez.

Kalın sağlıcakla...

2015-07-17

Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?

Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.