Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 29 Ağustos 2015
Ahmet LAZ
Ahmet LAZ kimdir?
1956 da Kilis'te doğdum. İlk orta ve lise eğitimimi Kilis'te, Lisans eğitimimi de Hacettepe Ünv. Matematik mezunu olarak Ankara'da tamamladım. Afşin/Elbistan termik santral montajında planlamacı, Türkiye Diyanet Vakfında Bilgi İşlem Müdürü, Kendi işimde ise yönetici olarak Bilgisayar ve Yazarkasa sektöründe çalıştım. Emeklilik hayatımı Kilis'te yaşıyorum. Yerel Kilisinsesi gazetesinde ( www.kilisinsesi.com.tr ) yazıyorum.
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Suruç Katliamı
Birkaç gün önce Kobani'yi imar etmek için İstanbul'dan Suruç'a gelen üç yüz kadar sosyalist gençlerin toplandıkları alan, bir canlı bombanın patlaması ile harabeye döndü.
Olayda 32 genç hayatını kaybetti, 20 si ağır yüzden fazla yaralı var. Öncelikle stratejik bir önemi olmayan Kobani'nin neden bu kadar ilgi çektiğini, dünya gündeminden düşürülmediğini, bu sürecin özellikle de ateist ve sosyalist kesimlerce de desteklendiğini iyi anlamamız gerekir.
MİT Müsteşarı Hakan Fidan, saldırıyı yapan canlı bombanın bir değil iki kişi olduğunu, birinin canlı olarak yakalandığını ve sorgulandığını, olayda her iki bombacının da öleceğinin hesaplandığını söyledi. Yine patlamadan önce HDP milletvekillerinin olay yerinden ayrıldıklarını, yani olacaklardan haberdar olduklarını söyledi.
Bu gelişmeler, olayın derin ve uluslar arası boyutlarının olduğunu çağrıştırıyor. Çözüm sürecine yönelik bu provokasyonun maşasının PKK olduğu ve yabancı güçlerin bu eli kanlı terör örgütünü yeniden devreye soktuğu anlaşılıyor.
PKK ve PYD nin yönetim kadroları, bölgede hangi tezgâhların döndüğünü ya henüz anlayamamışlar veya anladılar da kendi küçük çıkarları için bölgeyi ısrarla, İsrail ve Rusya gibi ülkelerin bir uydusu haline getirmeye çalışıyorlar.
Bu bölgenin kana bulanmasındaki amaç, dünyanın dikkatini tekrar buraya çekmek. Bu arada ataist ve sosyalist gençler de özellikle kurban olarak seçilmiş durumda. Bundan sonra bölge, bu yapıdaki kişilerin ikamet ve istismar alanı haline getirilecek.
Katliamın yıl dönümlerinde yapılacak anma toplantıları ve propagandalar ile inançlarına sadık bölge halkı, bir taraftan huzursuz edilecek, diğer taraftan da inançlara saygısız bir nesil yetiştirilecek.
Her iki durumda da bölgede huzur kalmayacak.
Çözüm süreci ile uzun yıllar sıkıntılar çekmiş Kürtlerin birçok problemi halloldu. Sadece Kürtlerin değil tüm Müslüman kesimin ve ülkücülerin de sıkıntıları büyük oranda halloldu.
Çözüm süreci öncesinde PKK'nın Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda ve İtalya gibi ülkelerden destek aldığı biliniyordu.
Ancak gelinen durumda, bu ülkelerdeki desteğin de İsrail yani Yahudilerce sağlandığı ve buna, yine arka planda Siyonistlerin olduğu Rusya'nın da katıldığı, artık aşikâr oldu. PKK silahlı bir mücadeleye devam edecek kadar güçlü değil.
Özellikle gelir kaynaklarında ciddi azalmalar var. Barajı aşarak 80 milletvekili ile meclise girmeleri ile de uluslar arası mağduriyet ağlamaları da inandırıcılığını yitirdi.
İstihbaratımızdaki zaaflar artık yok. Sınırlarımızın güvenliğini kalekollar, havadan keşif ve gözetlemelerimizi bizim yerli insansız hava araçları sağlıyor.
Bu konularda İsrail gibi terörist ülkelere ihtiyacımız kalmadı.
On yıl kadar önce kurulmaya başlanan özel birliklerimiz, artık bölgeye hâkimiyet sağladı. Bu karmaşadan çıkmamızın belki de tek yolu, birlik ve beraberliğimizi öyle sudan bahanelerle bozmamamızdan geçiyor.
Daha sıkı kenetlenerek oynanmak istenen oyunları görmemiz gerekiyor. Bu durum, 1920 lerde birçok tavizler vererek imkânsızlıklar içinde yaptığımız kurtuluş mücadelemizin son perdesidir.
Birlik ve beraberlik içinde bu mücadeleden başarı ile çıkacağımıza inancımız tamdır.
Türkiye olarak bu mücadeleyi kazanacak güçteyiz inşallah.
Allah, yâr ve yardımcımız olsun.
Birlik ve beraberlik içinde kalın sağlıkla...

Ahmet Laz

[email protected]



   
2015-07-24
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları