Mustafa KOCA
|
|||
![]() 1955 Yılında Mersin, Musalı Köyü'nde doğdum. ODTÜ Kimya Mühendisliği Fakültesinden mezunum. Tarımda ve Gıdada kullanılan Kansere neden olan Kimyasallara şiddetle karşıyım... Çocuklarda Zihinsel Gelişimin yapılandırılmasını anlatan KELEBEK TERBİYECİSİ ve tarım uygulamaları ile kanser arasındaki ilişkiyi anlatan TOPRAĞIN ÖLÜM ÇIĞLIĞI isimli yayınlanmış iki tane kitabım var... Yerel Gazetelerde KANSERLE ilgili çok sayıda makalem yayınlandı... Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Sağlıklı Yaşamak İçin Simbiyotik | |||
![]() Merkezi sinir sisteminin asıl görevi vücutta bulunan sistemleri, organları, dokuları, salgı bezlerini, hücreleri ve vücudun ortak yaşadığı faydalı bakterileri kontrol etmek, onlar arasındaki iletişimi sağlamaktır. Eğer beyin enerjisini n çoğunu beden dışında başka işlere harcarsa beyinle salgı bezleri, sistemler ve organlar arası iletişim kopar. Salgı bezleri birer birer devre dışı kalır. Dama taşlarının yıkılışı gibi peş peşe hastalıklar ortaya çıkar. Vücuttaki salgı bezi, organ ya da sistemlerin devre dışı kalmasının bir diğer nedeni de bağırsak florasının zayıflığı olabilir. Bir metabolizma faaliyetinin tamamlanabilmesi için parçalanacak besinin metabolizma sonlanıncaya kadar sürecek işlem basamaklarındaki tüm faydalı bakterilerin vücutta bulunması gerekmektedir. Eğer ara basamaklardan bir tanesi gerçekleşmezse yarı sindirilmiş besin daha sonra metabolizmaya katılmak üzere ilgili organda biriktirilir. Obezitenin, fazla kiloların temel nedeni yarı sindirilmiş besinlerin metabolizmaya katılamamasıdır. Diyet yapılarak fazla kilolardan kurtulmak mümkün olmadığı gibi bağırsak florasının bozulmasına, bunun sonucunda da sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olur. Bağırsak florasının bozulmasının bir diğer nedeni de içerisinde koruyucu kimyasallar bulunan raf ömrü uzatılmış besinlerdir. Üzerinde pestisit, insectisit, deterjan kalıntıları bulunan besinler bağırsak florasının bozulmasının bir diğer nedenidir. Sağlıklı bir yaşam sürebilmek için bağırsak floranızı zenginleştirme zorunluluğu vardır. Bunun yolu da besinleri çeşitlendirmek, endüstriyel gıdalardan, hücrelerimizdeki bilgi birikimine uymayan, doğal olmayan besinlerden uzak durmayı gerektirir. Günümüzde beslenme kalemlerimizin olabileceği kadar azaldığını, bunun sonucunda da bağırsak floramızın çok zayıfladığını görüyoruz. Araştırmacılar, metabolizma faaliyetlerinin verimli gerçekleşmesi için insan vücudunda 3.200 enzim olması gerektiğini, ancak bu sayının kentlerde yaşayan insanlarda 600 civarında olduğunu ortaya koymaktadırlar. Günümüzde hastalıkların çeşitlenerek artmasının temel nedeni budur. Ülkemizin bitki florasının 14.000- 18.000 arası olmasına karşılık gündelik yaşamda tükettiğimiz bitki türü 65 ile 80 çeşit kadardır. 3.900- 4000 arası endemik bitkiye sahip olduğumuz halde bu bitkileri yaşamımıza katamamamız gerçekten düşündürücü. Yaşadığımız günlerde pek çok arkadaşımız probiyotikler konusunda duyarlı hale gelmekle birlikte, probiyotikleri kefir ve yoğurt bakterisi olarak sınırlı bir düşüncede tutmaktadırlar. Her besin maddesinin dönüştürücüsü farklı bir probiyotiktir. Ispanağı dönüştüren faydalı bakteri ile kefir bakterisi farklı farklı görevler üstlenirler. Alınan bir besinin vücutta probiyotiği yoksa o besinin metabolizma faaliyetlerimize katkısı sınırlıdır. Ananas enzim içeriği bakımından en zengin meyvelerden birisi olmasına rağmen bizim geleneksel yiyeceğimiz olmadığı için bağırsaklarımızda ya da midemizde probiyotiği olmadığı için beslenmemize katkısı çok azdır. Özellikle bir sebze ya da meyve nadiren tüketiliyorsa öncelikle o besinin probiyotiği alınmalıdır. Evinizde ürettiğiniz turşu, sirke gibi fermente olmuş besinlerin yüzeylerinde oluşan barlar çöpe attığınız faydalı bakterilerdir. Onları kaşıkla tüketirseniz bağırsak floranıza katkı sağlamış olursunuz. Bir insanın bedenindeki hassas değerleri en ince ayrıntılarına kadar ölçecek ve hassas değerleri göz önünde bulundurarak onları tekrardan yapılandırabilecek bir cihaz yoktur. İnsan bedenindeki hassas değerleri tekrardan yapılandırabilecek tek bir organ o insanın kendi beynidir. Sağlıklı yaşamak için takıntılarınızdan uzaklaşın, içerisinde 500'den fazla bitkinin 500'den fazla probiyotiği, 2.500'den fazla enzim, bu bitkilerin yapısında bulunan mineral ve vitaminleri içeren SİMBİYOTİK tüketmelisiniz. Simbiyotik; bağırsak floranızı zenginleştirir, bağışıklık sistemini güçlendirir, vücut direncinizi arttırır. |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2015-11-16 | |||
|
|||