Salih Sedat ERSÖZ
|
|||
![]() 1956 Konya Akören doğumluyum. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji bölümü mezunuyum. Gazetecilik, MEB' da öğretmenlik ve idarecilik, Konya İl Kültür Müdürlüğü, Konya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı ve Daire Başkanlığı görevlerinde bulundum. 1978 yılından itibaren Türkiye’de Yarın ve Merhaba gazetelerinde yazdım. Şu anda Memleket gazetesinde yazıyorum. Evli ve 4 çocuk babasıyım. Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Korkarsanız kaçarsınız, severseniz sığınırsınız | |||
![]() Ömer Tuğrul İnançer üstat; İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuş, daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu'nun genel müdürlüğüne atanmıştır. Yıllarca bu görevi deruhte ettikten sonra emekli olan üstat; Hz. Mevlâna, Tasavvuf ve musiki faaliyetlerine aralıksız devam etmektedir. Türk Tasavvuf Musikisini Koruma ve Yayma Cemiyeti'nin de yöneticisi olan İnançer, aynı zamanda İstanbul Cerrahi Tarikatı'nın postnişinliğini yapmaktadır. Ülke genelinde olduğu kadar, yurt dışında da erbabı tarafından çok iyi tanınan Ömer Tuğrul İnançer üstat, tam bir Mevlâna uzmanıdır ve Hz. Mevlâna, Mesnevi ve Mevlevilik hakkında konuşabilecek ender insanlardan biridir. Konya İl Kültür Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı görevlerim itibari ile yıllardır ünsiyetimiz olan üstat, 2 yıldır TV programıma yaptığım daveti kabul etmekte ve engin bilgilerini izleyicilerimizle paylaşmaktadır. Geçen hafta Kanal 42 TV HASBİHAL programımda misafir ettiğim üstada, 75 dakikalık zaman diliminde sadece 1 soru sorabildim. Zira bu sorunun cevabı, programın tamamına anca yetti. 'Hz. Mevlâna'yı doğru olarak nasıl anlayabiliriz?' şeklindeki soruma, 'Hz. Mevlâna'yı anlayabilmek için dini, İslâm'ı, mükellefiyetlerimizi, muhabbeti ve tasavvufu iyi bilmek gerekir, çünkü Hz. Mevlâna bunlardan ayrı düşünülemez' diyerek açıklamaya başlayan üstat, bütün bu konuları izah ettikten sonra sözü son olarak Mevlâna'ya bağladı. Açıklamalarının içinde Allah korkusuna da değinen üstadın şu açıklaması oldukça dikkat çekiciydi. 'İnsan korktuğundan kaçar, sevdiğine sığınır. Yakınlık korku ile değil sevgi ile olur. Allah korkulacak bir varlık değil sevilecek ve sığınılacak bir varlıktır. Allah korkunç mudur ki, Allah'tan korkalım. Onun için Allah korkusunu değil Allah sevgisini ön planda tutmalıyız.' Takva'nın Allah korkusu olarak yanlış tarif edildiğini belirten üstat, bu tarifi şöyle yaptı: 'Takva, Allah'ın hatırını kırma korkusudur.' Üstadın konuşmasında dikkat çeken cümleleri şunlardı: 'Din kelimesi borç kökünden gelir. İnsanın kendisine ve çevresine hem hakkı, hem borcu vardır. Ancak Allah'a, sadece borcu vardır.' 'Peygamberler seri bağlı ampuller gibidir. Seri bağlı ampullerden birisini çıkardığında nasıl hepsini devre dışı bırakmış olursan, Peygamberlerden birisine de iman etmezsen hiç birine iman etmemiş olursun.' 'Kur'an, cümleyi vahidedir. Noktasının inkârı tamamının inkârı demektir. Noktasını inkâr eden İslâm hukukunun dışına çıkar.' 'Bir tane Allah'ın 50 tane dini olmaz. Hz. Adem'den itibaren gelen dinlerin tamamı İslâm'dır.' 'Hem Allah indinde din İslâm'dır diyeceksin, hem de dinler arası diyalog diyeceksin. Olmaz.' 'Müslümanlık ince insanlıktır, dervişlik ince Müslümanlıktır. Hele bir insan olalım, Müslüman olalım sonra Hz. Mevlâna'yı anlamaya çalışırız.' 'Mükellefiyetlerimizi öğreniriz de, muhabbet nerde? Denize girmek orucu bozar mı diye sorarız da, gıybet etmek, faiz yemek, iftira atmak, memur arkadaşının ayağını kaydırıp onun yerine kendi geçmek, bayat mala taze demek, malın kusurunu satarken gizlemek orucu bozar mı diye kimse sormuyor?' 'Mükellefiyetlerimizi nasıl eda edeceğimizi bize imamlar, önderler bildirir. Muhabbeti nasıl izhar edeceğimizi de Pir'ler bildirir. Hz. Mevlâna'da bu Pir'lerden biridir.' 'Dervişlik, Pir aracılığı ile fişi Rasûl'e bağlamaktır. Fişi, Rasûl'e bağlamak, Allah'a bağlamak demektir.' *** *** *** Vuslat etkinliklerinde böylesine değerli bir üstadın bulunduğu grubun ve Ahmet Özhan gibi ünlü bir sanatçının davet edilmesine karşı çıkanlara şaşırıyorum. Ahmet Özhan'ın gönüllere işleyen ilahileri ile başlayan, İnançer üstadın mesnevi sohbeti ile devam eden ve her hareketinin bir manevi anlamı olan Sema ile sona eren vuslat etkinliklerine karşı çıkanlar bunun alternatifini de göstermek zorundadırlar. Zenginleştirilebilir ama tamamen karşı çıkmanın anlamı nedir? NOT : HASBİHAL Programımda 20 Aralık Pazar günü Yakup ŞAFAK hocam konuğum olacak İnşallah... Saat 12.00 de Kanal 42 ekranlarına davetlisiniz. |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2015-12-20 | |||
|
|||