Salih Sedat ERSÖZ
|
|||
![]() 1956 Konya Akören doğumluyum. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji bölümü mezunuyum. Gazetecilik, MEB' da öğretmenlik ve idarecilik, Konya İl Kültür Müdürlüğü, Konya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı ve Daire Başkanlığı görevlerinde bulundum. 1978 yılından itibaren Türkiye’de Yarın ve Merhaba gazetelerinde yazdım. Şu anda Memleket gazetesinde yazıyorum. Evli ve 4 çocuk babasıyım. Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Asıl Hedef Türkiye'dir | |||
![]() 'Arz-ı Mev'ud'un nihai hedefi Suriye ve sonrasında Türkiye'dir. Yani asıl hedef, Türkiye'nin Arz-ı Mev'ud planına dâhil edilmesidir.' Rahmetli Erbakan hocamızın, İslam coğrafyası için en büyük tehdit olduğunu sürekli dile getirdiği Siyonizm, Nil'den Fırat'a kadar Arz-ı Mev'ud'a (vaad edilmiş topraklara) ilerleyişinde son yıllarda Suriye ve Türkiye'yi önemli bir güzergâha dönüştürme çabasına girmiştir. Bu çaba tam da, rahmetli Erbakan hocamızın ferasetiyle ortaya koyduğu Siyonizm tehlikesini, geldiği nokta itibariyle oldukça önemli kılmaktadır. Zira, Erbakan Hocamız her konuşmasında ısrarla 'Haçlı ve Siyonist ittifak; Suriye'nin işgal edilmesi, ardından Türkiye'nin parçalanması ve Arz-ı Mev'ud'a dâhil edilmesi için harıl harıl planlar yapmaktadır' diyordu. Ve ilave ediyordu: 'Hedefe bir gün Suriye konursa bilin ki asıl hedef Türkiye'dir.' *** *** *** Şimdi gerek yurt içindeki gerekse yurt dışındaki gelişmeleri gözümüzün önüne koyarak tahlil edersek, rahmetli Erbakan hocamızın ortaya koyduğu tespitin ne kadar haklı ve doğru olduğunu görebiliriz. Suriye iç savaşının geldiği daha doğrusu getirildiği noktada hedefin Türkiye olduğu açık seçik belli değil mi? Bunu sezmemek ve bilmemek için kalben kör ve sağır olmak gerekir. Rusya ilan edilmemiş bir şekilde hem Suriye'yi işgal etmiş durumda hem de Türkiye'yi de bu ateş çemberinin içine çekebilmek için ne gerekiyorsa yapmaktadır. Bu uğurda uçağını dahi düşürtmekten çekinmeyen ve bir uçağı düşürtmek yetmemiş olacak ki, ikinci uçağını da düşürtmek için ihlallere yeniden başlayan Rusya, bir yandan da Türkiye'yi zor durumda bırakmak gayesiyle Halep ve Türkmenler üzerinde büyük bir zulüm sergilemektedir. ABD ve Batı ülkelerinin, Rusya'nın bu çete tavrına karşı sessiz kalmaları da oldukça anlamlıdır ve danışıklı dövüşü ortaya koymaktadır. *** *** *** Türkiye'nin, bir yandan Suriye üzerinden kıskaca alınması için planlar uygulanırken, diğer yandan içeride de terör faaliyetleri organize edilmektedir. Amaç, iki yönlü olarak Türkiye'yi sıkıştırmak, zayıflatmak ve sonunda da parçalamaktır. Terör örgütüne, Rusya ve İran açıktan ve direkt olarak destek verirken, ABD ve Batı ülkeleri de dolaylı olarak, PYD ve YPG üzerinden de olsa silah yardımı yapmaktan vazgeçmiyorlar. ABD nin PYD'ye verdiği silahlar, Güneydoğu'da PKK operasyonlarında ele geçiriliyor. Bu ülkelerin desteği olmamış olsa idi, terör örgütü kısa sürede yok edilirdi. PKK'nın 35 yıldır ayakta kalabildiği ve silah sıkıntısı yaşamadan terör saldırılarına devam etmesi nasıl mümkün olabiliyor dersiniz? Hatta PKK yetmemiş olacak ki, bir de IŞİD çıkardılar, onu da başımıza bela etmeye çalışıyorlar. İşte rahmetli Erbakan hocamızın belirttiği haçlı Siyonist ittifakı budur. *** *** *** Bütün bu planların, Erbakan hocamızın gündeme getirdiği Siyonizm tarafından yapıldığı ve sahnelendiği su götürmez bir gerçektir. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Siyonizm, içinde Türkiye topraklarını da kapsayan Arz-ı Mev'ud hedefine ulaşmak için ne gerekiyorsa yapıyor ve yapmaya devam edecektir. Peki millet olarak biz ne yapıyoruz? Sorumluluklarımızı hakkıyla yerine getirebiliyor muyuz yoksa birilerine havale ederek kurtulduk mu sanıyoruz? Asıl sorun burada... Sağlıklı ve mutlu yarınlar efendim. NOT: Kanal 42 TV'de yayınlanan HASBİHAL programımda Cumartesi günü 12.00 de geçen haftanın tekrarı, Pazar günü 12.00 de ise İbrahim DIVARCI ile hasbihalimiz vardır. Ayrıca her Pazar günü 16.00'da Ribat FM'deyiz. Davetlisiniz. |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2016-02-12 | |||
|
|||