Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 18 Ağustos 2016
Serdar USMAN
Serdar USMAN kimdir?
1971 Ankara doğumlu olan Serdar Usman, Mısır El-Ezher Üniversitesi mezunu. Usman, evli ve 3 çocuk babası.İngilizce ve Arapça biliyor. Dış ticaret uzmanı olan ve 17 yıldır bu mesleği devam ettiren Usman, birçok firmanın da dış ticaret danışmanlığını yürütüyor. Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika'daki pek çok ülke ile ihracat faaliyeti yürüten Usman çok sayıda sosyal sorumluluk faaliyetinin yanında sivil toplum kuruluşlarında da görev aldı. Usman, bir diğer taraftan yerel bir gazetede 8 yıl köşe yazarlığı yaptı. Şu anda Hakimiyet Gazetesinde köşe yazarlığı yapan Usman, bunun yanında da Konya Pusula Gazetesinde ekonomi danışmanlığı yapmaktadır.
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Taşıt Sigortalarında Yapılan Düzenlemeler
Dünyada yaşanan üzücü gelişmeler arasında bocalarken araya kaynayana bazı konuları burada zikretmekten uzak kalıyoruz. Bunu tercih sebebimiz zulmün şiddetine göre bazı gelişmelerin öncelik hakkına sahip olmasından başka bir anlam taşımaz. 
Bildiğiniz gibi ülkemizde asgari ücretliye yapılan zamlar misliyle tahsil edilmeye başlanmıştır. İşin özü ödenen maaş zamları mislinin fazlasıyla devlet tarafından geri tahsil edilmeye başlanmış ve zor durumda ki vatandaşımızın makûs kaderi halen aynı doğrultuda seyretmeye devam etmiştir. Son günlerde ana kalemlere yapılan zamları ister yan yana ister üst üste toplayın. Asgari ücretin artışından etkilenen milyonların sevinci kursağında kalmıştır. Hesaplamayı kendiniz yapın. Ulaşım, ekmek gibi zamlar vatandaşı isyan noktasına taşımaktadır. Birisi kalkıyor çok kazanıldığından öteki kalkıyor zarar ettiğinden bahsediyor. Bu konuda yapılan tüm açıklamalar karşısında bir gerçek var ki dimdik ayakta durmaktadır. Geçim şartları altında ezilen ve mağdur olan vatandaşlarımızın cebine girecek olan fark tamamen fazlasıyla tahsil edilmektedir. Örneğin elektrik zammının yoksul insanımızın belini büktüğünü bilmeyenimiz yoktur. Ulaşım ve en temel ihtiyaçlarımızdan olan ekmeğe yapılan zamlarda üstüne bindiği zaman fukaranın cebine giren üç kuruşta buhar olup uçmaktadır. 
Bu uyutma taktiğinin sürmesi karşısında vatandaşımızın masum duygularının oynanması sonucunda fakir ile zengin arasında ki uçurum inanılmaz boyutlarda açılmaktadır. Konya'mızda bildiğiniz gibi inanılmaz gayrimenkul zenginleri türemiştir. Biraz laflarına tanık olduğunuzda inanın acıyıp sadaka ödeyesinizin geldiği bu gizli zenginlerin hesap gününde ki durumları hiç hoş olmayacaktır. Onlara fazla değinmek yersizdir. Onlar firmalarında, inşaatlarında çalıştırdıkları fukaraların üç kuruşunda beş kuruşunda gözleri olmaya devam etsin. Devletten vergi kaçırmaya ve lüks içinde yaşamaya devam etsinler. Bilinen bir gerçek var ki o da birçoğunun sahte İslami yaşantılarla bu insanların nezdinde Müslüman zannedildikleri saçmalığından kurtulmalarının ehemmiyetini anlamalarıdır. 
Fakat devletimizin yapılan zamlar konusunda ki tutumu ve gelir ve vergi adaletsizliğinde zayıf kalmasıdır. Bu da devlet idaresinde yer alanların sırtlarına binen vebal küfesidir. 
Son günlerin güncel konularından biri de kusurlu sürücüye trafik sigortasından tazminat ödenmeyecek olması, sigorta şirketleri herhangi bir nedenden dolayı tazminat ödese bile sigortalı kişiden ya da yakınlarından talep edebilecek olmasıdır. Hazine Müsteşarlığı, 2015 Haziran ayında uygulamaya giren trafik sigortasının genel şartlarında değişiklik yaptı ve yeni düzenleme geçen hafta Resmi Gazete'de yayınlandı. Vatandaşın iradesine itibar etmeden 'Ben yaptım, oldu' tarzında bir uygulama daha yürürlüğe girmiş oldu. 
Bu konuda en önemli değişiklik ise, kusurlu sürücüler nedeniyle sigorta şirketlerinin ödediği tazminatlarda yapıldı. Yani beyefendilerin keyifleri doğrultusunda bir uygulamaya daha imza atıldı. Çok fazla kazanacaklar ya! Geçen yıl yayınlanan genel şartlarda, sürücülerin kendi kusurundan dolayı vefatı ya da sakatlık hali, trafik sigortasının teminat kapsamı dışında tutulmuştu. Ancak düzenlemenin kanun değil de genel şart olması nedeniyle mahkemeler, sürücü kusurlu da olsa yakınlarına sigortadan tazminat ödenmesini hükmetti. Bu durum ise sigorta şirketlerini zor (!) duruma sokmuş. Sigortacılar, bir taraftan yayınlanan genel şartlara göre prim belirlerken, diğer taraftan mahkeme kararları nedeniyle de beklemedikleri tazminatları ödemek zorunda kalmış. Bak seen!
Bildiğiniz gibi 10 gün kadar önce ki Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğe göre, sigorta şirketleri, kusurlu sürücü nedeniyle ödedikleri tazminatları kişinin mirasçılarından talep edebilecek, yani rücu edebilecek. Daha açık bir anlatımla, alkollü sürücü kendi kusurundan dolayı kaza yapıp, vefat ederse, mahkeme de bu kişinin yakınlarına vefat tazminatı ödenmesine karar verirse; sigorta şirketi, tazminatı ödeyecek, ancak sonradan rücu edebilecek. İyi de bu durumda sürücünün kişisel hatalarından kaynaklanan durumlarda diğer akrabalarından hak talep etmenin adalet vicdanında nasıl yer edeceğini hiç düşündüler mi acaba?
Şimdi yeni düzenlemeye göre de ehliyetsiz araç kullananlar sigorta kapsamı dışında tutulurken, kazanın ancak trafik kurallarının ağır ihlali sonucu oluşması halinde sigorta şirketleri, ödedikleri tazminatları sürücülerden talep edebilecek. Buna itirazımız yoktur. Ama sigorta şirketlerinin oluşan kazalar sonucunda ödeme yapmamak üzere çevirecekleri filmlere karşı gerekli tüm önlemler sizce alınmış mıdır? Buna karar verecek olanların dürüstlük teminatı ne olacaktır? Eğer bu iş sigorta şirketlerinin insafına bırakılırsa vay benim gariban halkımın durumuna! 
Sözün özü! Milletimizin iliğini sömürmeyi alışkanlık haline getiren sigorta şirketlerinin ekmeğine yağ sürmemek için gerekli tüm önlemlerin alınmış olması bekleniyor. 

 



   
2016-02-20
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları