Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 18 Ağustos 2016
  YAZARIN SAYFASI
KARDEŞ İNATLAŞMASI
KARDEŞ İNATLAŞMASI 2002 yılından beri Ak Parti iktidarları Devleti yönetmekte ve Millete hizmet etmektedirler.  2008 Yılına kadar yapılan, mükemmel bir yönetim ve günümüze kadar devam eden hizmetleri halkımızı büyülediği gibi tüm dünya komu oyunu da şaşırtmıştır. Mimarları kemlerdi? Ak Parti ve bir  ayağı kırık da olsa "Cemaat"  
2006 yılından itibaren,  Silahlı Kuvvetler ve devlet kurumları içinde ki gayri resmi güçler, Ak Parti ve Cemaatin düşünce yapısına uymayan zihniyetler ve yıllarca  Milletin değerleriyle uğraşanlarla mücadele başlatıldı.   Faili meçhuller, suçlular, mafya ve derin güçlerle mücadele adı altında, kuruların yanında yaşlarda yandı, Cemaatin ve Ak Partinin paçalarına yapışan her devrin fırsatçılarının yolları açıldı.   Cemaat öyle büyütüldü ki; Armudun sapına, Üzümün çöpüne bakılmadan tabiri caizse obezite durumuna getirildi. Keşke; Cemaat halkın ruh ve vicdanı ile Milletin gönlündeki Manevi zenginliğin sınırlarını zorlamasaydı, Devlet ve siyasetin içine açılan kapıları açık tutmasaydı. 2010 Refarandumu ile başlayan süreçten sonra çok uyardık, yazdık, üzüntülerimizi dile getirdik ,  'Yaşadığımız bu günkü dünya düzenin de Devlet yönetmek ve Ebed- Müddet ayakta tutmak kolay değildir, ok yaydan çıktı mantığı ile bu işleri göremezsiniz' dedik. Ama dinleyecek ve olumsuzlukları  telafi edebilecek refleksler gösterilmedi veya biz göremedik.    Devleti küçültüp,  bir aşiret gibi görmeye ve sanki aile ve aşiret içinde çocuk eğitir gibi halkı eğitme ve devleti yönetme hevesine düşenler tokat yedikçe, SÖZDE, Ak Parti ve Cemaat aşığı günahtan korkan, hukukçular, Emniyetçiler, yazarlar, akademisyenler, bürokratlar çığ gibi çoğalarak Ak partiye ve Cemaate yeni birer elbise biçmeye kalkıştılar.   Birdenbire gelişmiş dünyanın tüm şer güçlerinin desteğini arkasına alan, içimizdeki taşeronlar eliyle başlatılan GEZİ olayları ile Ak Parti ve Cemaate iğne yerine çuvaldız batırıp patlatmaya çalıştılar. 
Can Dündar'ın, oğlu için İstanbul valisine yalvardığı, ağladığı günü milletimiz hiçbir zaman unutmaz. Bu arada,  Kardeşler bir türlü gazdan ayaklarını çekemeyip,  nerede ve nasıl örüldüğü bilinmeyen 17-25 duvarına çarparak kendilerini patlatıp kardeş kavgasını başlattılar. 
Ülkemiz öyle bir hale geldi ki; Bu gün dost olanlar yarın düşman, düşman olanlar ise çok çabuk dost olabilir durumdadır.   Yılların emeği ile Milletin ayağına ördükleri çoraplar ile sözde öç duygusu ile birilerinin başlarına ördükleri söylenen çorapların söküğünün birbirine karıştığını göremeyecek kadar başları dönen kardeşler bu gün itibariyle o sökülmenin bir türlü önüne geçememektedirler.   
Bu günde öyle masum ve günahsız insanların canı yanıyor ki;  yürekler dayanmaz.   Son üç yıldır, 30 yıl ülkemizin baş belası, Anadolu'da emelleri olan Emperyalistlerin taşeronu durumundaki PKK' ile mücadelenin sözde çözüm süreci ile yavaşlatılması,   30 yıldır mücadele edenlerin suçlu gibi görüldüğü, sokakların terör yandaşlarının istilası içinde olduğu algılarının halka pompalanması,    7 Haziran seçimlerinin iyi okunamaması, Ülkemizde halk çoğunluğunun ruh ve vicdanıa, Ak Partiye alternatif olacak bir siyasi partinin ve liderin giremeyişi,    PKK terörünün hortlaması ve güneydoğuyu adeta ateşe verdiği algısının artması, Bir anda son üç yıldır duran şehit haberlerinin her gün üçer beşer gelmesi, şehirlerimizde terör eylemlerinin artması ve millete tabiri caiz ise panik yaşatması,   Bir kasım seçimleri ile Ak partinin tekrar güç kazanması ve 'Kavgada yumruk aranmaz' misali terörü bitirecek kararlı mücadelesi ile halka 'İşte yıllardır istediğimiz buydu' dedirterek, fitnenin ekmeğine yağ süren bir süreç içine itilmeye çalışılması,    Tarihimizden gelen hasletimize esir olup kardeş kavgasını hortlatıp, büyütüp,  içerde ve dışarıda hem zihniyetimizin, hem de Ülke ve Milletimizin asıl düşmanlarının heveslendirillesi,    Oturup, önce Ülkeyi yöneten ve yönetmeye talip olan aklıselim her vatanseverin nefsinden arınmış olarak yukarıda yazdıklarıma cevap araması gerektiğini düşünüyor ve okurlarımla paylaşıyorum.    Asla suçlu aramıyorum, suçlu da ilan etmiyorum. Benim ülkemin yöneticisi ve Devlet adamları asla vatan haini falan olmaz olamaz. Bu o kadar ucuz değildir. Zihniyet ve yöntem farklılıkları asla hainlik falan da değildir.  
Bu gün seviyeyi iyice düşüren, sözde Milletin önderlerine, akademisyenlerine ve medyamıza bakarak, Osmanlının son 30 yılını çok iyi inceleyip, yıllarca kimler hain kimler vatansever olarak bizlere anlatılmış ve okutulmuş görmemiz yeterlidir.   Ben 48 yıldır, şunu bilirim ve şunu söylerim. Tarihimizde bu günkü gibi kardeş inatlaşmalarının hiçbir zaman galibi olmamıştır. Bir süre galip gibi görünseler de sonunda mutlaka kaybetmişler ve gelecek nesillerine de kaybettirmişlerdir. Gelin canlar, nefsimize teslim olmayalım, birlik olalım! 10.03.2016
ALLAH'A EMANET

   
2016-03-10
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları
- Pes Ya Hu!
- 8 Mart'a 12 Kala...
- Çaresizlik ve Umutsuzluk
- Önyargı
- Marifet
- Ortak Akıl
- Tevekkül ve Dua
- Barışa ve Huzura Yelken Açmalıyız
- Kanaryalar ve Muhabbet Kuşları
- Şeytan bunun neresinde?
- İnkarcılar, İftiracılar ve Cahiller
- Vaaah Halimize!