Bir süre önce CHP Genel Başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu; 'Siyasi ahlak yasası çıkartılsın' demişti. Söz doğru! Gerçekten siyasi ahlak yasası çıkartılmalı. Şunu da dedi; 'Milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılsın, sadece kürsü dokunulmazlıkları kalsın'. Bu teklifini sık sık tekrarladı. 

Hatta o kadar tekrarladı ki, her gittiği yerde, mitinglerde dillendirdi, seçim vaadleri içine bile aldı! 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan; "Hodri meydan hepsini görüşmeye varız. Kürsü dokunulmazlığı hariç bütün dokunulmazlıkları kaldıralım" 

CHP dokunulmazlıklarla ilgili 3 maddelik önerisini Ak Parti'ye sundu. Sunulan maddelerin arasında teröre bulaşmış milletvekillerinin fezlekelerinden bahsedilmiyor.

Dokunulmazlıklarla ilgili ortak açıklamalar HDP hariç bu şekilde olunca hükümet de; 'haydi o zaman dokunulmazlıkların kaldırılması teklifini Meclise getiriyorum, gösterin kendinizi.' Diyerek teklif TBMM'ye geldi.  

HDP, dokunulmazlıkların kaldırılmasından son derece rahatsız! Şöyle diyor HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen; "İster partili cumhurbaşkanı referandumunun yanına dokunulmazlıklarla ilgili referandumu da eklemek olsun, isterse doğrudan bu sorunu terörle mücadele diye topluma dayatmak olsun son derece tehlikeli bir tutum. Dokunulmazlık oylaması sadece HDP'li vekilleri hedef almış olsa bile biz böyle okumuyoruz. Topyekûn siyaset hedef alındı. İktidar partisi içinde başbakanı hedef alan hamle yapıldı, bir taraftan da MHP kongresi kaotik bir atmosfere sokuldu. Siyaseti dizayn etme çabalarıyla dokunulmazlıkları birlikte tartışmak lazım. Başından beri bunu bir darbe siyaseti olarak görüyoruz".

Dikkat edilirse konuşmada bir algı operasyonu var! Diğer muhalefet partilerini yanına çekme oyunu görülüyor. Tabii bu oyuna öncelikle ve özellikle MHP yanaşmıyor, yanaşmamalıdır. Zaten genel başkan sayın Devlet Bahçeli'nin tavrından da bu anlaşılıyor. 

MHP Afyon milletvekili Mehmet Parsak teröre yardım edenlerin milletvekili olmayacağını vurgulayarak "Teröre yardım ve yataklık eden birisi milletvekili olamaz; terörü savunan ses milletin sesi olamaz; terörü destekleyen zihniyet büyük Türk milletinin Meclisinde barınamaz, dokunulmazlık zırhına bürünemez" dedi.

İdris Baluken; "HDP'nin Parlamento ve siyasetten tasfiyesi başarılırsa, CHP başta olmak üzere bütün muhalefete sıranın geleceği hususu açık ve nettir. CHP başta olmak üzere bütün muhalefete bu tarihî günde seslenmek isteriz: Tarih, diktatörlüğe yürüyen tüm siyasi aktörler için felaket tohumlarını sadece bir bölgeye değil, ülkenin dört bir köşesine savuran sayısız pratikleriyle doludur. Bugün saray darbesinin Meclise uzanması, sadece HDP'yi tasfiyeyle sınırlı kalmayacaktır. Gelişmeler, saray darbesinin diğer bütün partilerin içine uzandığını ve daha fazla derinleşeceğini zaten göstermeye başlamıştır.

CHP'nin, HDP'yle başlayacak Meclisin tasfiyesi ve egemenliğin kayıtsız şartsız milletten alınarak tek bir kişiye bağlanması hususunda, kendi tabanı başta olmak üzere, bütün Türkiye'deki demokrasi ve barış çevreleri karşısında tarihî bir sınavla karşı karşıya olduğunu buradan hatırlatmak isteriz."

CHP'li Bülent Tezcan; "Dokunulmazlık, milletvekilinin siyaset yapma hakkını güvence altına alan, milletvekilinin iktidar baskısı ve iktidara tabi kurumların baskısına bağlı olmadan özgürce siyaset yapabilmesini sağlamak üzere getirilmiş kurumlardır. Ancak ne yazık ki, özellikle yakın siyasi pratiğimize dönüp baktığımızda bir şeyi görüyoruz ki, dokunulmazlık özellikle son on beş yıl içerisinde ısrarlı bir şekilde, yolsuzluk yapmanın zırhı, hırsızlık yapmanın zırhı, soruşturmadan kaçmanın zırhı, devleti soymanın zırhı olarak kullanılmıştır. Hükümet 4 tane bakanın dokunulmazlığı söz konusu olduğunda dokunulmazlığı kullanıyor. Yolsuzluk, terör konusunda milletvekilini yargılamanın önünü açsın, Yargıtay'da yargılama yapılsın dedik, buna yanaşılmadı. İstenen geçici maddeyle 650 dosya getirilsin, tam sayıyı bilemiyoruz, AKP'lilerin dosyalarını kapatıyorlar. Dokunulmazlık üzerinden milleti kandırmanıza fırsat vermeyeceğiz." Dedi.

Vatandaş da diyor ki; 'Adı yolsuzluk iddiasına bulaşan 4 bakan şimdi vekil değiller, dokunulmazlıkları da yok. Yani her zaman ve her an dokunulabilirler, neden mahkemeye vermiyorsunuz? Niçin şimdi sesiniz çıkmıyor? Başvurun savcılıklara, verin dosyanızı...'

TBMM Genel Kurulu'nda, dokunulmazlıklarla ilgili anayasa değişikliği teklifinin 2. maddesi, 357 oyla kabul edildi.

Nereden bakılırsa bakılsın, dokunulmazlıklar kalkacak! Mecliste gerekli çoğunluğu almasa bile referanduma gidecek kadar çoğunlukla konu halka sorulacak. Her zaman olduğu gibi yine halkımız, doğru kararını verecek ve ülkemizin selameti, huzuru, barışa olan özlemini oylayacak! Ülke gemisinin batmasına izin vermeyecek! Cennet yurdumuzun, terörden temizlenmesi, eskiden olduğu gibi yine; Kürt'üyle, Türk'ü, Alevi'si, Abaza'sı, Çerkes'i, Laz'ı... ile kol kola, yan yana gelerek; 'Türkiye üzerinde oyun oynatmayız, ülkenin kalkınmasına, ilerlemesine, büyümesine engel olanlara izin vermeyiz...' diyeceklerdir!