İlk McDonald's restoranı, 1940 yılında Richard ve Maurice McDonald tarafından ABD'nin Kaliforniyaeyaletinin San Bernardino şehrinde açıldı.

McDonald's bugün, 119'den fazla ülkede 34.000'den fazla restoranla hizmet veriyor. Bunların 13.000'den fazlası Amerika dışında bulunuyor. Restoranların yaklaşık %80'i işletmeciler, diğerleri ise McDonald's şirketinin kendisi tarafından çalıştırılıyor. Her gün dünyada ortalama 69 milyon insan McDonald's restoranlarını ziyaret ediyor. Dünyadaki McDonald's restoranlarında çalışanların sayısı ise 1,8 milyonu geçiyor. ABD'de nüfusun %98'i yılda en az bir kere McDonald's'a gidiyor.

Dünya genelinde McDonald's faaliyetleri, şirketin ABD'de Chicago yakınlarında Oak Brook'taki merkezinden yönetiliyor. McDonald's'ın yine Oak Brook'ta bulunan uluslararası eğitim merkeziHamburger Üniversitesi'nde de her yıl, dünyanın her köşesinden binlerce McDonald's işletmeci ve çalışanı, 'hamburger işi'nin inceliklerini öğreniyor. 

Fast Food veya Mc World kültürü denilen Batılı Kapitalist tüketim biçimleri, geliştirmiş olduğu kendine has Mistisizm ya da Dogmatik tavırla ağına düşürdüğü ve zihinlerini modern araçlarla işgal ettiği insanların günlük hayatta yerel kültürden gelen alışkanlıklarını itici hale getirmekte, ortadan kaldırmakta, en azından azaltmaktadır.

Bugün kozmopolit bir ortamda iftar yemeğinde yerel içeceklerden veya yiyeceklerden birisinin tercihi çok kolay değil. Çünkü bu tür mekanlarda tercih, imajı ve statüyü belirleyen araçlardan birisi olarak öne çıkıyor! 

Hz. Peygamber Efendimiz (SAV), sahabilerle sohbet anında şu uyarıyı yapar;

-'Hiç şüphe yok ki siz, kendinizden önceki milletlerin yoluna milimine kadar tıpa tıp uyacaksınız. O kadar ki onlar, bir keler deliğine girseler, siz de peşinden oraya dalacaksınız.' Sahabilerden bir kısmı:

-'Ey Allah'ın Resulü! Bunlar; Yahudiler ve Hıristiyanlar mı?' diye sorunca, sevgili Peygamberimiz;

-'Başka kim olacak?' cevabını veriyor. 

 Mc. Donald, bizim malımız mı? Bizim özümüzü mü yansıtıyor? Batıyı veya ABD'yi taklit etmek, onların dediğini yapmak, hayatımızın olmazsa olmazları mı? Batının, bize dikte ettirdiği; tüketim zihniyetindeki taklide dayalı bütün değişim ve kültürel yozlaşma; eş seçiminden, düğünlere, konuşma dilinden, müziğe, toplumsal ilişkilerden aile içi ilişkilere ve aile bütçesine varıncaya kadar bütün kurumları ve insan davranışlarını olumsuz etkilemektedir. 

Mc. Donald olsun, diğerleri olsun Modern kültür, yerel ile küresel ya da gelenek ile modern araçlar arasında bir çatışma ve gerginlik meydana getirmektedir. 

Modern dünyanın amacı; 'Tüketmek için üret' ilkesidir. Bakınız ve inceleyiniz; neden bizim dilimiz değil de İngilizce uluslararası? Neden Yabancı dil olarak; İngilizce, Fransızca, Almanca... baraj? Niçin Türkçenin esamisi okunmuyor? Neden Arapça ve Osmanlıca kabul edilmiyor? 

Batıyı körü körüne taklit etmek, Mankurtlaşmak değil mi? Batı'dan bize şimdiye kadar hangi iyilikler geldi? Batı değil mi; dünyanın her tarafında emperyalizmi uygulayan? Dünyanın maden yataklarını sömürüp, asıl sahiplerini köleleştirenler batılılar değil mi? 

'Kim, bir kavme benzemeye çalışırsa, o kavimdendir.' 'kendi elinizle kendinizi tehlikeye atmayınız.'