Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 30 Ağustos 2016
Serdar USMAN
Serdar USMAN kimdir?
1971 Ankara doğumlu olan Serdar Usman, Mısır El-Ezher Üniversitesi mezunu. Usman, evli ve 3 çocuk babası.İngilizce ve Arapça biliyor. Dış ticaret uzmanı olan ve 17 yıldır bu mesleği devam ettiren Usman, birçok firmanın da dış ticaret danışmanlığını yürütüyor. Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika'daki pek çok ülke ile ihracat faaliyeti yürüten Usman çok sayıda sosyal sorumluluk faaliyetinin yanında sivil toplum kuruluşlarında da görev aldı. Usman, bir diğer taraftan yerel bir gazetede 8 yıl köşe yazarlığı yaptı. Şu anda Hakimiyet Gazetesinde köşe yazarlığı yapan Usman, bunun yanında da Konya Pusula Gazetesinde ekonomi danışmanlığı yapmaktadır.
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Avrupa'da Çözülme Başlamıştır
Mübarekramazanayının ikinci gününde de her sene olduğu gibi İslam dünyasında yaşanmakta olan zulümlerin ön plana çıktığını gözlemlemekteyiz. Bildiğiniz gibi ABD ve Avrupa ülkeleri ayakta kalmalarını zulüm düzeni üzerine kurmuşlar ve sistematik olarak temeli bozuk medeniyetlerinin özünü diğer mazlum insanların feryatları ve çektikleri sıkıntıları baz alan bir yapıya borçlu kalarak oluşturmuşlardı. Her şeyden önemlisi dünyada belirli alanda gücünüzü hissettirebileceğiniz bir takım oluşumlar içinde dahi olsanız eninde sonunda birilerini reva gördüğünüz zulüm odaklı sistemin tamamen dışında kalamıyorsunuz. Sizin kıt akıllarınızın alamayacağı bir otorite tarafından yaşam seyriniz idare ediliyor. Çalışmanız karşılığında elbette bir takım hedeflerinize ve beklentilerinize ulaşabiliyorsunuz. İhtişamlı bir dönem geçirebiliyorsunuz. Diğer dünya devletlerinin büyük çoğunluğunun gıpta ile bakabileceği pozisyonlar yaratabiliyorsunuz. O devletleri başlarında ki zalim yöneticileri kullanarak daha da rezil edebiliyorsunuz. Ama bir gün bakıyorsunuz ki gün gelip devran dönünde onca artınıza rağmen büyük sıkıntılar ve rezillikler ile boğuşuyorsunuz. Belki ' Kol kırılır, yen içinde kalır' atasözünde ifade edildiği gibi olan biteni de dünyanın gözünden kaçırmak istiyorsunuz. Ama buna da gücünüz artık yetmiyor. Dünyada yaşanmakta olan teknolojik gelişmeler önünüze geçiyor. İçinizde dışınızda yaşanan tüm olaylar aynı anda dünyanın öbür ucunda ki devletler tarafından izleniyor.
Bu anlattıklarımı bilmiyor musunuz?
Elbette biliyorsunuz...
Ama çabaladıkça, gizledikçe, kısacası eşindikçe daha da yerin dibine batıyorsunuz. Kendi aranızda kurduğunuz kumpasa dayalı örgütlenmelerinizde artık kar etmiyor. Şunu anlayamıyorsunuz... Bugüne kadar entrikaya dayalı yapınızın size kazandırdığı koskoca bir hiçtir. Ortaçağ Avrupa'sının sinyallerini almaktayız. O günün karanlığına tekrar dönüş süreciniz başlıyor.
Türkiye'mize karşı elinizde koz gibi tuttuğunuz vize serbestisi gibi bir saçmalık için bile utanmadan teröre müsamaha beklentisi içine girebiliyorsunuz. SayınCumhurbaşkanımızın dediği gibi terör konusunda ortaya çıkan gerçek yüzünüzün deşifresi gerekiyordu. İşte son günlerin en büyük kazanımı da bu oldu. Sizin sempatik görünümlü vahşi liderlerinizin kalbinde yatan aslında bu tür kozlarla asli hedeflerinize yönelmekti.
Siz sanıyor musunuz ki Türkiye'de halk vize serbestisi beklentisi içinde yatıp kalkıyor. İnanın hiç kimsenin umurunda olmadığı gibi üst düzey devlet yöneticilerinin bu konudaki ısrarından da ciddi rahatsızlık duyuyorlar. Hiç kimsede Avrupa'ya vize serbestisi başlasa da koşa koşa gidip oraya yerleşelim gibi bir beklenti yok. Şahsen ben kendi vatanımı terk ederek oralarda kazanmak yerine kendi memleketimde kalmayı yeğlerim. Çoğunuzun yaşadığı ekonomik sorunlar yakın geleceğinizin ne halde olacağını açık ve net ortaya koymaktadır. Bugün Almanya'da, Fransa'da, Belçika'da ve diğer bazı AB ülkelerinde uç noktaya ulaşmış olan volkanik patlamaların sesleri duyulmaktadır. Elbette elinizde ki kozlarla bir noktaya kadar gelebilecektiniz. İşte gelebileceğiniz son noktada çatırdamaya başladınız. Bu çatırdama nereye kadar gider bilemiyoruz. Ama ülkemizin akıllı cumhurbaşkanı - hani şu bir türlü hazmedemeyip, gezi olaylarıyla, 17-25 Aralık kumpaslarıyla yemeye çabaladığınız başkanımızdan bahsediyorum.- Bizim bile tahmin edemediğimiz büyük bir testle gerçek yüzünüzü ortaya çıkarmıştır. Bundan böyle İslam dünyası ile mücadele edeceksiniz. Bu nasıl olur bilemeyiz. Ama İslam Ordusu gerçeği karşısında nasıl paniklediğinizi de az çok tahmin ediyorum. Çünkü biz harpte imanımız ve vatanımız için her türlü riski alabiliriz. Ama siz ödlek tavuklar gibi anca sağa sola kaçışırsınız. Korktuğunuz Büyük İslam İmparatorluğu yavaş yavaş şekilleniyor. İçimizde ki kuklalarla bunca zamandır oynaştığınız İslam ülkelerinde ki kukla liderler birer birer eksiliyor. Mısır'da ihtilal oyunuyla baş tacı ettiğiniz Sisi'nin de size karşı bir takım konularda menfaatinize gelmeyen çalışmalarına şahit olunca onu da yemek için türlü filmler oynamaya başladınız. Çözülmeniz başlamıştır. Bu süreç ne kadar devam eder, elbet bilemeyiz. Ama bu aşamaya ulaşmak bile büyük bir adımdır.
Bunca zamandır çeşitli söylemlerle ve kandırmacalarla belki önceki saf liderlerimizi kandırmış olabilirsiniz. Ama İslam ülkelerinin bir kısmında devleşen milli uyanışın da farkındasınız. İçimizde ki yandaşlarınıza rağmen bu halk pes etmeyecek. Küçümsediğiniz hakir gördüğünüz Müslümanlar ve yıllardır sömürerek yediğiniz Afrika ülkelerinde uyanış başlıyor. Eğer planlar Allah'ın izniyle tutarsa tüm bu ülkeler elbirliğinde bulunarak güçlü birer ekonomi olma yolunda büyük adımlar atacaklar. O aşamadan sonrası için Avrupa için çöküş sürecidir. Bu arada gelişmekte olan Afrika ülkeleri Avrupa ülkelerinden alacakları nitelikli ve niteliksiz işçi sayısı için kontenjan çetelelerini oluştursunlar.
Avrupa'nın egosu şişkin halkları hazır olsunlar, Afrika'ya yolculuk var.


 

   
2016-06-08
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları
- Bir Musibet Bin Nasihatten Evladır!
- Bundan Sonrası: Tüten En Son Ocak
- Türkiye Önderliğinde İslam Ortak Birliği
- Montreux'te Sona Doğru- I