Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 01 Eylül 2016
İlhan NEZOR
İlhan NEZOR kimdir?
1968 Trabzon doğumlu.Eğitimci bir ailenin çocuğu olması hasebiyle güzel Anadolu'nun muhtelif yerlerinde bulunma ve farklı kültürlerden istifade etme imkanı buldu.Lise yıllarından itibaren çeşitli yerel ve ulusal gazetelerde şiir,makale ve araştırmaları yayınlanmış olup an itibarı ile,Teknokule-En Politik- Epruli -Manşetto ve Bendeyazarım.com'da günlük makaleleri yayınlanmaktadır.İnşaat teknikeri ,evli ve iki erkek çocuk babası...
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Sözde 'Soykırım Yasası' Dersim'in İntikamı-2
 

989_1
Sözde 'Soykırım Yasası' Dersim'in İntikamıdır -2

Bizi takip eden okuyucularımız hatırlayacaktır. Kısa bir süre önce 'AB'nin Köpek ve Casus edinme standartları..!(1,2,3,4,5)' konulu seri bir yazı kaleme almış ve Türkiye üzerinde oynanan oyunların tarih şuuru içerisinde bir değerlendirmesini yaparak mütareke basınının her daim var olduğunu ve ne tür entrikalar içerisinde bulunduğunu örnekleri ile anlatmıştık. Tarihe 'Kör Agop Çetesi' olarak geçen ve Rauf Denktaş‘ın 'Karen'in çocukları' dediği bu takım, tıkanan lağımları açmak için AB‘nin 'Kadrolu Fareleri' olmayı kabul etmişlerdi.

O dönem, Kıbrıs konusunda 'Sevgili Karen..' diye başlayan hin oğlu hinlikler yaşadığımız son 'Ermeni Yasa Tasarısı' üzerinde de devam etmektedir. Almanya'nın tıkanan lağımlarını açmak için 'Kadrolu Fare'olmayı kabul edenler ,ne yazık ki bu toprakların çocukları olarak karşımıza çıkmaktadır.

Hani hep diyoruz ya; 'Devlet kurmada usta olan Türkler, kurdukları 114 devlet ve 16 İmparatorluğun çoğunu da aynı ustalıkla ya kendileri yıkmış, ya da yıkılmasına sebep olmuşlardır.Dünyada insanlığa örnek köklü medeniyetler oluşturup,kendi şah damarını kesmeye meraklı bir başka millet var mı bilemiyorum..!'

Konumuza giriş yapacağız , ancak bir hatırlama daha yapmak önemine binaen yararlı olacaktır.

1990‘lı yıllarda İsveç‘te yaşayan Konya Kulu‘dan bir mektup arkadaşım vardı.Özellikle Türk Dünyası başta olmak üzere sosyal , siyasi konularda istişarelerde bulunurduk.Bir mektubunda,İsveç‘te bir dergide yayınlanan ve AB‘nin yapısını anlatan bir karikatür fotokopisi göndermişti.Özetle , döneminAlman Başbakanı Helmud Kolh bir klozete oturmuş ve kanalizasyon borusu hemen arkasındaki klozette oturan Fransa Başbakanı Mitterand'ın ağzına ve ondan çıkan onun arkasındaki İtalya Başbakanın ağzına ve klozetler büyük küçük AB ülkelerini takip ederek en son Türkiye‘ye kadar getiriliyordu.Yani özetle ,Avrupa'nın bütün pisliğini Türkiye'ye aktarıyorlardı.İlk gördüğüm zaman irkilmiş ve insan onurunu ayaklar altına alan bu yayın hürriyetini yadırgamıştım.

Ancak görülüyor ki başta Almanya olmak üzere son dönem AB ülkelerindeTürkiye karşıtı yaşanan olaylar alçaklığın anatomisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Şimdi bu sürece nasıl gelindi adım adım irdeleyelim...

Daha dün Alman Hırıstıyan Demokrat Karen Foog‘la içli dışlı olanların bugün Yeşiller Partisi eş Başkanı Cem Özdemir‘le işbirliği yapmalarına şaşırmamak lazım.Asıl şaşılacak şey ' Atatürk'ün Partisi' olduğunu iddia edenCHP‘nin bu konuda Atatürk‘ün kemiklerini sızlatacak bir tavır almasıdır.

Kılıçtaroğlu, gizli gündemi olan ve son zamanlarda siyasi uslüp ve ahlaktan yoksun bir şekilde kandan bahseden bir proje adamıdır.GörünürdeCumhurbaşkanı üzerinden Ak Parti‘yi zayıflatmak çabasındadır.Oysa sık sıkAlmanya‘ya gitmesi , Hırıstıyan kulupler ve temsilcileriyle bir araya gelmesi bu gizli gündemin bir parçasıdır.

Bu nasıl bir Atatürkçülüktür ki,HDP-PKK ve Ermeniler‘in soykırım yalanını savunmak gibi bir misyonu üstlenen Cem Özdemir‘le işbirliği yapılabiliyor?

Hafızalarımızı yoklayalım...

2015 yılında CHP‘li vekil Birgül Ayman Güler,Ermenilerin yoğun lobi faaliyetlerinin olduğu bir dönemde bu yalanlara karşı CHP içerisinde bir komisyon kurulmasını önermişti.Peki ne oldu biliyor musunuz..?

Bu öneri , Kılıçtaroğlu tarafından reddedilmiştir.
İşte bu tavır bugün başımıza örülen soykırım yalanlarını meşru bir zemine oturtmak demektir Kılıçtaroğlu bağlamında.

Tarih babaya sormaya devam ediyoruz...

Hatırlayınız, 7 Haziran Seçimleri sonrası ortaya çıkan tabloyu CHP'li Şafak Pavey ve HDP‘li Demirtaş ' Birlikte iyi salladık..' diyerek kutlamışlardı.
Şafak Pavey ve arkadaşları (Umut Oran, Sezgin Tanrıkulu, Süleyman Çelebi, Hüseyin Aygün, Kadir Gökmen Öğüt, Mustafa Moroğlu, Alaattin Yüksel) 19 Ocak 2015 ‘te ' 'Hrant'la, Soykırımla Yüzleşin' pankartlarıyla yürüyüşe geçtiler.

Oysa bu yüzleşmenin hangi gerekçelerle oduğu yönünde ellerinde bir belge mi vardı? Bu duruma başta Gnl:Bşk  Kılıçtaroğlu ve ekibinin sessiz kalması bir şeylerin habercisiydi.

Notre Dame de Sion Fransız Lisesi‘ni bitiren ve Ermeni kimliği ile ön plana çıkan CHP‘nin istanbul 2. bölge birinci sıra milletvekili adayı Selina Özuzun Doğan oldu.Ve Agos Gazetesine yaptığı ilk açıklamada 'Adaylığımın Ermeni soykırımının 100. yılına gelmesinin simgesel bir anlamı var' diyerek mesajını net bir şekilde verdi.Daha sonra CHP‘li yöneticilerin araya girmesiyleAgos Gazetesi heberinde ki bu ifadeleri çıkardı.Aydınlık Gazetesi bu haberi 'Diaspora'ya CHP Hediyesi' başlığı ile vermişti.

Devam ediyoruz...

Lütfen hafızalarımızı tazeleyelim ve tarih babanın kaydettiği hainlik derecesindeki algıları hatırlayalım.

Fakirliği,maaşını bağışlaması ve 69 model tosbağa (Wosvagen) aracıyla gündeme getirilen Uruguay eski devlet Başkanı Jose Mujika CHP tarafından Türkiye‘ye davet edilmiş ve 'Onur Konuğu' olarak ağırlanmıştı.
Peki kimdi bu Jose Mujika ve CHP için ne anlam ifade ediyordu?
Jose Mujika , 'Soykırım Yasası ' nı çıkaran ve Ermeni Diasporasının'Soykırım 100. Yıl Komitesi'nin Onursal Üyeliğini' kabul eden kişiydi.

Hiç bir CHP‘li de ona ' Siz bu soykırım yalanını hangi gerekçelerle savunuyorsunuz,elinizde ne tür bilgi ve belgeler var..?' diye sormadı.

Şimdi düşünelim..!Bu adamın elinde ne tür bir belge vardı ve bu konuda nasıl bir çalışma yaptı ki bu 'Onur Üyeliğini' kabul etti.Tezleri nelerdi?

Bunun CHP için bir önemi yoktu...

Yeter ki, Türkiye uluslararası düzeyde soykırım yalanı ile yüzleşsin.Her zaman yaptığı gibi 'Çamur at tutmazsa izi kalır'

Olaylar öylesine kombine bir şekilde devam etti ki, AKP‘yi bir yana bırakınız artık devletin altı yavaş yavaş oyuluyordu.Burada da müthiş bir Anglo-Sakson İngiliz aklı devre girdi ve Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir, tam daKılıçtaroğlu‘nun söylemek isteyipte dile getiremediği bir konuyu sahiplenmişti.

Ne idi o..? 'Dersim soykırım anıtı'

'Bir bu eksikti... Almanya'da Yeşiller Partisi, SPD ve Sol Parti ortaklaşa ‘Dersim Soykırımı Anıtı' dikilmesi yönünde önerge hazırlamış. Vatan Partisi Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım'ın uyarıları sonucu, karar tasarısından ‘Soykırım' sözcüğü kaldırılmış. Ancak anıtla ilgili önerge hazırlığı sürüyor. Son kararı Mart sonunda Kreuzberg İlçe Meclisi verecek. Çevre Komisyonu 5 Şubat'ta konuyu görüşecek. Bu konuda itirazı olan yurtseverler Türkiye'yi itibarsızlaştırmak için fırsat arayanlara tepki göstermeli...' ( Melih Aşık,26.01.2016 milliyet)

Şimdilik buraya kadar yazılanların tahlilini yapalım.Çok daha ilginç gelişmeler ve belgeler var...
(Devam edecek...)

İlhan NEZOR



   
2016-06-10
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları