Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 30 Ağustos 2016
İlhan NEZOR
İlhan NEZOR kimdir?
1968 Trabzon doğumlu.Eğitimci bir ailenin çocuğu olması hasebiyle güzel Anadolu'nun muhtelif yerlerinde bulunma ve farklı kültürlerden istifade etme imkanı buldu.Lise yıllarından itibaren çeşitli yerel ve ulusal gazetelerde şiir,makale ve araştırmaları yayınlanmış olup an itibarı ile,Teknokule-En Politik- Epruli -Manşetto ve Bendeyazarım.com'da günlük makaleleri yayınlanmaktadır.İnşaat teknikeri ,evli ve iki erkek çocuk babası...
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Böcek misali incelenen Müslümanlar..! -1
 

thumbs_b_c_482dd60e544f38c3cd6851deb40d5cc9

Dünyadaki gelişmeler ve Müslümanların hızla değişen dengeler noktasında şekillenen tasavvurlarını konu alan bir kaç makale yazdığımı hatırlıyorum. Bunların içerisinde en önemlisi olan yine bu sütunlarda kaleme aldığımız 'Okumayı İkra Bağlamından uzaklaştırmanın Acı Sonuçları ' başlığı altında üç bölüm halinde aktarmıştık.

Ve orada demiştik ki 'Konuya ne kadar hakim olsanız bile kelimeleri savaştırarak sırat köprüsünden geçmek ' gibi bir durumla karşı karşıyasınız.

Dolayısıyla sıradan bir müslüman olarak İslam adına bir şeyler yazmak durumunda kalsanız bile kendinizi bir savaşın içerisinde buluyorsunuz.İçinde bulunduğunuzahval ve şeriatı (durum ve şartları) aktarmanın günümüz Müslümanları açısından ne kadar zor olduğu kanaatindeyim.

Bu açıdan , ele aldığımız konuyu kapattığımı zannediyordum.Ancak bir sağınak halinde üzerimize gelmeye devam eden ve biz Müslümanların da şekillenmesinde önemli rolü olan Oryantalist aklın son zamanlarda yaptığı çıkış bizleri de bu konu üzerinde tekrar düşünmeye sevk etti.

O kadar ki , ilk okuduğumda beynimde şimşekler çaktıran bir müslümantitrinden bahsederek konuya giriş yapacağız...

Gazeteciler İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez‘e 'Kur-an'ı Kerim sizin devletinizin yıkılacağını haber veriyor...' diye hatırlattıklarında Perez‘in cevabı ; 'Kur-an'ın bahsettiği müslümanlar gelsin, o zaman düşünürüz.'

Aman Allah'ım 'Kur'an'ın bahsettiği müslümanlar..!'

Bunu şimdilik not edelim bir kenara...

Geçelim başka bir tespite.

Yine İsrail...

1969‘da İsrail askerleri Mescid-i Aksa‘da büyük bir yangına sebep olduklarında dönemin ve İsrail‘in ilk kadın Başbakanı Golda Meir‘ in aynı paralellikte ki şu sözlerini de hatırlayalım : ' O gece sabaha kadar korkudan uyuyamadım.Zannediyordum ki Müslümanlar dört bir taraftan İsrail'e girecekler.Lakin sabah oldu ve korkulan olmadı.İşte o zaman idrak ettim ki : Biz dilediğimiz her şeyi yapabiliriz,zira bu ümmet uyuyan bir ümmettir.'

Bunu da bir kenara not edelim...

Gelelim günümüzden yine aynı doğrultuda acı bir tespite...

Bir İşid üyesi yol kontrolleri esnasında Hırıstıyan bir çiftin arabasını durdurur.Direksiyondaki adama müslüman olup olmadıklarını sorar .Hırıstıyan adam 'Müslümanız ' der.Bunun üzerine İşid üyesi 'Kur-an'dan bir ayet oku' der. Hırıstıyan adam İncil‘den bir ayet okur. İşid üyesi'Evet,doğru ' der ve adamın yoluna devam etmesini söyler.Yola devam ederlerken adamın karısı : 'Nasıl böyle bir riski göze alabilirsin? Yalan söylediğini anlasalardı her ikimizi de öldüreceklerdi.' diye şikayette bulunur.Kocası gayet sakin bir şekilde ' Meraklanma , Kuran'ı bilselerdi masum insanları öldürmezlerdi.' diye karşılık verir.

Sanırım yeterli...

Şimdi de Oryantalist bu tespitler üzerinden kendimizi sorgulayalım.

Müslümanlara karşı takınılan bu tavır ve aldığımız bu cevaplar,bugünMüslümanların 'Ümmet' bilincinin nasıl törpülendiğini ve bundan dahesaba çekileceklerinden nasıl uzaklaştırılmış olmalarını göstermektedir.

'Ben ne yaptım ki Ümmet bilinci zaafa uğradı ?' sorusunu sormak durumundayız kendimize.

Hiç birimizin Ümmet‘e yabancılaşmak konusunda mazeretimiz olamaz.Ancak bizi birileri bir şekilde ulus devlet sınırları içerisine,meshepçilik,hizipçilik sınırları içerisine hapsetti.Dolayısıyla hepimizin bir hapishanesi var yaşadığımız bu çağda.Ne acıdır ki herkes yaşadığı bu hapishanede çok mutlu görünmektedir.Dolayısıyla bu hapishaneden ancak izin verilen noktaları görebilmekteyiz.

Oysa bir Müslüman için tek boyuta kapanmak kadar büyük bir felaket yoktur.Bugün hala mezhep tartışmalarıyla uğraşıyor olmamız patolojik bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu gösterir.Yani bu durum tedavi altına alınması gereken bir vakıadır.İslami hiç bir müeyyidenin kamusal alanda temsil edilmediği bir dönemde bu tartışmaları yapmak temel bir sorun olarak karşımızda durmaktadır...

Demek oluyor ki biz ' Odanın içerisinde ki Fil'i göremiyoruz...'

( Devam edecek...)

İlhan NEZOR



   
2016-06-22
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları