Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 17 Ağustos 2016
Dilara İSPİROĞLU
Dilara İSPİROĞLU kimdir?
1991 doğumluyum. Aslen Trabzon Sürmeneliyim.İstanbul'da yaşıyorum. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İİBF Kamu Yönetimi 2013 mezunuyum.
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Büyük Türkiye
Büyük bir aşkın meyveleriyiz biz.Nur'un kendi Ruhundan üflediği Hz. Adem ve Hz. Havva'yla başlayan aşkın sevgilisine kavuştuğu İslam'ın tamam olduğu o kutlu Peygamber'in ,Âlemlerin Yaratılma Sebebinin ümmetiyiz biz. Ve o kutlu güllerin sultanının, dinine en büyük hizmeti verenlerin torunlarıyız. Nur'umuza inanmayanların, Sevgilimizi kıskananların, Atalarımıza küfredenlerin seksen yıllık zihinlerimize şırınga ettiği o ezilmişliğin ,isimli kimliksizliğimizin tamamıyla silindiği gündü 15 Temmuz.  
Şehadet şerbetinden içen güzel insanlarımız kazandınız.Kazandık. Sadece bizim için değil Filistin için Suriye için Mısır için Myanmar için Bangladeş için de kazandınız.Rabbim şehadetinizi kabul eylesin. Tez zamanda layık olamasamda bana da nasip etsin. (Amin.)  


  Bu yazıyı yazmak için çok bekledim.Çokça dinledim.Çokça izledim.Ama bir türlü inanamadım,bu millete kendi insanıyla ateş eden zihniyetin kötülükte iblisle yarışacağını konduramadım. Hazmedemedim. Tahmin edemedim.Sonsuz Nur'un maskeli zihniyetinin 15 Temmuz gecesi milletin namusunu, onurunu, canını Big Brother 'ına peşkeş çekip iki dünyasını sonsuz karanlığa batıracağına.

  Kolay değil... O kadar hizmet.. Hepsi ihanet.

  TRT de bildiri yayınlandığında gözlerimdeki yaşlara hakim olamadım.Ama içimde ne şahsi bir korku ne de ümitsizlik vardı. Zihnimde tek soru, 'Bu millete bunu nasıl yaparlar? ',oldu.

  Elbette bu sorunun herkesce yazılıp çizilen kimine basit, kimine göre zor bir sürü cevabı olabilir.Ama ben bu soruyu hayatım boyunca sormaya devam edeceğim.Çünkü bu soru bizi uyanık ve diri tutacak Allah 'ın izniyle.

  Öncelikle bu başarı aynı ezanlara uyandığımız aynı Kıble'ye döndüğümüz aynı secdeye kapandığımız milletimizin başarısıdır. Zamanın ve herseyin Rabbi olan Allah Ramazan ayıyla temizlediği kullarının Şevvaline altı kattıktan sonra bedenlerimizi ve ruhumuzu temizlediği gibi vatanımızıda pisliklerinden temizledi.Şer görünende elbette hayır vardı.

  Bununla kalmadı milletin bir olma ,Tevhidi yaşama arzusunu Abdullah Gül'ün ilk defa bu kadar yüksek çıkan sesiyle,Davutoğlu'nun duruşu veYıldırım'ın kararlılığını Bahçeli'nin vatanseverliğine katarak 70 milyonun seçtiği sağlam irade de sabit kıldı. Ve o irade o gün dünyanın hicbiryerinde görülmemiş şekilde tüm mazlumların duası oldu ve Batı'nın kulaklarını sağır etti.

  Bu mesele darbecilere göre ve onun akıl sahiplerine göre Recep Tayyip Erdoğan meselesidir.Sanıyorlar ki R.T.E 'yi öldürseler bitecek.Sizin meseleniz Erdoğan ama bizim meselemiz Sn.Cumhurbaşkanımız değil.

  Bizim derdimiz Menderes ,davamız Özal ,idealimiz Erbakan ,gururumuz Yazıcıoğlu, zihnimiz Alparslan, yüreğimiz Fatih ve daha niceleri...

  Uyuyan devi uyandırdınız.Artık bu kutlu yürüyüş durdurulamaz.  Sevgili Milletim şimdi söylüyorum mesele ağaç değil. Mesele Büyük Türkiye.

 

Not! Tez zamanda Ayasofya'da namaz kılmak ümidiyle...


   
2016-08-05
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları