İnsanları dinliyorum; ağzından bal akıyor. Öyle bir cümle kuruyor ki, sanırsınız bir numaralı hatip! Senin yanına geliyor; 'sendenim' diyor, başkalarının yanında; 'ben de sizdenim, bakmayın, ben, ötekilerle alay ettim' diyerek ikili oynuyor!

Kim; nedir? Ne değildir, bilmek mümkün değil ilk bakışta. İnsanları bilmek mümkün olamaz mı? Olur elbette. Bakacaksınız; yaptıkları söylediklerine uyuyor mu? Yani söylemi ile eylemi birbirini tutuyor mu? Tabii bunu yaparken, bir iki saatlik, birkaç günlük beraberlik yetmez. Hani güzel bir söz var; 'söyle arkadaşını bana, söyleyeyim seni sana' denir. Şu husus çok önemli ve mutlaka uyulması gerekir; herkesin içinde sureti haktan görünüyor da, tek başına kaldığı vakit şeytanlaşıyor mu? O yüzden; 'yapılan işler, eylemler, niyetlerin sonucudur'. Kim, neye niyet etmişse, neyi tasarlamışsa, o, hareket haline döner, eyleme geçer.

En çok aldatıldığımız konu; insanların maskeleri yüzündendir. Her birimizde maske var! Adeta maskeli hayat, ilke olmuş! A şahsına bir türlü, B şahsına başka türlü hareket çekiliyor!

Bu maskeli tavır, son günlerde daha da kendini belli ediyor! 15 Temmuz darbe girişiminden sonra; kim FETÖ/PDY'den, kim değil ayırmakta zorlanıyor insan! Adama bakıyorsun, demokrasi nöbetlerine katılıyor, eline Türk bayrağını alıp sallıyor, darbeye karşı sloganlar atıyor!... bir de bakıyorsun, bir numaralı FETÖ'cü çıkıyor!

   Maske! 

Diller uzun, kalp virane, 
Gönül iflas, göz bîgane, 
Akıl satılık, beyin divane! 
İnanç lafta, ruh harabe, 
Kur'an rafta, hile şahane!

Yukarıda dediğim gibi, hiçbir hareketinde, hiçbir tavrında; insanlığa, ülkeye, dini değerlere, milli şuura... saldırı söz konusu değilse, hayatı boyunca hep insanların yararına çalışmışsa, devletine, milletine hizmeti şiar edinmiş, elif gibi olmuşsa, böyle insanlara güvenilebilir. Güven konusunda; 'bu bizim tarikattan değil, bu, Türk değil, bu benim partimden hiç değil...bu, bana parasal yardım etmedi, himmete katılmadı...'diyerek insanları ötekileştirmekle kindar toplum yetiştiririz!

Resulullah'a soruyorlar; 'Ya resulallah! Kıyamet ne zaman?' diye. O değerli insan; 'İş, ehil olmayan ellere verilirse kıyameti bekleyin' cevabını vermiş. Devletin ayakta kalması, işi ehline vermekten geçer. Bu, benim yakınım, benim akrabam, benim yandaşım, namaz kılıyor, çok dindar....gibi uygulamalar sıkıntı veriyor! Bilmem anlatabildim mi?

Elif

 

Nedir Elif?

İnancında; dimdik olmak,

Hayatında kula kulluk yapmamak,

'Emrolunduğu gibi dosdoğru olmak',

Sıratı müstakinden başka yola sapmamak.

Elif; Kıyamdır, ayakta duruştur, kararlılıktır!...

Sözünün eri, evinin eri, eşinin feri olmaktır!

Bakarken elif, söylerken elif, yaparken elif!...

Elif; ilk olmaktır, ön sırada durmaktır,

Baba olmak, eş olmak, kardeş olmak,

Sırdaş olmak, yoldaş olmaktır!

Elif; kötülere hasım, hayırlara hısım olmak,

Gariplere hemdem, kimsesize tılsım olmaktır!...

Elif; Komşusu açken tok yatmamak,

Kimseye yan gözle bakmamak,

'kendi için istediğini başkası için de istemek',

Dünya çıkarı için kimseye küsmemektir!...

Elif, adam olmak, adam kalmaktır!

Elif; yaratana tam kul olmaktır!