Mustafa EROL
|
|||
![]() Artvin’in Yusufeli ilçesinde 21.03.1965 tarihinde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimimi Akyazı, Sakarya’da tamamladı. Ege Üniversitesi, Fen Fakültesi, Fizik Bölümü’nden 1986 yılında mezun oldu. Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile İngiltere Lancaster Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktora eğitimini Yoğun Madde Fiziği üzerine yaptı. Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi’nde 1993 yılında yardımcı doçent, 1995 yılında doçent oldu ve 2001 yılından bu yana profesör olarak çalışmaktadır. Bugüne kadar yaklaşık 70 bilimsel makale ve 3 adet kitap katkısı yayınlamıştır. Ulusal ve Uluslararası kongre ve sempozyumlarda yaklaşık 65 bildiri sunmuştur. Son yıllarda özellikle “Bilinç” ve “Kuantum Fiziği” ilişkisi üzerine çalışmalar yapmaktadır. Türk Fizik Derneği İzmir Şubesi ’nin 2004 yılından beri başkanlığını yürütmektedir. 2009 yılından beri Beşiktaş kongre üyesidir. Web: http://kisi.deu.edu.tr/mustafa.erol https://twitter.com/profmustafaerol Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Günümüzde Medya ve Etkileri | |||
![]() Bu durum aslında sadece ülkemize özgü bir durum değil belki ancak ülkemizdeki medya-siyaset ilişkisi artık akıl almaz boyutlara ulaşmış bulunuyor. Bundan 20 yıl kadar önce ülkemizde özel televizyonların ve radyoların ortaya çıkmaya başladığı günlerde böylesine bir problemin ortaya çıkabileceğini tahmin etmiştim aslında ama bu kadarını değil. Benim için TV yıllar önce önemini yitirmişti zaten. Özellikle açık bir şekilde 'senaryolaştırılmış ve kurgulanmış' sözde tartışma programları beni televizyonlardan uzaklaştıran ilk uygulamalar olmuştur. Daha sonraları ortaya çıkan insanların özel yaşamlarını tüm çıplaklığıyla ortaya koyan 'televole' tarzı programlar, haberlerin adeta magazin programlarına dönüşmesi ve daha niceleri... Bugün artık çok net görünüyor ki her medya kuruluşu desteklediği siyasi kuruluşun politikalarını destekleyecek yönde son derece yanlı yayınlar yapmaktadır. Bu durum yaşanmakta olan fiili bölünmeyi ne yazık ki daha da derinleştirmektedir. Daha önce hiçbir iktidar döneminde 'taraflı medya' kavramı bu düzeylere ulaşmamıştı. Daha önce hiçbir siyasi iktidar medya üzerinde böylesine yoğun siyasi, psikolojik ve ekonomik baskılar uygulamamıştı. Toplum olarak yerel olsun, ulusal olsun, uluslararası düzeylerde olsun tek bilgi edinme kaynağımız elbetteki medya kuruluşlarıdır. Medya bize neyi nasıl verirse biz onu almak durumundayız ve bu konuda ne yazık ki başka çaremiz yoktur. Bugün sahip olduğumuz hemen hemen tüm bilgi ve görüşler medyanın bize 'servis ettiği' bilgilerden kaynaklanmaktadır. Bu durumun belki tek istisnası ve gün geçtikçe de etkilerini artıran 'sosyal medya' ve özellikle 'twitter'dır. Twitter sayesinde artık milyonlar herhangi bir medya patronunun veya siyasi liderin baskısı ve kontrolü olmaksızın özgürce gördüklerini, bildiklerini ve görüşlerini paylaşabilmektedir. İşte bu nedenle de son gezi parkı olayları esnasında siyasiler sosyal medyayı 'twitter belası' diye ifade etmek durumunda kalmışlar ve bir nevi acizliklerini dile getirmişlerdir. Özgür medya ve haberleşme açısında twitter hiç şüphe yok ki devrim niteliğinde bir uygulamadır ve buna benzer uygulamaların yakın bir zamanda kesinlikle ortaya çıkacağını tahmin etmek hiçte zor değildir. Twitter ve ortaya çıkabilecek benzeri uygulamalar sayesinde milyonlarca insan fiziksel sınırlama olmaksızın anlık hem bireysel hem de toplu olarak haberleşebilecek ve paylaşımlarda bulunabilecektir. Bu anlamda gün geçtikçe baskıcı, tehditçi, şantajcı siyasilerin etkinliği de bir anlamda azalacak ve eminim yıllar sonra bu durum tamamen ortadan kalkacaktır. Bugün artık devir baskı, şantaj, tehdit ve korkutma devri değildir. Ne kadar çabalarsanız çabalayın uygarlığımızın bilim ve teknolojideki gelişmelere dayalı olarak çizdiği rotayı değiştiremezsiniz ve siz de o rotaya uymak zorunda kalırsınız. Hiç kimse kendisini bu noktada fazla zorlamasın derim... Prof. Dr. Mustafa EROL https://twitter/profmustafaerol [email protected] http://kisi.deu.edu.tr/mustafa.erol/ |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2013-08-11 | |||
|
|||