YAZARIN SAYFASI | |||
Cami-Cemevi Projesinde Derin Refleksler | |||
![]() Güzel olanı alkışlamak erdemdir. Büyüklerimiz, yapmak zor bozmak ise kolaydır, derler. Yapmasak bile yapanı takdir etmek lazım. Ankara'daki proje için destekleyici olan işadamlarımızı tebrik ediyoruz. Allah hayırlarını kabul etsin. Malcom X, hapishanede tanıdığı İslam'ı kabul etti ve Müslüman oldu. Vesile olan kişi Elijah Muhammed idi. Elijah'ın benimsediği İslam ırkçı bir yaklaşımdı. O'na göre İslam, Beyazlardan nefret eden ve yalnızca siyahi insanların sahip olabileceği bir dindi. Malcom X, kabiliyetli bir insandı. Kısa zamanda camia içinde benimsendi ve herkesin dinlediği hatip haline geldi. Malcom X, Kutsal Hac vazifesi için gittiği Mekke de İslam Dininin doğru yüzünü öğrendi. Kâbe'de onlarca farklı ırktan insanın omuz omuza verip namaza durduğunu gördü. Beyaz bir insanla selamlaşıp musafaha etti. Amerika'ya döndüğünde yerinde ırkçılıktan sıyrılmış sade bir insan vardı. Fakat onun bu hali derin güçlerin işine gelmedi. Çünkü onlar gerilimden besleniyordular. Siyahla beyazın kavgası onlara güç katıyordu. Sonra tehdit telefonları almaya başladı. Ve nihayet 21 Şubat 1965 günü bir konferansı sırasında karanlık ellerin suikastı ile şehit edildi. Gandi için de durum aynı oldu. Ülkesinin bağımsızlığa kavuşmasına vesile olunca, Hindistan için milli, manevi lider haline geldi. Sonraki yıllarda Müslüman ve Budistler arasında çıkan ayrılık düşüncelerini engellemek için çok uğraştı. Ölüm oruçları tuttu. Müslümanların lideri Muhammed Ali Cinnah'a bir defasında, 'Al şu testere ile beni ikiye böl fakat Hindistan'ı bölme' dedi. Dini törenlerde Budist ilahilerle birlikte Kur'an-ı kerimden ayetler okuttu. Takip ettiği bu yöntem, aşırılık yanlısı Budistler tarafından tenkit aldı. 30 Ocak 1948 günü Yeni Delhi de gece yürüyüşü yaptığı bir sırada suikastçı tarafından vurularak öldürüldü. Dünya tarihine girmiş daha pek çok örnek saymak mümkündür. Demokratik düzenin rayına oturmadığı ülkelerde, derin güçler rol oynar. Yönetime müdahale eder, rant ve makam elde ederler. Önlerine çıkan her müspet engeli bertaraf etmeye çalışırlar. Ülkemizde Alevi-Sünni kavgası uzun bir süredir körükleniyor. Her iki kesim arasındaki köprüler tahrip ediliyor ve aralarına ulaşılmaz uçurumlar açılmak isteniyor. İşte tam bu zamanda, kardeşlik köprülerinin kurulmaya çalışılması derin mahfillerde rahatsızlık yapmış olmalı. Mozaiğimiz içinde bulunan renk ve desenler zengin bir kültür mirasına sahip olduğumuzu gösteriyor. Asırlar içinde oluşan bu birikimden kimse rahatsızlık duymamalıdır. Her kesi kendi konumunda kabul etme ve hoşgörüye her zaman ihtiyacımız var. Bu gün sol grupların tahrik edilmesi ile oluşan rahatsızlık, yarın dindar insanlar arasında da oluşturulabilir. Herkesin şu soruyu kendine sorması gerekir: Alevi ve Sünnilerin aynı bahçede kardeşçe yaşamaları kimi rahatsız edebilir? İnsanların inancına ve yaşayışına saygı göstermek gerekir. Nefret ve ötekileştirme barışçı bir toplum yapısına terstir. İnanışlar, çoğunluk ve azınlık psikolojisi ile yönetilemezler. Herkes kalbi inanışı konusunda hürdür. Alevi ve Sünni kardeşlerimizi buluşturan proje güzeldir ve milletimize hayırlı olsun. |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2013-09-21 | |||
|
|||