Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 22 Ekim 2013
Mehmet Akif ŞAHİN
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Demokrasiyi çarmıha geren havariler
Şehir gerinmiş uykusundan uyanıyor, kanatları gecenin koyusundan çıkarmış, güneşin ışığıyla besleniyor, uykusuna doymamış, yerçekimine karşı direniyor, şehir bir dişi kuşun altı kanadıyla uçuyordu, yediydi birini bir önceki zamanın kıtlığında kaybetmişti. Bazen bu kanatlar artar bazen azalırdı. Bazı zamanlar bu kanatlar farklı renklere bürünürdü, bazen bir kelebeğin kanadıyla dalgalanırdı.
Ülkemizin diğer kentlerinde olduğu gibi bu şehirde ilk demokratik seçimler yaklaşık yarım yüzyıl önce denenmeye başlanmıştı. Bu ülke ne kadar sancılı dönemler geçirmişti. Bir zamanlar bu şehir bu ülkenin sancılarını en yoğun yaşayan bölgesiydi. Zaman oldu bu sancılar bir gölgenin etrafında bir kıvılcıma dönüştü. Zaman oldu sükûnetin dizinde ağladı. Bu ülkenin tarihi gibi bu şehrin geçmişinde karanlık olan dönemler oldu. Demokrasinin tabiatıyla gelişen toplumsal dinamiklere göre enteresan siyasi yapılar oluştu. Genel bir bakış geliştirmek bu konuyu daha anlamlı kılar, bunun için şehre ve insana bir misyon oluşturmak gerekir, bu ülkeyi ve siyasetini tanımamızı kolaylaştırır

Siyaset kurumunun ana unsuru siyasi partilerdir. Toplumu temsil eden bu oluşumların en önemli unsuru iktidar partisi ve ana muhalefet partisidir. Diğer partilerin durumu daha az yoğunlukta tartışmaya açılabilir. İktidar partisi niteliğini kazanan oluşumlar, halkın teveccühünü kazanmış; halkın özlem duyduğu, değişim ve yönetilme şeklini ifade eden söylevleri taşır. Bunlar; seçim beyannamelerinde halka açıklanır. İktidar partisi, halkın sorunlarını ve çözümlerini deklare eden, bunu halka taşıyabilen karizmatik bir lider çevresinden şekillenir. İktidar olan parti, bütün halkı kucaklayan söylevlerini halka anlatabilen kişinin karizmasıyla şekillenir. Seçim öncesinde ve sonrasında bunu gerek çılgın bir proje gerekse gecekondu siyasetiyle ifade edebilendir. Demokrasilerin temel özelliği; halkın siyasetçiye verdiği sorumluluk ve yetkiyi, siyasetçinin halk için yasalar ve hukuki sınırlar içinde kullanmasıdır. Demokrasilerin temel amacı temsilde eşitlik ilkesini yaşatabilmektir. İleri demokrasilerde bu daha gelişmiş yöntemlerle oluşturuluyor. Ancak ülkemizin bazı özel durumları tartışmalı kabul ediliyor, toplumsal sayılan milli manevi değerlere olan ilgi etnik ideolojik cemaat, tarikat ve legal-illegal örgütsel gerekçeler demokratik yaklaşımları daha bir ilkel hale sokuyor. Bu gün partilerin içinde bulunduğu koşullar, ulusal manada teşkilatlanma ve teşkilatların partiye ve ülke demokrasisine katkısı tartışmalı bir şekilde devam ediyor. Bu gün devlet kurumlarındaki jakopen tavır ve yaklaşımlar siyasi partilerin zihniyetlerine de yerleşmiş durumdadır. iktidar partisi dahil olmak üzere adayları tespit etme stratejisi tamamen partilerin en merkezinde illere kadar uzanan bir çeteleşme güç birliği ve ekonomik sosyal rant haline dönüşmüş durumdadır. Bu gün siyasi alanda hizmet etmek isteyen bireyler önündeki en önemli açmaz demokrasinin kendine has sıkıntıları değildir. Öncelikle kendi şehirlerindeki partilerin teşkilatlarında bulunan milletvekilleriyle bağlantılı olan sorunlarıdır. Bir vatandaş veya siyaset camiasına yönelmek isteyen bir hizmet isteklisi bu çeteleşmiş siyasi odaklar ile öncelikle mücadele etmek durumdadır. Daha sonra merkeze yaklaştıkça bu odaklaşma ve çıkar ilişkileri daha bir zorlaşır duruma gelmektedir. Bu iktidar partilerinin yapılarında daha yaygın hale gelmektedir. Diğer partiler bu durumda siyasi ve sosyal ağırlıkları oranında aynı yapılanmayı kazanmışlardır. Partilerin vekil sıralamasına baktığınızda genelde ilk sırayı ekonomik veya siyasi rant kazanmış bir vekil veya aday alır. Bu iş geçmişte kendine iş adamı kimliği almış ya da onlarla çok sıkı bir çıkar ilişkisi olmuştur. İkinci sıra genelde bürokrat ve yerel taşra teşkilat yönetiminden gelen mevcut güç odaklarına mesafeli durabilme yeteneği olan kişiler arasında tercih edilir. üçüncü sıranın özelliği ilk ve ikinci sıradakilerin nitelikleriyle birlikte farklı bir siyasi vizyon kökeninde gelen merkez teşkilatla yakın ilişkileri olan şahıslar tercih edilir. Dördüncü sıra adayı kökleri eskiye dayalı bir siyasi çizginin mirasçısı olmasıyla birlikte geçmiş dönemlerin sivil ve devlet kurumunda görev almış sadece emeklilik dönemini geçirecek siyasi ve ekonomik rant peşindeki hırs kurbanıdır. Ayrıca merkez teşkilatına yakın olan atama usulüyle sıralamaya girenler ayrı bir demokratik tangonun habercisidirler. Bu sıra böyle illere göre veya bölgelere göre değişebilir. Bu gün demokrasinin önemli bir sorunu da seçim meydanlarındaki üslup sorunudur. Uzun bir tartışma konusudur.

Ancak gerçek demokrasinin gelişiminin önündeki en büyük engel yine siyasi çeteleşme içinde aranmalıdır. Özellikle partiler içindeki bazı odaklar taşra teşkilatlarından başlayıp merkeze doğru uzanan çıkarcılığa dayalı bir titan zinciri oluşturmuş durumdadırlar.  Buralarda yer alıp başarılı gibi görünen siyasetçiler liyakat sahibi kişiler olmasıyla bir ilgileri yoktur. En iyi yönetici olma niteliği de taşımazlar. Halkı en iyi tanıyıp onların sorunları gerçekçi şekilde çözebilecek kişiler hiç değillerdir. Bunlar kendini mevcut parti liderlerine en iyi sunabilenlerdir. Halka demokrasi havarisi olarak tanıtmayı en iyi becerebilen kişilerin şansı daha çok değildir.  siyaseti güncel manada tele-vole veya magazin bir imajla vizyon edebilendir.  Bu havarilere ve bunlara inanan vatandaşlara selam olsun!



   
2013-10-10
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları