Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 22 Ekim 2013
Hülya TÜRK BOYACIOĞLU
Hülya TÜRK BOYACIOĞLU kimdir?
Lise öğrenimi sırasında edebiyata ilgisi olduğunu gören öğretmeni Necati Demirci’ nin teşviki ile yazmaya başladı. Uzun yıllar öyküler ve denemeler yazdı. Gazete ve dergilerde öyküleri yayımlandı. Yurt içinde ve yurt dışında çeşitli kültürel ve sanatsal etkinliklere katıldı. Yazarlığının yanı sıra sanatsal fotoğraf çalışmaları da mevcuttur. Çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yapmaktadır. Yazın hayatının yanı sıra, özel bir şirkette yönetici olarak iş hayatına da devam etmektedir. “Yürek Yangınları” adında bir öykü kitabı ile “Aşka Pervane Ömürler” adlı bir romanı mevcuttur. İkinci romanı ve ikinci öykü kitabının çalışmaları devam etmektedir. www.sarikoza.com adında edebiyat sitesi sahibidir. https://www.facebook.com/hulya.turk.169
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Zaman Yolcusunun Kadınları
Zaman aleyhe işliyor, ağır aksak ilerleyen bir yaşlı gibi...

Günler tükeniyor, içimizde düş kırıklıkları...

Hayal düzlüklerinde sürünüyor aklım ve dağların ulu başları kadar özgürken özgürlüğe giden yollar neden kapatıldı birer birer?

Yüreğim kaygılı...

İçimde yılların birikmişliği.

Ve kadınlar...

Dağınıkken tüm dünya, karışıkken tüm sesler sizin sayenizde çıkar her karanlık aydınlığa...
  Kadın istemezse dünya durur, öyleyse durdurun bu hırsı, öfkeyi... İnsanlığa aykırı söylemleri... Ve çektirin kirli elleri üstünüzden... Ve gösterin kadının yaşamdaki yerini bir kez daha anlamayan kafalara, görmeyen gözlere... Kazıyın beyinlere kadınsız erkekliğin hiç olduğunu...


Görüyorum ki kadınlarda hüzün var, işte o zaman esiyor başımda kaygısız rüzgârlar.

Siyah bir örtü kaplamış ülkemi, yağmur mu yağıyor yoksa kadınların gözyaşları mı ıslatıyor etrafımı bilemiyorum.

Ülkemde onca yoksulluk varken, gerçek zannettikleri yalancı bahara inanmış olanlar; atalarımızın al kanlarıyla boyanmış her karış toprağımız yavaş yavaş altımızdan kayıyor,

Etrafımızı ebemkuşağı saracak sanmayın, hey gidi günler diyeceğimiz zamanların yolculuklarında kimileri anlamsızca bağıracak, kimileri ise çaresizce ağlayacak. Ateşten bir çemberin içinden geçerken kimileri umutsuzca çırpınacak,  kimileri ise teslim olacak. Herkesin içinde olduğu ama belki henüz görmediği, göremediği bu çemberin içindeki alevler kimine acı verirken bazılarına huzur verecek.

İşte o anda zaman duracak, her sabah doğan güneş bir sabah doğmayacak.

Bir varmış, bir yokmuş gibi...


   
2013-10-11
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları