Değerli Okurlarım bu yazımda 10 Kasım 2013 Pazar gecesi 23 15 ‘te Habertürk TV kanalında canlı olarak yayınlanan ‘Öteki Gündem' programına konuk olarak katılımım ile ilgili yaşadıklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Öncelikle Öteki Gündem programının yönetmeni 10 Kasım Pazar günü saat 23 15 te Habertürk TV kanalında ‘Öteki Gündem' programına katılmam için bir teklifte bulunuldu. Ben de konu olarak ‘Bilim, Felsefe ve Bilinç' konuşulacağını yönetmenden öğrenerek olur katılabilirim dedim. Daha sonra bir başka katılımcının özellikle parapsikoloji konusunda konuşacağını öğrendiğimde programın bilimsel zeminden kayabileceğini düşünerek kaygılarımı programın yönetmeni ile paylaştım. Ben bu arada kendi konuşmak istediğim başlıkları yaklaşık 20 madde halinde hem yönetmenı hem de sunucu ile paylaştım ve benim konularım konusunda hiçbir geri dönütte bulunulmadı. Daha sonra sunucu beni arayarak programda bilimsel zeminde çıkılmayacağı konusunda söz verdi ve bende zevkle katılabileceğimi teyit ettim.

Daha sonra Pazar günü öğleden sonra hem gazete ilanından hem de TV de yayınlanan program fragmanından bir duacı ve ilahiyatçın da programa katılacağını öğrendim. Bunun üzerine hemen sunucu ve yapımcıyı aradım ve her ikisinin de telefonları kapalı idi. Böylece programa katılmak zorunda bırakıldım. Program öncesinde sunucudan bana söz vermesini ve bilimsel çalışmanın ilkeleri ve bilimsel bilgi konusunda konuşmak istediğimi söyledim. Sunucu bunu kabul etmeyerek bir ‘seccade' olayından programa giriş yapacağını söyledi ve öyle de yaptı. İzleyenler bilir daha sonra program bolca ayetler, cinler, periler, önceden bilmeler üzerinden yürütüldü. Benim sunucuyla mutabık kaldığım tek bir başlık bile açılmadı ve ben programdan bu şekilde dışlanmış ve düşürülmüş oldum.

Şahsen insanların inançlarına sonuna kadar saygı duyarım ancak benim en son isteyeceğim şeylerden biri bir din adamıyla TV de karşı karşıya gelmektir. Zira ‘bilim' ile ‘din' arasında ortaya çıkış şekilleri ve çalışma prensipleri açısında mantıklı bir ilişki kurulamayacağını düşünüyorum. Konu haliyle dini bir sohbete dönüşünce ben de susmak ve geri çekilmek zorunda kaldım ve bilinçli olarak sustum. Oysaki asıl amacım bilim, felsefe, bilinç ve bilimsel bilgi konularında bazı bilgileri paylaşarak halkın bilime daha fazla saygı duymasını sağlamaktı. Ne yazık ki tüm yaşananlar bütün bunları engellemiştir.

En içten sevgi ve saygılarımla...

Prof. Dr. Mustafa EROL