Hülya TÜRK BOYACIOĞLU
|
|||
Hülya TÜRK BOYACIOĞLU kimdir? Lise öğrenimi sırasında edebiyata ilgisi olduğunu gören öğretmeni Necati Demirci’ nin teşviki ile yazmaya başladı. Uzun yıllar öyküler ve denemeler yazdı. Gazete ve dergilerde öyküleri yayımlandı. Yurt içinde ve yurt dışında çeşitli kültürel ve sanatsal etkinliklere katıldı. Yazarlığının yanı sıra sanatsal fotoğraf çalışmaları da mevcuttur. Çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yapmaktadır. Yazın hayatının yanı sıra, özel bir şirkette yönetici olarak iş hayatına da devam etmektedir. “Yürek Yangınları” adında bir öykü kitabı ile “Aşka Pervane Ömürler” adlı bir romanı mevcuttur. İkinci romanı ve ikinci öykü kitabının çalışmaları devam etmektedir. www.sarikoza.com adında edebiyat sitesi sahibidir. https://www.facebook.com/hulya.turk.169 Email: [email protected] |
|||
YAZARIN SAYFASI | |||
Seçim Barajı | |||
Seçimlerde kanunlarca belirlenmiş oy oranlarına göre, Meclis'e girecek siyasi partilerin belirlenmesini sağlayan uygulamanın adıdır 'seçim barajı'...
Kanunla belirli oy oranlarına ulaşan partilerin mecliste temsil edilmesini sağlar. Ancak dünya ülkelerinin seçim barajlarına bakıldığında ülkemizde en yüksek seçim barajı oranının uygulandığını görürüz. Şöyle ki; Almanya, Belçika, Estonya, Gürcistan, Macaristan, Moldova, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, %5 seçim barajı uyguluyor. Bunu %4 seçim barajı ile Avusturya, Bulgaristan, İtalya, Norveç, Slovenya, İsveç, izliyor. İspanya, Yunanistan, Romanya, Ukrayna, % 3 lük baraj uyguluyor. Danimarka %2 Hollanda 0,67'lik oy barajı ile seçimlere giriyor. İsveç, Finlandiya, İrlanda ve İzlanda gibi ülkeler ise seçim barajı uygulamayarak kendisi gibi düşünmeyen partilerin de yönetime katkı vermesini sağlıyor ve böylelikle seçim konusunda adaleti tesis etmiş oluyor. Dünyada en yüksek seçim barajı iki ülkede uygulanıyor. Rusya'da %7 Türkiye'de %10. Dünyada adaletsizlikler listesinde yine liste başıyız. Türkiye'de uygulanan bu seçim barajı sisteminin, bağımsızlar hariç, tüm partilere uygulanmasının ne kadar adaletsiz bir dağılım yapıldığını gösteriyor. Bu gibi durumlar otoriter rejim doğuracağı gibi 'astım kestim yaptım' gibi kavramlar da hükümet eliyle günlük hayatımıza müdahaleye kadar girmiş oluyor. Ayrıca % 10 luk barajı aşamayan partilere oy verenlerin oyları da çöpe gitmiş oluyor. Bu uygulama 12 Eylül darbe yasası ile girdi hayatımıza. O günden bugüne hiç bir partinin çabası olmadı bu uygulamayı kaldırmak için. Zira seçim barajının arkasına sığınıp kirli siyaset yapmak işlerine geldi. Aradan geçen uzun yıllara rağmen adaletsiz uygulama devam ediyor. Dünyada bir benzeri daha yok. Her lafın başında 'biz ülkeye demokrasiyi getirdik, adaleti getirdik' diyen Başbakan İktidara geldiğinden beri ülkede değişmedik kanun bırakmadığı halde nedense bu kanunu değiştirmekte pek istekli davranmıyor. Diğer partiler tarafından gündeme getirilmek istendiğinde ise mecliste gündeme alınması dahi Ak Partililerin oybirliği ile reddediliyor. Adalet ve Kalkınma Partisi, ismindeki Adalete yaraşır bir şekilde demokrasiye ve özgürlüğe inanıyorsa seçim barajını düşürmelidir. İşte o zaman Türk Milleti, önümüzdeki genel seçimlerde her görüşün mecliste temsil edilebildiği bir barış ortamının olduğundan emin olacaktır. Şimdi gösterin Kasımpaşalı olduğunuzu ve yönetimde istikrarı sağlayın Sayın Başbakan. |
|||
![]() ![]() ![]() |
|||
2013-11-14 | |||
|
|||