Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 06 Temmuz 2014
Ş.Mehmet ÇET
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Uyan Türkiye Oyun Büyük!
Ülkemizde son zamanlardaki olayları yan yana getirmeye çalışalım,

7 Şubat Hakan Fidan'ın Savcılığa çağrılması ( Amaç tutuklamak Hakan Fidan üzerinden Başbakanı iktidardan indirme hareketi.)

Ocak 2013'te Barış ve Kardeşlik projesi kapsamında başlatılan çözüm süreci,

27 Mayıs 2013'te Taksim Gezi parkı olayları ( ağaçların kesilmesi bahanesiyle yapılan olaylar )

17 Aralık 2013'te rüşvet ve yolsuzluk kamuflajıyla yapılan mini darbe operasyonlarının sırrını çözmek için geçmişe bir göz atmakta fayda var.

Sayın Adnan Menderes'i idama götüren sürece bakmamız yeter.

1950 yılında iktidara gelen Menderes hükümeti ( DP iktidarı ) ülkede hızla reformlar yaparak başta ekonomi ve demokratikleşme adımlarıyla ülkeyi ayağa kaldırmıştı, bununla beraber dış politikada ivme kazanmıştı.

Menderes, aynı Erdoğan gibi yerinde durmayan bir başbakan,

Devamlı yurtdışı seyahatlere çıkıyor, önemli anlaşmalar yapıyordu.

Başbakan Menderes, Türkiye'nin eksiklerini birinci elden tespit edip, çözüm yolları arıyordu.

Bunu bir örnekle açıklamakta fayda var.

Ülkenin bir tarım ülkesi olduğunu, ürünün bol olduğunu fakat ülkenin bu ürünleri işleyecek sanayi alt yapısı ve tarımda sanayileşmeyi gerçekleştirecek teknoloji ve sermayenin yeterli olmadığını tespitinden sonra çalışmalara hız veriyor.

İlk önce 1959 yılında Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan Amerika'ya gidiyor. ABD başkanı ile görüşmelerinde ABD'den 300 milyon Dolar kredi  talep ediyor sanayileşme altyapısı için.

ABD başkanı ise şu cevabı veriyor; Türkiye NATO ittifakı içinde bir tarım ülkesidir. Bunu yapamazsınız diyor ve kredi talebi ret ediliyor.

Açıkça bizim istediğimiz gibi yaşarsınız, biz ne dersek o olur, halkın sizi iktidar yapması önemli değil diyebiliyorlar.

Bugün ise Çin ile yapılan füze anlaşmasını örnek göstere biliriz. NATO'ya bağlısınız başka ülkelerden alamazsınız diyebiliyorlar çok rahatlıkla.

İşte 27 Mayıs 1960'ı başlatan süreç de, Menderes hükümetinin ülkeyi kendi ayakları üzerine inşa etmek istemeleri ve bunu yapmak için parayı bulma girişimleriyle başlıyor.

Sanayileşme altyapısı için ihtiyaç duyulan sermayeyi ABD vermeyince Menderes hükümeti yönünü Rusya'ya çeviriyor.

1960 Ocak ayında Türkiye'den bir heyet Moskova'ya gidiyor ve görüşmeler olumlu sonuçlanıyor.

Adnan Menderes, Moskova'ya gideceğini Nisan ayında açıklıyor.

Bugün ise Başbakan Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanına Şanghay beşlisine katılma isteğini belirtmesi.

Menderes tek parti dönemi olan CHP zamanında Türkçe okutulan ezanı tekrar Arapçaya çeviriyor, yasaklanan Kuran kurslarını serbestleştiriyor.

Dış politikada ise,

1952 yılında NATO ile üyelik anlaşması imzalanıyor.

ABD, Rusya, Avrupa'dan Hindistan'a kadar ilişkiler geliştiriliyor, bugün olduğu gibi.

CHP'nin iktidar olduğu tek parti döneminde içine kapanan dışarıya açılamayan Ankara hükümeti DP iktidarı döneminde başta ABD başkanı olmak üzere birçok ülke lideri ülkeyi ziyaret etmişlerdi.

İkinci Dünya Savaşı'na kadar Irak petrollerinden pay alıyordu Türkiye.

Irak'la yapılan Bağdat paktı anlaşmasıyla ülkenin ekonomik ve enerji sorununu çözmeye çalıştı, bugün olduğu gibi.

Türkiye bölgesel bir güç olacak.

Bağdat Paktı anlaşmasından bir süre sonra 1958'de Irak'ta çok kanlı bir darbe ile iktidar el değiştirince Irak ve Türkiye ilişkileri de kesiliyor.

 1959 yılında Kıbrıs görüşmeleri için İngiltere'ye giden Adnan Menderes ve arkadaşlarını taşıyan uçak inişe geçtiği sırada 'teknik bir arıza' sonucu düşüyor.

21 kişilik yolcu ve mürettebattan oluşan Türk heyetinden yedi kişi kurtuluyor.

Kazadan sağ kurtulanlardan biri de Menderes.

İbret almak için tarihi hafızamızı sürekli tazelemek gerekiyor.

Geçmişten ibret alınsaydı tarih tekerrür etmezdi diyor şairimiz Mehmet Akif Ersoy. 

27 Mayıs'ta darbe gerçekleşiyor.

27 Mayıs darbesini yapanlar, sürekli NATO'ya bağlı olduklarını tekrarlıyorlardı.

1960 askeri darbesini yapanlar Demokrat Parti'yi neyle suçlamışlardı:

Örtülü ödenek paralarını zimmetine geçirmek,

Afganistan Kralı tarafından hediye edilen bir Afgan tazısını hayvanat bahçesine satmak, bunun adını köpek davası koydular.

Gayrimeşru çocuğunu öldürmeye azmettirmek.

Bir Alman hizmetçiye döviz tahsis etmek,

Medyaya Menderes'in kasasında kadın iç çamaşırı bulduklarını iddia ettiler.

Demokrat Parti ve temsilcinin isimleriyle birlikte bebek, köpek davası deyip yolsuzluk, devleti soymak, ahlaksızlık gibi kavramları kullanarak zihin operasyonu yaptılar.

17 Aralık'ta yolsuzluk ve rüşvet adı altında operasyonlar yapıldı amaç algı oluşturup Ülkeye karşı açılan ekonomik ve finans savaşını arka plana atmaktı.

Rusya ile ilişkileri başlatan 3 kişi; Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan, sudan gerekçeler öne sürülerek idam edildiler.

Onlar astı, halk kahraman yapıp anıtını dikti

İdam kararı verenler, Menderes'ten o kadar nefret ediyordu ki, idamdan sonra Menderes'in evine gidilerek evin kapısına idam hükmünün bir suretini astılar ve idam edildiği gün yapılan bütün giderlerin parasını eşi Bayan Menderes'ten aldılar.

 1950-1960 arasındaki Bağdat Paktı ve Rusya'ya dönük politikanın oluşturduğu bu tablo Ortadoğu'da batıyla farklılaşan politikanın ardından Rusya ile Şanghay beşlisine bizi de alın teklifi ile netleşen ve Gezi olaylarıyla başlayan yolsuzluk olayı ile savaşın alenileştiği 2013 yılındaki resmi üst üste koyarsak.

Dış güçler, iç güçler ve nefret aynı, sadece şahıslar farklı.

Amaç büyüyen, gelişen, kendi başına karar veren bir Türkiye istenmediğidir.

Oyun büyük, bu gerçekleri görüp uyanmak lazım.

Günün sözü: Mahalledeki tüm köpeklerin aynı anda havlaması asla tesadüf değildir. ( Çin atasözü )

Kalın sağlıcakla


   
2014-01-03
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları