Bu sayfadaki içerik, Adobe Flash Player'ın daha yeni bir sürümünü gerektiriyor.

Adobe Flash player Edinin


GÜNDEM POLİTİKA DÜNYA EKONOMİ SPOR 01 Şubat 2016
Adem GÜRSAL
Adem GÜRSAL kimdir?
OBJEKTİF GAZETESI KÖŞE YAZARI -FRANSA */////////* YALOVA PUSULA GAZETESİ KÖŞE YAZARI - YALOVA *////////* 53 RİZE DERGİSİ FRANSA TEMSİLCİSİ *//////////* GAZETECİLİĞE YENİ ŞAFAKTA BAŞLAMIŞ (2006-2010) */////////* Karadeniz'de SON NOKTA GAZETESİ'NDE KÖŞE YAZARI OLARAK BAŞLADI (18.11.2013 ) */////////* UETD STRASBOURG TANITIM VE MEDYA BAŞKANI / FRANSA */////////* UETD ALSACE BÖLGE'Sİ TANITIM VE MEDYA BAŞKAN YARDIMCISI / FRANSA */////////* 07-31 mayıs 2015 Milletvekili genel seçimlerde Ak parti Fransa / Strasbourg seçim koordinasyon Başkan yardımcılığını yürüttü.*/////////* 1 Kasım 2015 Milletvekili genel seçimlerde Ak parti Fransa / Alsace Bölegesi seçim koordinasyon Başkan yardımcılığını yürüttü. 4 yıllık İşletme Fakültesi Mezunu / Evli ve üç Çocuk Babası / Memleketi Rize
Email: [email protected]
  YAZARIN SAYFASI
Erdoğan'ın Düşüncesi Başka!
Türkiye çok zor bir süreçte. Yapılan türlü oyunların türlü entrikaların tek muhattabı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Tek hedef alınan Erdoğan'dır. Tabi bu hedefe ulaşamak için pek çok şeyde zarar görecektir. En çok zararı da Türk halkı görecektir.
Recep Tayyip Erdoğani seçimlere doğru yıpratmak, itibarsızlaştırmak, halkla olan güveni sarsmak ve büyük tuzaklarla Erdoğan'ı bitirmektir asıl gayeleri.

Türkiye'ye içerden ve dişardan operasyonlarla geliyorlar. Güçlü Türkiye'yi nasil eski haline getiririz diye saldırılarına devam ediyorlar. Türkiye'nin, hükümetin, milletin ve Recep Tayyip Erdoğan'ın tarih yazmasını, ülkenin çocuklarının geleceğini ve de hayallerini çalmak istiyorlar...

Osmanlı gibi tekrar dünya'ya hakim olmarından korkuyorlar.
Müslüman bir nesil yetişmelerinden endişe duyuyorlar.
Tüm müslüman kardeşlerine sahip çıkmalarına hazmedemiyorlar.
Orta doğu da lider ülke olacaklarını önceden hissettikleri için saldırıyorlar. Arap ülkelerinin abisi olarak üslenmelerinden kaygı duyuyorlar.

Dertleri ne biliyormusunuz?

Kendi içine hapsolmuş, kendi içinde de sorunları çok olan, ABD ve Avrupa devletlerine karşı zayıf, Rusya'nın ve İran'ın tehtitlerine karşı kullanılabilecek, diğer müslüman ülkelerin zülme uğradığında karışmayacak, hatta yardim etmeyecek ekonomik yönde de edemiyecek, iddiasız bir türkiye yapma peşindeler!
Unuttukları ya da hesaplarının tutmamasının tek nedeni Erdoğan.
Neden mi?
Çünkü Erdoğan onlar gibi düşünmüyor.
Çünkü Ankara onların istediği gibi yapmaycak.
Çünkü bu nesil onların oyunlarına gelmeyecek.
Çünkü bu millet demokrasiye inanmış, Başbakan'ınada sahip çıkacak.
İşte düşündükleri hiçbirine ''EVET'' demedikleri için bunlar yaşanıyor.
Hiçbir düşüncelerine boyun eğmedikleri için, bugün bu ülke ve bu millet bu yaşananların faturasını çekiyor.
Sorun bu!, sıkıntı bu! içinde bulunduğumuz büyük resim bu...
Anlayın, hep birlikte anlayalım aynı zamanda yaşananları iyi analiz edelim.

Bir hikaye...
Üç arkadaş yola çıkmış. Üçününde inançları aynı. Aynı yolun yolcusu bunlar.
Yolun sonuna varabilmek için beraber çıkmışlar. Hepsinin hayalleride farklı.
Yolun başında aynı hayal ve hedef gözükse de...  Aralarındaki yaş farkindan dolayı herkesin deneyim ve tercübesi farklıdır. Birbirinin tercübesinden faydalanıp hedefe ulaşmaktır gayeleri.
Daha yolun başında ortanca (yaş olarak) ayrıldı. Tek başıma bu hedefe ulaşacam, tek başıma mucadele edip hayalimi gercekleştirecem demiş ve de ayrılmış. Kalan iki kişi yola devam etmiş.

Öyle bir yol ki; dağlık, yokuş, çamur, diken, çukurlarla dolu bir yol. Ama sonu güzel olacağını, bilinen bir yol. Sabir ve dua ile, berberce, destekliyerek birbirlerini bu yola devam ederler... Günün birinde bu yolun sonuna ulaştı büyük (yaşça büyük olan). Küçükte aynı yolda yürümesine rağmen o yolu iyi öğrenemediği için gençliğin enerjisiyle bu yollarda tekrar yürüsem 'farkli bir metotla bu yolun sonuna ulaşırdım' der ama şuan yolun sonunda arkadaşıyla devam etmektedir.
Ve büyük olan başladı hizmetlere...
Önce bu yolu temizlenmesine karar verir. Sonra bu sistemin değişmesine karar verir. Daha sonra bu yollarda daha karabalık daha güvenilir kişilerle çıkılması için adımlar atar. İnancına, kültürüne ecdadına sahip çıkar.
Yolda dönenlerin, kendine başka yol bulanlarında önü kesilmesini anlar bunun da peşine düşer.

Yola başalarken herkesle çıkılmayacağını anlatır.

Yolda tanımadığını dost edinmeyeceğını de anlar ve anlatır. Küçüğüde bünlarıda not eder aklına. Bu kadar bu yolu çözen anlayan birinin çıkması bu yolu yapanların işinede gelmedi. Hemen yeni bir yol bulup ''bunun ipini çekmektir'' dediler.
Bu yolun sahipleri; bu yolda yürüyen bizim istediğimiz gibi yürür, bizim istediğimiz yerde durur, bizim istediğimiz gibi hareket eder derler. Ve büyüğü bu şekilde bu yoldan alı konulur. Yaptıkları tüm hizmetleride yok ederler ve bu sefer  aynı yolu daha berbat hale sokarlar....Yeni biri gelip yolun sonuna varmasın diye.
Ortancası bu yolun kurdu olmuş, hatta bu yolu bu hale koyanlarla iş birliği içine girmiş ama kimse bu ortancanın böyle olacağına, düşünememiş hatta düşünmemiş. Büyüğünün ipini çekerken, hizmetinden alıkoyarken ortancanında parmağı olmuş ama hiç kimse yine anlamamış.
Ortanca artık her yolun adamı olmuş. Her yolu bu adamların desteğiyle başarıyormuş. Her yolun milletininde zamanla desteğini, güveninide almış. Hatta bizim yürüdüğümüz yolun milletininde almış.
Malum küçük olan yolu tekrar baştan yürümeye niyetlenmiş. Pes etmedi sabretti. Millete güvendi. Ve aynı yolu yürümeye başladı. Yolun sonuna vardığında bu sefer büyüğünün izlediği yöndemden daha farklı bir yöntemle çıkacağını gönlüne koydu. Ama büyüğün başına gelenlerden ders çıkardı.
Başlamış yola, yürümeye....
Bu sefer aynı yolu ortancayla yürümeye başlamış... Zaten yolda birakacağını bilsede mecburdu bu yolda onla yürümeye, ortancayla. Yoksa yolun sahipleri hiç yürütürmezlerdi ki KÜÇÜĞÜNÜ.
Ortancadan dolayı izin verdiler.
Aynı yolu busefer daha erken ve daha rahat bitirdiler, hedefe ulaştılar. Ama ortanca bu yolun sonunda daha karlı çıktı. Herşeyi 5 belki de 10 kat artırarak yolun sonuna ulaştılar. Küçük bunu bilmesine rağmen görmesine rağmen yine güvenmiş inanmış.
Küçük her yolu çözünce. Bu yolun sahiplerini öğrenince. Ortancanin işbirlikçilerini bulunca. Her yolun milletinden de destek alınca küçüğü. Bütün yollardan güven kazanınca. Aynı zamanda büyüğünün yapmak istediğinin daha fazlasını yapınca. Hatta komşu köylerinde de yollarına destek olmaya başlayınca. O yoları da temizlemeye başlayınca. Komşu yoların milletininde sevgisini alınca. Bu yolun güçlüsü olduğunu ispatlayınca.
Gercek amacına ulaşmak için bu yolu bu hale sokanların üstüne gitmeye başladı.
Asıl hedefi değişti, önce bu yolun işbirlikçilerini, bu yolun hainlerini, bu yolun sahiplerinin....
Bitirmeye, bir daha bu yola hakim olmaya cesret dahi edemesinler diye TEMİZLİĞE başladı.
Çoğu şeyi temizledi. Ortancayi temizlemeye gelmişti sıra..
Ama gel gör ki ortanca  hepsinden daha kurt, hepsinden daha acımasız çıktı.
Ortanca nasılsa hakim olduğu birsürü yol var birini kaybetse umrunda bile değil. Ortanca verdi talimati, küçük'ü de bitirin yolu da kaldırın diye.
O gündür bü gündür küçüğü onla üğraşmakta.
Küçüğün en büyük pişmanlığı. Yolda ona çok güvenip herşeyi ona vermesiydi. Bir gün bu yolda harcanacağını düşünememesiydi. Büyüğün nasihatini iyi anlamadığını şimdi daha iyi anlamasıydı.
Eee hikayemizde buydu.

Erdoğan'da herşeyi tam anlamışken....
Ülkeye hizmet konusunda daha çok adımlar atmaya başlamışken...
Tuzakların içine düştü.
Büyük planları olanların ''Erdoğan varsa planımız gerçekleşmez'' demeye başladılar.
Erdoğan anladı.
Anladığı şey şu; Osmanlı'nın hatta daha eski mİraslarımıza da sahip çıkarak, Türkiye'nin ekonomisini büyüterek, ülkeyi de güçlü yaparak her alanda, kürt'lerle sorunları kaldırarak, orta doğuda da söz sahibi olarak, müslüman ülkenin abisi olarakta, ECDADIMIZIN BİZE BIRAKTIĞI MESAJI anlayan tek hükümettir. Tek adamdır.
Bunları anladığı için bügün bu operasyonlarla muhattap olmaktadır!

Türkiye Cumhuriyet'i Başbakan'larından Orta Doğu'yla ilgilenmesi ve oyun kurması değildir! Güvensizliklerle, krizlerle, yolsuzluklarla, iftiralarla, hizmet yapmamakla, dışa karışmadan, koalisyonlarla, KAOSLARLA, çalkantılarla, cuntalarla, mafyalarla cebelleşen bir Türkiye, bu hedeflerinde ısrar edenlerin karşısına ERDOĞAN'ın dikilmesi ise hiç ama hiç değildir!

Milletimiz bu Başbakana sahip çıkması lazım.
Başbakanın anladığını bizde anlamamız lazım. Başbakanın milletten başka güvencesi kalmadi, bizde bu güvenini boşa çıkartmayalım. Bunun sonunda kaybeden sadece bunları yapan değil!
Ülke kaybedecek!
İslam ülkeleri de kaybedecek!
Nesil kaybedecek!
Demokrasi kaybedecek!
Yani biz kaybedeceğiz!

Suriye bizim için büyük bir örnek. Yaşananlar ürkütücü, tüyler ürpertici. Bunu yapanlar insanlıktan çıkmış vıcdanı olmayan kişilerdir. Bu zulmü yapanlar müslümanlıkla bağdaşmaz. Söylenecek çok şey var  ama dilim varmiyor daha ağırına. Süriye'de yapılan türlü işkencelerin fotoğrafları yayınlandı, izlerken şok oldum.
Dua ettim ordaki kardeşlerime.
Üzüldüm çaresizliğimede üzlüdüm. Kardeşlerimizin düştüğü acıduruma kahroldum.

Türkiye her konuda yardım etmesi gerektiğini düşünüyorum. Tır'larda silah dahi çıksa bırakın göz yumalım muhalifler kendilerini savunsun, destek verilmesi gerekir. Biliyorum açıktan silah verilmesi suç ama bu işkenceye dur diyende yok. İnsan haklarını savunanlar da ortada yok. Suriye halkı Esed'in kaderine bırakılmamalı. Hatta Suriye'ye sınırlı müdahale bile edilmesi lazım.
Biz Osmanlı'nın mirasını hatırladığımızda, onlar da 'biz seni bunun içinmi koca İmparatorluğu yıktık'' diye başlarlar müslüman ülkeleri karıştırmaya.
Biz güçlü olduğumuz için ilk komşularımızı dağıttılar, perişan ettiler.
Ellerinde olsa bizide perişan ederlerdi!
İşte bu gün gelinen çirkin oyunda böyledir!
Bu oyunuda bozmak milletin elinde!
Yani bizim elimizde !
BİRLİK VE BERABERLİK içinde olmazsak sıra bizede gelir!
Yürütme'nin ve Yasama'nın başındakiler...
Kim haram lokma yediyse!
Kim yolsuzluk yaptıysa!
En ağır şekilde çeksin cezasını!
NE GEREKİYORSA YAPILSIN!
Hemen!...
Ama ne olursunuz 17 aralıkta yaşananlar, ayakkabı kutusu ve bu gelinen en son sürece kadar herşeye kanıp, ülkeye zarar vermeyin!
İnanmayın!
Dertleri ve amaçları farklı bunların!
Bunu iyi anlayın!
Bu ülke hepimizin.
Bu ülkenin çözümüde bu millettir!
Gelin beraber çözelim!
Berberce ülkemiz de huzurla yaşayalım!
Özgürce!

   
2014-01-21
YORUM YAP
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayına verilecektir. Uygun görülmeyen yorumlarınız yayınlanmayacaktır. Yasal zorunluluk olarak yorum yapan ziyaretçilerimizin IP bilgileri kayıt altına alınacaktır. Teşekkürler...

  Bu yazıya ilk yorumu yapmak ister misiniz?



yazarın diğer yazıları